Sosyalist Feminist Kolektif'in düzenlediği Kadın Emeği Konferansı'nın ikinci günü Helena Hirata ile başladı.
Hirata, küreselleşmenin cinsiyetli yapısı ve cinsiyete dayalı uluslararası işbölümü üzerine karşılaştırmalı çalışmalar yapıyor. Ayrıca Türkçe'ye de çevrilen Eleştirel Feminizm Sözlüğü'nü derleyenler arasında.
Hirata, " Esneklik ve Ücretli Kadın Emeği" başlıklı konuşmasında, profesyonel çalışmada, ev içi çalışmada ve ücretli kadın emeğindeki değişimleri ele aldı.
Sosyal eşitsizliklerin çalışma hayatına yansımaları olduğunu söyleyen Hirata, küreselleşmenin istihdamı nasıl etkilediğine değindi. "Küreselleşme ulusal pazarların birbirine bağımlı olmasını sağlıyor ve homojenleşme anlamına gelmiyor. Bence sermayenin uluslararasılaştırılması, çalışmanın heterojen durumunu arttırıyor ve ekonomik faaliyetlerin yapısını değiştiriyor. Dolayısıyla istihdamın kallitesini olumsuz etkileyecek özelllikleri var" diye konuştu.
Hirata, Avrupa ülkelerinde farklılıklar söz konusu olduğunu, eşitsizliklerin yapısının, kadınların çalışmaları ve faaliyetlerinin de farklılıklar gösterdiğini anlattı.
"Çalışmanın ya da emeğin organizasyonu esneklik olarak tanımlanabilir. Esneklik güvencesiz çalışma koşullarını da beraberinde getiren birşey olabiliyor. 1980'lerin başından beri hem Avrupa'da hem Japonya'da birçok esneklik, işe alma politikalarına entegre edilmiş durumda.
"1980'lerde Fransa'da kadınların yüzde 18'i yarı zamanlı işlerde çalışıyordu. Bu sayı 2010'da yüzde 30'a yükseldi. Bu kadınların çalışma yapılarına baktığımızda değişim olduğunu görüyoruz. Türkiye'de ise bütün çalışan kadınların yüzde 13.5'i yarı zamanlı işlerde çalışıyor."
Sosyal haklar, çalışma süresi ve yetkinlik
Kayıt dışı istihdamda kadın sayısı erkekten daha fazla olduğunun altını çizen Hirata, güvencesiz ya da kayıtdışı istihdamın sahip olduğu göstergeleri şöyle özetledi:
* Sosyal güvence ve hakların olmaması: Kayıt dışı çalışma genellikle herhangi bir sosyal güvence olmadan yapılan çalışmalardır. Zengin ya da gelişmiş ülkelerde sosyal politikaların getirdiği faydalardan yararlanamayan birçok kişi var. Örneğin ücretli ev işleri genelde göçmen kadınlar tarafından yapılıyor.
* Çalışma süresi: Yarı zamanlı istihdamda, çalışma saatine oranla maaşlar daha düşük oluyor. Düşük maaş da güvencesiz olma durumunu tetikliyor. Bazı sektörlerde sadece yarı zamanlı işler mevcut.
* Düşük beceri/yetkinlik seviyesi: Resmi yetkinliklere sahip olmama durumu düşük ücretlerle sonuçlanıyor. Bu da işsizlik ve ya güvencesiz çalışmaya götürebiliyor.(ÇT)