ABD güçleri tarafından desteklenen yerli milisler Felluce’yi isyanlardan “temizlediklerini” iddia ediyor ama Felluce Polis Şefi Faysal İsmail Hasan al-Zubai’nin ani istifası büyüyen huzursuzluğun yeni bir göstergesi.
Yetkililer şiddet olaylarından çok medyayı kontrol altına almış gibi
Felluce’de isminin açıklanmasını istemeyen bir insan hakları aktivisti, “Felluce’de suikastlar hiçbir zaman bitmedi ama medya gerçeği aktarmakta isteksiz” dedi ve ekledi:
“Bu ay, altı polisin ölümüne neden olan iki bombanın patlaması ve hafta sonunda üç kişiyi öldüren diğer iki bomba sessizliği bozdu.”
Felluce halkı güvenlikteki görece iyileşmeye rağmen hâlâ acı çektiğini söylüyor.
Bu iyileşmenin, kentteki binlerce insanın ölmesine ve yüz binlercesinin sürülmesine neden olan ABD'nin 2004’teki iki büyük askeri operasyonuna kıyasla bir iyileşme olduğunu özellikle vurgulamak gerekiyor.
Eski istihbaratçı binbaşı İyad Allavi “Felluce halkı direnmeye karar verdiği zaman ABD'liler tarafından katledilmiş ve sonra işgalcilere karşı mücadeleyi zayıflattığında ise ezilmiştir” şeklinde konuştu.
“2003 Mayıs’ından beri ABD işgal kuvvetlerine karşı güçlü bir direniş vardı ama silahlarını masum sivillere ve evlerine doğrultan ABD'liler oldu” diye ekledi.
ABD ordusunun, üyelerine aylık 300 dolar ödediği “Uyanış Cephesi’ne” atıfta bulunan Allavi “Planları başarısız olunca, ABD'liler onlar için çalışacak yerel aşiret milisleri kiraladılar. İnfazlara ve halka karşı işledikleri suçlara rağmen onlar da yenildiler” dedi.
Irak’ın her tarafında pek çok insan Uyanış Cephesi’nin vahşice ve kanun tanımaz tutumlarından şikayet ediyor.
El Anbar eyaleti Uyanış Kuvvetleri’nin mimarı olarak bilinen Şeyh el-Hardan, Felluce’de sivillere yapılan kötü muameleler nedeniyle İslami Parti’yi suçladı.
Ayrıca Felluce’de etkilerinin çok kısıtlı olduğunu ve tüm güvenlik operasyonlarından polis güçlerinin sorumlu olduğunu belirtti.
“Tüm alıkoyma ve infazların bizim adımıza yapıldığını biliyoruz ama Felluce halkı 2007 Şubat’ından beri faaliyette olan polis güçlerini İslam Partisi’nin kontrol ettiğini artık biliyor” şeklinde devam etti.
Pek çok Iraklı güvenliğin kötüye gitmesinden Abd ordusunu sorumlu tutuyor.
Mart ayında yapılan bir araştırmaya* göre, Iraklıların çoğunluğu Irak başbakanı Nuri El Maliki’yi destekleyen ABD'yi ve Irak hükümetini onaylamıyor.
Ayrıca tüm işgalci güçlerin Irak’ı derhal terk etmesi gerektiğini düşünüyor.
Halk, polis güçlerini özellikle benimsemiyor. Polis güçlerinin çoğunun aşiret reislerine bağlı çevre köylerde yaşayan genç erkeklerden oluştuğunu söyleyen Felluceli bir üniversite öğrencisi “Bugün Iraktaki mücadelenin, her ikisi de
ABD'lilere para ve iktidar için iş birliği yapan İslam Partisi ve aşiretlerin desteklediği Uyanış Cephesi arasında geçtiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.(YA/EZÖ)
* Bu haberi Yeşim Akmeraner çevirdi.
*Araştırma, D3 Systems (ABD,Virginia) ve KA Araştırma Ltd. (İstanbul) tarafından yapılmıştır.