Savaş Karşıtları'nın verdiği bilgiye göre, Saygı'yla birlikte Türkiye'de vicdani reddini açıklayanların sayısı 51'e yükseldi.
Saygı: 7 ay süresince askerliğin yaşam tarzıma uymadığını gördüm
İsmail saygı vicdani ret açıklamasında, yedi aylık askerliği boyunca, "askerlik mantığının içerisindeki şiddet, ölme ve öldürme öğretilerinin" yaşam tarzıma ve hayat görüşüne uymadığını anladığını belirtti.
"Asker olarak geçirdiğim 7 ay boyunca kendime olan saygımı ve ruhsal sağlığımı kaybetmeye başladım. Bu sebeplerden dolayı bünyesinde şiddeti barındıran hiçbir kurum ve kuruluş ile bağımın kalmamasına karar verdim."
Gör: Ordu bir "kahraman" askerini daha yitirdi
Açıklamaya, Savaş Karşıtları'ndan Ersan Uğur Gör de katıldı.
Gör, "Geçen 7 ay boyunca askerlik yapan İsmail Saygı bugün bu sisteme bireysel itirazını yapıyor ve kalan 7 aylık askerliği tamamlamayacağını açıklıyor. Stratejik coğrafi konum ve hassas konjonktür söylemiyle militarizm gemisini yüzdürmeye çalışan devlet organları bir 'kahraman' askerini daha yitirmiştir, darısı tüm silahlı organizasyonların başına" dedi.
Savaş Karşıtları ve Lambda İstanbul ortak açıklamalarında, "halkı askerlikten soğutmak gerekiyor" dedi.
Vicdani retçiye emre itaatsizlik, gazeteciye askerlikte soğutma davaları
Türkiye'de 1990 yılından bu yana "vicdani ret ve antimilitarizm mücadelesi verildiğini" kaydeden Gör, bu süreçte birçok davayla karşılaşıldığını hatırlattı.
Gör, davaların vicdani retçilere, Askeri Ceza Kanunu'nun 87 ve 88. maddelerine göre "emre itaatsizlikte ısrar", konu üzerine çalışan gazetecilere de Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 318. maddesine dayanılarak "Halkı askerlikten soğutmak" suçlamasıyla açıldığını söyledi.
Türkiye'nin geçen ocak ayında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından vicdani retçi Osman Murat Ülke'ye tazminat ödemeye mahkum edildiğini anımsatan Gör, kararın Mehmet Tarhan'a verilen 25 aylık hapis cezasıyla ihlal edildiğini vurguladı. (AÖ/TK)