Finansbank, bir ay içinde yaklaşık beş yüz çalışanını işten çıkardı; DİSK'e bağlı Bank Sen, beyaz yakalı işçileri örgütlü mücadeleye çağırıyor.
Bank Sen yaptığı yazılı açıklamada, Finansbank'ın, "performans düşüklüğü" gerekçe göstererek çalışanlarının bir kısmını işten çıkardığını, bir kısmını "tekrar iş bulamayacakları" tehditleriyle istifaya zorladığını ve 1000 kişiyi daha çıkarmayı planladığını belirtti.
Açıklamada, Yunanistan'daki krizin bedelinin Finansbank çalışanlarına ödetilmeye çalışıldığı belirtildi. İstifaya zolanan işçilerin "işsizlik tazminatı"nı da almasının engellendiği ifade edildi.
* Finansbank'ın yüzde 77 hissesini elinde bulunduran ana ortak National Bank Of Greece'in banka net kârı yükseldi; bu kâr düzeyinde en büyük pay 151 milyon euro ile Finansbank'a ait.
* Finansbank, bir yıl içinde 33 yeni şube açarak şube sayısını 519'a çıkardı ancak personel sayısını sadece 149 kişi arttırdı.
* Yunanistan'daki bankacılık sistemini güçlendirmek için karda en yüksek paya sahip çalışanların yüzlercesinin işsizliğe, kalanların ise çok çalışmaya mahkum edilmeleri gerekiyor.
"Eğitimliler ama haklarını bilmiyorlar"
Bank Sen'in banka sigorta ve finans sektöründe yaklaşık 14 bin üyesi var. Her bankada örgütlenme çalışmaları sürüyor.
Bank Sen Başkanı Önder Atay, banka çalışanlarının kendilerini "işçi" gibi görmediği için örgütlenmelerinin yavaş olduğunu söyledi.
"Birincisi tarihsel bir zorluk var; sanayi proleteryası yani mavi yakalılar sınıf mücadelesine çok erken başladırlar. Ama beyaz yakalılar sınıf mücadelesine çok geç girdiler; sendikal örgütlülük geleneği yok ve yeniler.
"Eğitimli olmaları bir avantaj ama onca eğitime rağmen yasal haklarını bilmiyor ve kullanamıyorlar. Oysa ilkokul mezunu bir metal işçisi sendikasıyla hakkını elde edebiliyor.
"Öncelikle işçi olduklarını kavramaları gerekiyor; o zaman örgütlenip, haklarını arayabilecekler."
Atay, yeni sendika yasa tasarısında askeri personele dahi grev hakkı tanınmasına rağmen, bankacıların bu haktan yoksun olduğunu hatırlattı.
Ancak Atay, bankacıların grev hakkı olmamasına rağmen örgütlendikleri taktirde aynı 2002'de Emlak Bankası çalışanlarının iki saat bilgisayar kapatma eylemi gibi iş durdurabileceklerini söylüyor.
Bankacıların grev hakkı vardı
Banka çalışanları, 12 Eylül 1980 askeri darbesi öncesi, 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu ile grev hakkına sahipti.
1983'te yürürlüğe giren 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu ile bu hak ortadan kalktı.
Yeni sendika yasası taslağında da bankacılara grev hakkı tanınmıyor. (NV)