“Kürt Yayıncılığında Dergicilik” Webinar Dizisi “Kürt Yayıncılığında Dergi Haberciliği” webinarı ile devam etti. Bianet Kurdî editörü Ferid Demirel’in kolaylaştırıcılığını yaptığı etkinlikte gazeteci Günay Aslan 1980 ve 1990’ların başında yayımlanan Kürt ve Türkçe dergilerde haberlerin nasıl yapıldığını, dergicilik ve genel olarak gazetecilik faaliyetlerinin zorluklarını anlattı.
Aslan 1970’lerde Kürt örgütleri ve derneklerinin öncülük ettiği dergicilik faaliyetlerinin 12 Eylül darbesiyle birlikte bir bıçak gibi kesildiğini söyledi. “Cunta 12 Eylül’de çok katı bir şekilde Kürtler’e ait değerlerin, kurumların, örgütlenmelerin üzerine gitti” diyen Aslan 12 Eylül’de çok ağır bir saldırıya uğrayan Kürt hareketinin yine dergiler etrafında toparlanma yaşamaya çalıştığını kaydetti.
“Kitleselleşmenin en rahat yolunun bu olduğuna inanılıyordu” diyen Günay Aslan, ilk olarak Toplumsal Diriliş gazetesinin yayımlandığı ardından da diğer yayınların çıktığını belirtti.
Medya Güneşi, Özgür Gelecek, Vatan Güneşi gibi arkasında siyasi iradelerin olduğu dergiler çıkıyordu diyen Aslan, 1990’lara gelindiğinde pek çok derginin yayın hayatına başladığını ifade etti.
O dönemki Kürt gazetecilerin profiline dair olarak “Çok az arkadaşımız başka mecralarda gazetecilik yapıp Kürt basınına gelmişti” diyen Günay Aslan, “Beraber çalıştığım arkadaşlarımın büyük çoğunluğu alaylıdı. İçlerinde meslek aşkı vardı, bunun kutsal bir iş olduğunu düşünüyorlardı. Kürtelerin sesi ve soluğu olmak gibi ulvi bir görev edindiklerini düşünüyorlardı” şeklinde değerlendirmede bulundu.
"Hasan Cemal 33 Kurşun haberini yayımlamadı"
“Çok ağır bir bedel ödedi Kürt medyası, ama insan kaynakları açıından bir sıkıntı çekmedi. Gençler gazetecilik hevesiyle ve mücadele hevesiyle geldiler. İkisini birliştirerek geldiler ve çok anlamlı önemli işler de yaptılar.
“Biz gözümüzü Kürt gazeteciliğine dikmiştik. Kürt gazeteciliği bizi sarsıyordu. Hedefimiz Kürt gazeticiliğiydi. Kendi içimizde de çok sıkıntılarımız oldu. Hedef şuydu, çağdaş, mesleğin gereklerine uygun nitelikli bir gazetecilik. Kürt gazeteciliğine farklı misyonlar biçenler de oldu. O yüzden ödediği ağır bedellere rağmen bir türlü arzu edilen yere gelemedi. Kürt toplumunun inşasında geri dönüp 40 yıla baktımız zaman daha nitelikli, uzun soluklu, kurumsal açıdan ilişkeliri daha sağlam olan bir politikaya sahip olsaydık...”
33 Kurşun olayı ile ilgili yaptığı haberle ilgili de konuşan Günay Aslan, haberi yaptıktan sonra Cumhuriyet Gazetesine gönderdiğini, ancak o dönem Genel Yayın Yönetmeni olan Hasan Cemal’in “Dosyayı geri verin bu tür şeyleri bir daha da getirmeyin” diye haberi yayımlamadığını söyledi. Oysa Günay Aslan "Yas Tutan Tarih/33 Kurşun" haberi ile Yunus Nadi Ödülü almıştı. (FD)