bianet'e konuşan Avukat İlknur Batıt, bu tür gözaltıların mahkeme aşamasında "takipsizlik"le sonuçlandığını söylüyor.
Sağlık Bakanlığı yetkilileri konuyu araştırmak için heyet göndermeye hazırlandıklarını açıklıyor, İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı (İKGV)'den Muhtar Çokar ise dağıttıkları prezervatiflerle ilgili böyle bir sıkıntının yaşandığını doğruluyor.
10 adet prezervatif emanette
Beyoğlu Asliye Mahkemesi'ne Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ağaç tarafından verilen iddianamede, "Şüphelilerin kalmış olduğu dört katlı binada müşteri olmadığı görülmüştür. Ancak yapılan arama sonucunda odalardaki yatakların ve çekyatların üzerinde 10 kutu açılmamış ve 10 adet de prezervatif olduğu görülmüş ve emanete alınmıştır" ifadesi yer alıyor.
Batıt: Ne şikayetçi belli ne şikayet
Avukat Batıt, birçok müvekkilinin mağdur edildiğini söylüyor. Bu baskınlarda gözaltına alınanların neden alındığının çoğu zaman açıklanmadığını belirten Batıt, açıklandığı zamanlarda da "şikayet var" denildiğini söylüyor.
Müvekkillerinin birçoğunun seks işçiliği yapmadığını anlatan Batıt, aralarında gece kulüplerinde çalışanların olduğunu belirtiyor.
Prezervatifin delil sayılamayacağını hatırlatan Batıt ekliyor:
"Durumu İnsan Hakları Komiserliği'ne götüreceğiz. Kaymakamlığı da başvurduk. Sağlık Bakanlığı da konuyu incelemek üzere bir heyet göndereceklerini açıkladı. Gözaltına alınanların evinde peçete ve prezervatif dışında herhangi bir delil yok. Bunlar da delil değil. Gözaltına alınanlar kötü muamele ile karşılaşıyor."
Anıl: Sprey gazı sıkıyorlar
Gözaltına alınan Anıl takma isimli travesti, yaşadıklarını söyle anlatıyor:
"Bulunduğumuz Tarlabaşı'ndaki evin kapısını 'uygulama' diye çaldılar. Açtık. Eve girdiler. Arama emri istedik, göstermediler. 'Götürmemiz gerekiyor' dediler. 4 kişi aldılar. Keyfe keder. Taksim İlk Yardım Hastanesi'ne götürdüler. Orada da birebir doktorla kalmamız gerekirken halkın yanında muayene ettiler. Taksim Polis Merkezi'ne geldik. Prezervatifleri aldılar. Peçeteleri de delil yazdılar. Avukatımız geldi. Biz de onlara Lambdaistanbul Üyesi olduğumuzu söyledik. Dernek üyesi olduğumuz için ciddi davrandılar. Sonra neden gözaltına alındığımızı söylemeden serbest bıraktılar."
Anıl, gözaltından sonra sivil polislerinin kapılarının altından biber gazı sıktığını, bunun üzerine "biz gösteri yapmıyoruz, ikametgahımızda oturuyoruz" diyerek karşı çıktıklarını, artık "haklarını bildiklerini" söylüyor.
Sağlık Bakanlığı konuyu tartışıyor
Sağlık Bakanlığı'ndan bir yetkili, prezervatifleri yurtdışında Küresel Fon, Türkiye'de Klinik Derneği, Pozitif Yaşam Derneği, Kaos GL işbirliği ile dağıttıklarını söylüyor.
Projenin amacının "güvenli ve sağlıklı seks" olduğunu vurgulayan yetkili, polisin suç delili olarak "prezervatifleri" göstermesinin kendilerinde şaşkınlık yarattığını ve konuyu araştıracaklarını açıklıyor.
İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı'ndan Muhtar Çokar baskınların "gizli fuhuş" şüphesinden kaynaklanabileceğini söylüyor. Vakıflarının Sağlık Bakanlığı ile işbirliği yaparak dağıttığı prezervatiflerin "AIDS'ten koruma amacı" taşıdığını anlatan Çokar, baskılar olduğunu doğruluyor.(AÖ/EZÖ)