Bayrak enflasyonun yanı sıra, belki de hafta sonunun etkisiyle halka çeşitli vaatleri içeren bildirileri dağıtanlar Atatürk Caddesi'nin iki tarafı boyunca çalışıyor.
Saadet Partisi (SP) seçim broşürü ve afişleri ilk kez burada dikkat çekici şekilde yoğun. Fakat halk SP seçim bürosunun nerede olduğundan haberdar değil. Bir iki denemenin ardından Ümit Gıda Pazarı'ndan Pınar, beni ana caddeyi kesen sokaklardan birinde konumlanmış büroya yönlendiriyor.
"Şimdi oy isteyenler sonra kapıdan kovuyor"
Seçim bürosunda Mübeccel Giray duruyor. Partilerin birçok vaatte bulunduğunu anlatan Giray'ın şikayeti "insanların istedikleri hayatı tercih etmeleri önündeki engeller".
"Ben inancım gereği örtünüyorum ve bu yüzden her şeyden mahrum bir hayat sürmek zorunda bırakılıyorum. Bugün benden oy isteyenler, yarın devlette işim olduğu zaman içeri koymuyor."
Kendisinin haklarını koruyacak tek partinin SP olduğuna inanan Giray, seçim çalışması yürütecekleri Neslişah Mahallesi'ne gitmeye hazırlanıyor.
Giray, çalışmalarında sohbetler, kadınlara özel buluşmalar yürüttükleri söylüyor, "başörtüsü mağduru kadınlarla doğal olarak bağ kurabildiklerini" aktarıyor.
"Halk nerede biz oradayız"
Genç Parti'nin (GP) de seçim bürosuna Fatih'te denk geliyorum. Gençlerin kendilerine yoğun ilgi gösterdiğini söyleyen büro sorumlusu Hüseyin Kıraç, taksiciden, esnafa, öğrenciden ev kadınına her çeşitten insanın GP'nin çalışmalarında "kendine dair bir şey bulduğuna" dikkat çekiyor.
Taksiciler soruyormuş, "mazot 1 lira olabilir mi" diye... Kıraç'ın buna inancı tam:
"Eğer göbekten bağlı olduğumuz yabancı sermayeye sırtımızı dönersek elbette neden olmasın?"
Bunu yapma kudretini Cem Uzan'da görmesinin nedeniyse, Uzan'ın Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) ödemediği "Motorola paraları". Kıraç "işadamlarının halkı hortumladığı yerde Uzan'ın tavrını gayet ahlaklı" buluyor.
Sevim ilk defa oy kullanıyor. Kime oy vereceği konusunda hala tam karar veremese de, GP'yi kendine yakın bulduğunu söylüyor. Sevim, merkez sağda bir alternatif bulamadığı için GP'yi tercih etmeyi düşünüyor.
"Önyargılar yanlış"
Fatih'in Türkiye'yi, insanının Türkiye halkını yansıttığını söyleyen CHP'li Veysel Erdoğan semtte sağın ve İslamcı eğilimlerin yüksek olduğu kanaatinde değil.
"Burada başkaları da var" diyen Erdoğan, özellikle Cumhuriyet değerlerinin tartışmaya açıldığı bu dönemde Fatih'te çalışma yürütmenin önemli olduğunu söylüyor.
"Bu semtten de Cumhuriyet mitinglerine katılan birçok insan oldu. Önemli olan insanların gerçekten bir şeyleri kaybettiklerine inanması. Bu iktidar döneminde insanlar gerçekten geriye gittiğimizi gördü." (AÖ/EÜ)
