Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ankara Yüksel Caddesi’nde “İşimi istiyorum” diyerek eylemi 120. Günü tamamlayan ve 11 Mart’ta açlık grevine başlayacaklarını duyuran Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile ihraç edilen öğretmen Acun Karadağ dün (10 Mart) Meclis’teki basın toplantısının ardından gözaltına alındı.
Avukat Engin Gökoğlu’nun bianet’e verdiği bilgiye göre üç isim haklarında gözaltı kararı olduğu söylenerek gözaltına alındı. Gülmen ve Özakça açlık grevine başladı. Karadağ 10 Mart'ta geç saatlerde serbest bırakıldı. Gülmen ve Özakça'nın gözaltı süreci devam ediyor.
Meclis toplantısı sonrası gözaltı
Gülmen ve Özakça, 11 Mart’ta süresiz açlık grevine başlayacaklarını duyurmuştu.
Nuriye Gülmen, öğretmenler Semih Özakça, Esra Özakça, Acun Karadağ, hemşire Saniye Erenler Öztürk ve sosyolog Veli Saçılık dün Meclis’te Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili Şenal Sarıhan’ın basın toplantısına katıldı.
Sarıhan, "İnsanların işlerine mal olan KHK'ların şimdi geldiğimiz aşamada yaşamlarına mal olmasının önüne geçmek için yapılacak bir şey yok mudur?" diye sordu.
Avukat Gökoğlu’nun verdiği bilgiye göre Acun Karadağ Meclis’ten taksi ile ayrılırken; Özakça ve Gülmen de Konur Sokak’ta bir kafede gözaltına alındı.
Gökoğlu, gözaltı kararının “keyfi” olduğunu söyledi.
“Gözaltı kararında ‘Örgüt üye ve propagandası’ yazıyor ama örgüt ne, suçlama ne bilmiyoruz.
“120 gündür meydandalar. Normalde ulaşılamayan çağrıya gelmeyen kişi hakkında gözaltı kararı alınır. Yeri yurdu belirli. Defalarca gözaltına alınmış insanlar. Bu keyfi, yasadışı işlem.”
“Darp edildiler”
Avukatların dün üç isimle görüştüğünü aktaran Gökoğlu, üç ismin de darp edildiğini belirtti.
“Semih Özakça; ters kelepçe ile emniyet binasının eklentisi, toplama kampı gibi spor salonuna konmuş. Kendisi dışında 50 kişi varmış. Polisler ‘Kafanızı eğeceksiniz, ayakkabılarınızı çıkaracaksınız’ gibi şeyler onura aykırı davranışlarda bulunmuş. Kabul etmeyince daha çok darp edilmişler, elleri ve ayakları bağlanmış.
“Nuriye Gülmen’in kolunda sorun var, kırık olup olmadığını bilmiyoruz ama hareket kısıtı var. Biz görene dek ortopediste çıkarmamışlardı, biz tutanak tutunca çıkaracaklarını söylediler.”
Gülmen, Özakça ve Karadağ hakkında
Nuriye Gülmen Öğretim Görevlisi Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) kapsamında Konya Selçuk Üniversitesi’nde kadroluydu, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde görevlendirilmişti.
Yüksek lisans tez çalışmasını tamamlamış olmasına rağmen azami süre içerisinde yüksek lisans eğitimini tamamlayamadığı gerekçesiyle ilişi kesildi. Eskişehir İdare Mahkemesi'nde açtığı davayı kazandı ve işine dönmeye hak kazandı. Selçuk Üniversitesi'de göreve başladıktan bir gün sonra da hakkında "FETÖ-PDY" iddiasıyla açılan soruşturma gerekçe gösterilerek görevden uzaklaştırıldı. 6 Ocak 2017'de yayınlanan Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında ilan edilen 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildi.
Semih Özakça, Mardin Mazıdağı Cumhuriyet İlkokulu’nda üç yıldır sınıf öğretmeniydi.
29 Ekim’de Resmi Gazete’de yayınlanan 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu” gerekçesiyle görevden ihraç edildi.
Acun Karadağ, 15 Temmuz darbe girişimi ardından ilan edilen OHAL ile birlikte 29 Ekim 2016’da yayımlanan 675 sayılı KHK ile ihraç edildi. Eğitim Sen üyesi Öğretmen Acun Karadağ “Öğrencilerimi istiyorum” diyerek çalıştığı okul önünde yapmak istediği eylemlerde defalarca gözaltına alındı. Daha sonrasında da kendisi gibi OHAL dönemi KHK’leriyle görevine son verilen akademisyen ve öğretmenlerle birlikte “İşimi istiyorum” diyerek mücadelesine Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile Yüksel Caddesi’nde devam ediyor.
Nuriye Gülmen 9 Kasım'dan, Semih Özakça ise 23 Kasım'dan beri oturma eylemi yapmak üzere Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önüne gidiyor.
"Keyfi ve hukuksuz bir şekilde açığa alındım işimi istiyorum" diyen Gülmen şu talepleri dile getiriyor:
1-OHAL kaldırılsın.
2- İşten atılan ve açığa alınan devrimci demokrat kamu emekçileri işe iade edilsin.
3-Keyfi ve hukuksuz işten atmalara son verilsin.
4-13 bin ÖYP’li araştırma görevlisinin kadro güvencesi geri verilsin.
5-İş güvencesi olmadan bilim yapılamaz, tüm eğitim ve bilim emekçileri için iş güvencesi istiyoruz.
Gülmen, https://nuriyegulmendireniyor.wordpress.com/ adresinden gün gün yaşananları aktarıyor. (BK)