İstanbul 8 Mart Kadın Platformu, tüm kadınları 8 Mart Pazar Günü saat 12.00’de Kadıköy’e mitinge çağırıyor.
Haydarpaşa Numune Hastanesi önünden Kadıköy Rıhtıma yürüyüşle başlayacak mitingin bu yılki teması erkek şiddetine karşı kadınların direnişi.
Feminist ve kadın örgütlerinden, sendikalardan, emek ve meslek örgütlerinden, siyasi partilerden kadınlar oluşan Platform, bugün düzenledikleri basın toplantısında miting çağrısını paylaştı.
Mitingte de dile getirecekleri talepleri şöyle sıraladılar:
* 8 Mart ücretli tatil ilan edilsin, * Acilen "Kadın Bakanlığı" kurulsun, * Erkek şiddetini araştırmak için kurulan komisyon daimi hale getirilsin ve alanda çalışan kadın örgütlerinin izlemesine açık olarak çalışsın, * Hükümet, yandaş örgütlerle değil, yıllardır erkek şiddetine ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair çalışan kadın örgütlerini tanıyarak, bu örgütlerle toplumsal cinsiyet eşitsizliğini giderici politikalar ve uygulamalara derhal başlasın, * Kadın ve erkek eşittir. Yaşamın her alanında eşit temsiliyet tanınsın, * Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve kadın cinayeti davalarında, erkeklere uygulanan tahrik ve iyi hal indirimi kaldırılsın, * Erkekleri kollayan erkek-yargı işbirliğine son verilsin. İstanbul Sözleşmesi maddeleri uygulansın, * 10 bini aşkın nüfuslu yerleşim birimlerinde en az bir kadın sığınağı, 50 bin'i aşkın nüfuslu yerleşim birimlerinde en az bir kadın danışma merkezi, Her 20 bin kadın için bir tecavüz kriz merkezi açılsın, * Boşanan kadınlara ev, maaş ve can güvenliği sağlansın, * Güvencesiz, esnek ve kayıt dışı çalışmaya son verilsin, * Ev emekçisi kadınlara sosyal güvence ve emeklilik hakkı tanınsın, * Hasta, yaşlı, engelli bakımı devlet tarafından karşılansın, * Nitelikli ve ücretsiz kreşler açılsın, her kadının ulaşabileceği şekilde yaygınlaştırılsın, * Ücretsiz ulaşım ve sağlık hizmeti sağlansın, * Eşit, parasız, bilimsel, anadilde ve laik eğitim hakkımız tanınsın, * Gerçek bir barışın sağlanması için çözüm zemini genişletilsin, ve müzakere aşamasına bir an önce geçilsin, * Cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri nedeniyle ayrımcılığa, nefret cinayetlerine uğrayan LGBTİ'lere yasal ve toplumsal güvence sağlansın, nefret yasası LGBTİ bireyleri kapsayacak şekilde yeniden düzenlensin, * 2 milyona yaklaşan kadın göçmen ve mültecilerin, sığınmacıların yaşam koşulları iyileştirilsin, sağlık, barınma, yemek ve çalışma koşulları acilen sağlansın. |
“Erkek-devlet şiddetine direniyoruz”
Açıklamayı okuyan İnsan Hakları Derneği Kadın Komisyonu üyesi Leyla Kaya “kimliğimizin yok edilmesine, emeğimizin sömürüsüne, erkek-devlet şiddetine karşı direniyoruz” dedi.
“Özgecan'ın katledilmesiyle toplumun birçok kesimini sokaklara döken erkek şiddetine karşı biz kadınlar, isyanımızı yıllardır sürdürüyoruz. Bizler bu şiddetin canilik veya ruh hastalığı değil, erkek egemen sistemin gündelik ve sürekli bir sonucu olduğunu biliyoruz. Son yıllarda Ortadoğu'daki tüm kadın direnişlerinde görüyoruz ki mücadelemiz daha görünür oldukça, bizler toplumsal yaşama eşit bir biçimde katılmak için direndikçe, özgürlüğümüzü savundukça mücadelemize yönelik saldırılar ve baskılar da artıyor. Ancak tüm bu saldırıların karşısında erkek-devlet şiddetine karşı dayanışmamız da, isyanımız da büyüyor.
“AKP iktidarı kadın düşmanı saldırılarını arttırıyor, cumhurbaşkanından başlayarak tüm AKP sözcüleri her fırsatta kadınlarla erkeklerin eşit olmadığını söylüyor. Yargı erkek şiddetine karşı kadınları korumuyor, kadın katillerine, tecavüzcülere iyi hal ve tahrik indirimi uyguluyor. Eğitimde muhafazakarlaştırma politikaları kız çocukları hedef alıyor. Neo-liberal, muhafazakar, erkek egemen politikalar kadınları eve, aileye hapsetmeye çalışıyor, kadınlara esnek çalışmayı dayatıyor. Ev işçisi, mevsimlik tarım işçisi kadınların, göçmen kadınların ne güvencesi ne de can güvenliği var.”
“Tüm bu kadın düşmanı saldırılara rağmen biz kadınlar evde, işte, sokakta, tarlada, okulda, fabrikada, savaşta, her yerde isyanımızı ve direnişimizi sürdürüyoruz.” (BK)