İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü bir soruşturma kapsamında polis İstanbul, Mersin ve Van'da ev ve prodüksiyon yapım şirketlerine baskın düzenledi.
Operasyonlarda altı gazeteci gözaltına alındı, Martı ve Güncel Prodüksiyon şirketlerindeki bilgisayar ve hard disklere el koydu.
Gazeteciler Reyhan Hacıoğlu Van’da, Necla Demir, Ahmet Güneş ve Rahime Karvar İstanbul’da, Vedat Örüç ise Mersin’de gözaltına alınan isimler.
Mezopotamya Ajansı, İstanbul’da Welat Ekin isimli bir kişinin daha aynı operasyonda gözaltına alındığını geçti.
Reyhan Hacıoğlu’nun ilerleyen saatlerde İstanbul’a götürüleceği belirtilirken dosyada, 24 saat avukat görüş yasağı ve kısıtlama olduğu öğrenildi.
Basın meslek örgütleri tepki gösterdi
Basın meslek örgütleri gazetecilerin gözaltına alınmasına ve operasyonlara tepki gösterdi. DİSK Basın-İş “Gazetecilere yönelik düzenlenen operasyonların, iktidarın gazetecileri baskı altına alma ve sindirme politikalarının bir aracı olduğu açıktır. Gazetecilik suç değildir, meslektaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır” dedi.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) gazetecilere yönelik baskılara her gün bir yenisinin eklendiğini ifade eden meslek örgütleri bunun sistematik bir saldırı olduğunu belirtti.
Suriye’de Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in öldürülüşünü hatırlatan DFG ve MKG şu açıklamayı yaptı:
“Türkiye ve Kürdistan kentlerinde haber takibinde baskıya, şiddete, gözaltı ve tutuklamalara maruz kalan gazeteciler, Kuzey ve Doğu Suriye’de ise katliam tehdidi ile karşı karşıya. Türkiye’nin dün Tişrîn Barajı’na dönük gerçekleştirdiği son saldırısında yaralanan 10 sivilden 4’ünün gazeteci olması iktidarın gazetecilere yönelik tutumunu bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye’nin 19 Aralık’taki SİHA saldırısı sonucu katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in cenazelerinin doğdukları topraklara getirilmesine izin verilmemesi, gazetecilere yönelik işlenen savaş suçunun en yakın örneğidir. Bu katliamı protesto etmek için binler sokağa çıkmış ve protestolara katıldıkları için 7 meslektaşımız tutuklanmış olup halen cezaevinde tutulmaktadır. Gazetecilere dönük saldırılar uluslararası hukukta da savaş suçu olmasına rağmen, iktidar savaş suçunu işlemeye devam ediyor. Bu noktada, uluslararası örgütleri bir kez daha göreve çağırıyoruz.
İktidar odaklarına sesleniyoruz; bilin ki bu saldırılar gücünü Cihan ve Nazım’ın gülüşünden, Apê Musa’nın hakikatinden ve Gurbetelli’nin inancından alan Özgür Basın emekçilerini yıldıramaz. Artık bu tarz yönelimlerden vazgeçin. Bu nedenle gözaltına alınan meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyor, gerçekleri açığa çıkarma mücadelesi yürüten tüm gazeteci arkadaşlarımızla dayanışma çağrısı yapıyoruz.”
BİA Medya Gözlem Raporu ve Gazetecilere Saldırılar Meclis'te
BİA Medya Gözlem Veritabanı
(EMK/HA)