Çatıların güneş panelleri ile donatılmasının önündeki en büyük engellerden, “belediye imar süreçleri” kaldırıldı. Ancak hala birçok bürokratik engel var.
Güneş potansiyelinin yüzde 1'i bile kullanılmıyor
Haziran 2017 TEİAŞ verilerine göre, Türkiye'nin elektrik enerjisi kurulu gücünün sadece yüzde 1,5'u güneş enerjisisinden sağlanıyor.
Oysa Türkiye, güneşten 380 milyar kilovatsaat elektrik üretme potansiyelini sahip ancak bunun yüzde 1'ini bile kullanmıyor.
Türkiye'de güneş potansiyelinin kullanılamamasının en önemli nedenlerinden biri bürokratik engeller. Bu engellerden birini aşmak için 4 Temmuz’da Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde değişiklik yapıldı.
Değişiklikle güneş panelleri için gerekli “belediye imar süreçleri” kaldırıldı. Böylece çatısına güneş paneli kurmak isteyenlerin başvurularında belediyelerden yapı ruhsat izni alma zorunluluğu kalktı.
Ancak Greenpeace, hala güneş paneli kurmak için dört engel daha olduğuna dikkat çekerek “Gölge Etme” kampanyası yürütüyor.
"Nükleer ve kömüre gerek kalmayacak"
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanya Sorumlusu Duygu Kutluay, söz konusu değişikliğin getirilerini şöyle anlattı:
“Düzenleme öncesi bireyler söz konusu izin için belediyelere gittiklerinde farklı uygulamalarla karşılaşıyorlardı. Öyle ki çatılarda güneş paneli kurulumlarının 'yapı' kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği bile sorun olarak karşılarına çıkıyordu. Bu nedenle başvurular ya tamamlanamıyor ya da gecikiyordu; ek maliyetler çıkabiliyordu.
"Güneş enerjisi potansiyelinin önündeki engellerin kalkması durumunda Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için nükleere ve kömüre muhtaç kalmayacak. Bireyler tüketici değil üretici konumuna gelecek, enerji alanında istihdam artacak, küçük işletmecilerin önü açılacak, yerel girişimler ile hava kirliliği azalırken ekonomi kalkınacak.”
Dört engel
Greenpeace'in kaldırılmasını istediği dört engel şöyle:
1-) Çağrı mektubu süreci kaldırılsın veya kolaylaştırılsın.
Normalde, çatısına güneş paneli kurup kendi tükettiği elektriği üretmek isteyen bireylerin mevcut mevzuata göre dağıtım şirketine başvurarak bağlantı anlaşması için çağrı mektubu alması, bunun için de başvuru ücretini yatırıp gerekli belgeleri hazırlaması lazım.
Bu süreç 2-3 ayı bulabiliyor. Biz bu başvuru sürecinin daha da kolaylaştırılması, mümkünse online olarak yapılması ve 1-2 hafta gibi kısa sürede sonuçlanmasını istiyoruz.
2-) Çatı kurulumlarının trafoya bağlanma önceliği olsun veya çatı kurulumları için trafo merkezlerinde yer açma zorunluluğu getirilsin.
Başvurular genelde trafo merkezlerinde yer olmadığı gerekçesiyle reddediliyor. Bireysel üretimin önündeki bu büyük engelin kaldırılması için öztüketim amaçlı projelerde trafo merkezi kapasitesi aranmasın, trafo merkezine bağlanma önceliği tanınsın ve trafo merkezinde yenilenebilir enerji için yer açma zorunluluğu TEİAŞ'ın olsun.
3-) Bireysel üretimde, belirli bir seviyeye kadar gelir vergisinden muafiyet sağlansın.
Üretim fazlasını şebekeye satmak isteyen üreticilere şahıs şirketi kurma, fatura kesme gibi zorluklar oluşuyor. Bu konuda Enerji Bakanlığı’nın önayak olarak Maliye Bakanlığı ile görüşerek kira gelirlerinde olduğu gibi bir üst gelir limiti getirilebilir.
4- ) Yatırım aşamasında mahsuplaşma gibi kolaylaştırıcı uygulamaların önü açılsın.
Yukardaki probleme bir diğer çözüm olarak da şahıslar için elektrik faturası üzerinden mahsuplaşma mümkün kılınabilir. En az %60 öztüketim %40 satış imkanı gelsin gibi bir kota yönetmelikle getirilebilir. (NV)