2001'in ilk aylarından beri hayatımızda olan BBG, son 15 kişisiyle, bize bizi anlatmaya devam ediyor!!! Program sayesinde ünlü olan 45 kişiden en azından 20-25'inin ismi hala zihinlerimizde. Programın izlenme oranları ise, beklenenin aksine, gün geçtikçe artıyor.
15 kişinin, 150 milyar için 100 günlüğüne kendilerini kameralarla dolu bir eve kapatmalarını anlayamasak da, "biz kesinikle izlemiyoruz" diyenlere sakın inanmayın...
BBG ve Avrupa'daki benzerleri televizyon tarihi açısından bir devrim belki de. 90'ların sonunda Avrupa'da ilk kez uygulanan program, tüm dünyaya farklı formatlarla da olsa yayıldı. Internette yapılan araştırmalar, son yıllarda tüm dünyada en çok tutulan program formatının BBG ve beneri yapımlar olduğunu açıklıyor...
Türk televizyonlarının da çok gecikmeden yayınlamaya başladığı BBG, şu anda 3. döneminde. İlk bölümden itibaren inatla sürdürdükleri farklı tarzlardan insanları bir araya getirme ilkesi, bu bölümde de belirgin bir şekilde fark edildi. Minibüs şoförlerinden, turist rehberlerine, makine mühendislerinden, delikanlılığın kitabını yeniden yazanlara kadar farklı erkek tipleri ile tanıştık.
Ama 3. BBG'nin en büyük sürprizi kuşkusuz Gaye idi. Henüz 20'li yaşlarının ortalarındaki bu genç kadın, eve girdiği ilk günden itibaren tavrını açık ve net olarak ortaya koydu: "Erkek gibi kadın"
Dinine bağlı, Atatürkçü!
Gaye, yarışmaya girmeden önce, çeşitli yerel televizyonlarda ve kablolu kanallarda haber spikerliği yapmış. Sahip olduğu son kartvizitte MHP'ye yakınlığı ile bilinen Işık TV'nin adı var. Zaten Gaye de her fırsatta ne kadar milliyetçi ve dinine bağlı olduğunu anlattı durdu içeride olduğu 78 gün boyunca... Şimdi de dışarıda Atatürkçü olduğunu, Atatürk kadınını temsil ettiğini söylüyor.
Gaye'nin evdeki tavrı herkese yönelikti, "erkek gibi konuşuyor", "karı gibi dedikodu yapan" yarışmacı Kaan'a saldırıyor, kavga etmekten, hakaretten ve aşağılamadan asla kaçınmıyordu.
Ve birden, dışarıda bir Gaye fırtınası yaşanmaya başlandı. Genç kadının oyları her geçen gün daha da arttı, "halk", "erkek gibi kızı" sevmişti.
BBG'nin günlük programı "Görmedikleriniz, Duymadıklarınız"a katılan, genç yaşlı pek çok kadın, Gaye'nin erkeklerle kurduğu "güçlü olan kazansın" mantığına dayalı ilişkiyi takdir ediyorlar, Gaye'yi destekliyorlardı. Ailesinin kendisine koyduğu ismi sevmediği için başka bir isim kullanmasına da, çalıştığı televizyon kanalları hakkında yalan söylemesine de kızmadılar. Onlara göre Gaye, "Türk kadınını" temsil ediyordu, Gaye de aynı fikirdeydi, sorun yoktu...
Bayram zamanı, evdekilerle sürpriz olarak gelen, ama böyle bir teklifi neden kabul ettiği anlaşılmayan feminist yazar Duygu Asena, evle ilgili "buradaki dayanışma çok hoş, kadın erkek eşit koşullarda işleri paylaşıyorsunuz" sözleri, hoş bir yorumdu belki. Ama Gaye, aynı akşam evdekilerle yaptığı sohbette "Tabii ki eşitim erkeklerle, erkek gibiyim de ondan" diyordu.
Gaye'nin evdeki "şiddetli" yaşamı 78 gün sürdü, geçtiğimiz hafta, "karı gibi" dediği Kaan tarafından elendi. Evden çıktıktan sonra da tavrı hiç değişmedi, hatta evde su yüzüne çıkartmasına ramak kalan şiddetini dışarıya çıkınca hiç vakit kaybetmeden kullandı, yarışmacılardan Başak'la tartışırken, yerinden kalkıp, Başak'ın saçlarını yoldu, genç kadını tartakladı.
Bütün bunlara rağmen internette Gaye ile ilgili yorumlar değişmedi, özellikle erkekler tarafından çok sevilen ve "bacı" kabul edilen Gaye, hala bu yerini kaybetmiş değil.
Gaye seviliyor, çünkü insanlar Gaye'yi kendilerine yakın hissediyorlar, yaşlı teyzeler "Benim kızım da böyle olsaydı keşke, hiç endişelenmezdim onun için nasılsa kendini korurdu" diyorlar, yoksul ailelerin kızları Gaye'ye özeniyorlar, çünkü asla istediklerini söyleme şansları olmamış, varoş erkekleri gerçek hayatta asla karşılaşmadıklar bu genç kadın tipinden hem bacı olarak memnunlar, ama belli ki eş olarak asla böyle bir kadın istemezler...
Gaye'ye neredeyse Gaye'nin öfkesine denk bir öfkeyle karşı çıkan kadınlar da, onun erkeklere davranışını eleştiriyorlar. "Bir erkeğe karı gibi denmez." Kimi yarışmacılar bu öfke ortamında cılız kalan sesleriyle "Sen karı gibi dedikodu yapıyorsun diyerek, kendini ve bütün kadınları aşağılıyorsun" deseler de, belli ki, onun erkeklerinkiyle yarıytırdığı şiddetinden gurur duyan pekçok kadın var.
Bir kadının, "erkek gibi" diye övülmesi yeni bir şey değil elbette, ama hayatta yaptığını gördüğümüz tek iş bir yarışmaya katılmak olan bir genç kadının erkeklere ait bir alana sadece davranışları ile el atması ve "delikanlı" olması da biraz komik aslında...
Gaye artık dışarıda, kendisine yönelen her eleştiriyi "mahkemeye vereceğim" diye yanıtlıyor, kendini tutamazsa saç yoluyor. Eve girdiği ilk gün "Türk kadınını temsilen" geldiğini söyleyen bu genç kadın, yeni bir Türk kadını modeli yaratıyor. Kadınların değil, erkeklerin fikrini alarak...