* Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA)
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile Almanya'nın başkenti Berlin'de bir araya geldi.
Billström ve Baerbock, bugün (10 Kasım) gerçekleştirilen görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
İsveç Dışişleri Bakanı Billström, basın toplantısındaki açıklamasında, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği başvuru süreci, Başbakan Ulf Kristersson'un bu bağlamda Türkiye'yi ziyareti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesine de değindi.
"İsveç'in NATO'ya hızlı ve sorunsuz bir şekilde girmek için özenle çalıştığını" kaydeden Tobias Billström, İsveç Başbakanı Kristersson'un Ankara'ya yaptığı ziyaretin ülkesinin NATO üyeliği konusunda diyalog için çok geniş bir alanın bulunduğunu gösterdiğini söyledi.
Üyelik için hukuki ve organizasyonla ilgili gerekliliklerin yerine getirilmesi gerektiğini aktaran İsveç Dışişleri Bakanı, NATO üyeliği için yapılan hazırlıklara atıfta bulunarak NATO'ya üye 30 ülke onay verdiğinde İsveç'in de NATO'ya üye olmaya hazır olacağını belirtti.
"Toplantıların çok olumlu bir yönde ilerlediğini düşünüyorum" diyen Billström, konuyla ilgili özetle şu değerlendirmede bulundu:
"Başbakan Kristersson'un Ankara ziyaretinin diyalog için çok geniş bir alanın bulunduğunu gösterdiğini düşünüyorum.
"Bunun en üst seviyede gerçekleşmesi gerekiyor. Başbakanımız, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya geldi. İkinci seviye benimle ilgili. Görüşmeleri sürdürmek için ben de sonbaharda Ankara'ya gideceğim."
TIKLAYIN - İsveç, Erdoğan'a "Terörle mücadele mevzuatında büyük atılım" sözü verdi
Billström: PYD ile aramıza mesafe koyacağız
İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliklerinin sağlanabilmesi için 30 üye ülkenin hepsinin meclislerinin söz konusu üyelikleri onaylaması gerekiyor. Bugün itibariyle bu onayı vermeyen iki ülke, Türkiye ve Macaristan.
Türkiye, her iki ülkenin NATO üyeliğine başvuru yaptığı 18 Mayıs öncesinden itibaren "terör" ile ilgili endişelerini dillendirerek İsveç ve Finlandiya'nın üyeliğine karşı çıkıyordu. Söz konusu anlaşmazlık, 28 Haziran'da imzalanan bir memorandum ile giderildi. Bu bağlamda Türkiye'nin taleplerinden biri de İsveç ve Finlandiya'da bulunan toplam 33 kişinin Türkiye'ye iadesiydi.
TIKLAYIN - İsveç'in Madrid Memorandumu taahhütleri ve sıkıntıları
Kristersson, Erdoğan'a 20 Ekim'de bir mektup göndererek İsveç'in NATO'ya katılım sürecini görüşmek için Ankara ziyaretine hazır olduğunu bildirmişti.
Başbakan Kristersson Türkiye ziyareti öncesi İsveçTV4 kanalına konuşmuş, ''PKK'ye bu kadar yakın örgütlerle siyasi işbirlikleri yapmamalıyız'' demişti: "PKK'nin Türkiye'ye yönelik terör faaliyetlerini desteklemeyi amaçlayan etkinliklerde bulunması mümkün olmayacak."
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström de "dış politikada birinci önceliklerinin NATO üyeliği olduğunu ve bunun için gerekli adımları atacaklarını" belirtmişti. Billstom, "PKK ile bu organizasyonlar (PYD/YPG/DSG) arasında, Türkiye ile ilişkilerimizi zedeleyecek kadar fazla yakınlık bulunuyor" demiş, bu nedenle "PYD ile aralarına mesafe koyacaklarını" söylemişti.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi, Dışişleri Bakanı Tobias Bilstrom'un PYD ile YPG'ye yönelik verdikleri desteğe ilişkin açıklamasından duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, İsveç'in uluslararası toplumdaki saygın tutumunu koruyacağını umduklarını belrtmişti.
Finlandiya ve İsveç'in NATO üyelik başvurusu
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından 18 Mayıs'ta resmen NATO üyeliğine başvuran Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılım protokolleri 5 Temmuz 2022'de Brüksel'deki NATO Karargahında imzalandı.
30 üye ülkenin temsilcileri, İspanya'nın başkenti Madrid'de 29-30 Haziran'da yapılan NATO zirvesinde Türkiye'nin itirazlarını bir kenara bırakmasıyla iki ülkenin ittifaka davet edilmesi yönünde alınan karar doğrultusunda gerekli formaliteleri tamamlamak için karargahta bir araya geldi.
Bu bağlamda, 30 NATO üyesi ülkenin temsilcileri, İsveç ve Finlandiya'nın İttifaka katılım protokollerini imzaladı.
Söz konusu katılım protokollerinin NATO üyesi ülkeler tarafından kendi ulusal yasaları ve prosedürleri uyarınca onaylanması gerekiyor.
Tüm üye ülkeler, kendi onay süreçlerini tamamladıktan sonra Washington Antlaşması'nı saklayan Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) yeni üyenin katılımını öngören protokolleri kabul ettiklerine dair bildirim yapıyor.
Bütün aşamalar tamamlanınca NATO Genel Sekreteri, bu durumda Jens Stoltenberg, yeni üyeleri İttifaka katılmaya çağırıyor.
Son olarak yeni üyeler de kendi ulusal yasal sürecini tamamlayarak katılım belgesini ABD'ye teslim ediyor ve katılım süreci tamamlanıyor. (SD)