Yaklaşık yirmi yıldır çocuklara sinema atölyesi düzenleyen sinemacı Gürşat Özdamar, bir kampanya başlattı. En kötü 100 karneye sinema atölyesi ücretsiz.
Yirmi yıl önce Nesin Vakfı'nda başladığı çocuklara yönelik sinema atölyelerini İstopmotion Sinema Atölyesi adı altında devam ettiriyor Özdamar.
- Neden İstopmotion? İstop çok bilinen ve yaygın bir çocuk oyunu. Hemen hemen her coğrafyadaki çocuklar oynuyor istop oyununu. Birincisi bu, oyunu ve çocuk olmayı simgelediği için: istop. Ve elbette, sinemanın olmazsa olmazı ve yaşamın da olmazsa olmazı: hareket, yani motion. Üstelik stopmotion sinemanın ilk varolduğundan bu yana, sinemayı var eden şey. İstopmotion işte bu sözcük dünyasının içinde hayat buldu kendine.
"Sinema bilgisi evrensel" diyor ve atölyelerin amacını şöyle anlatıyor:
"O bilgileri çocukların anlayabileceği, doğrudan dahil olabileceği ve kendilerini ifade edebileceği bir biçime sokuyorum. Amaç çocukların kendilerini sinema diliyle ifade etmelerini sağlamak. Yaygın eğitim sisteminin yüklediği kısıtlamaları ortadan kaldırmaya çalışmak. Sınav, rekabet gibi durumları ortadan kaldırmak. Birlikte üretmeyi, sinemanın kolektif bir dal olduğunu, dayanışmayı, ürettiklerinin insanlara ulaşabildiğini öğreniyorlar.
"Atölyede çocukların ekolojik yıkımlara, kirletilen doğaya, canlılara yönelik şiddete dair de farkındalıklarının gelişmesini, var olan farkındalıklarını ifade edebilmelerini sağlamaya dönük de çalışmalar yürütüyoruz. Çocukların bu konularda filmler üretmelerini öneriyoruz örneğin. Böylece içinde yaşadıkları, yaşadığımız dünyaya ilişkin de söz söyleyerek etkileşim yaratabilmelerini istiyorum."
— Gürşat Özdamar (@GursatOzdamar) February 21, 2021
Bunlardan biri 9 yaşındaki Ulaş Karataş.
"Ulaş'ın atölyemizde hazırladığı, bir buçuk dakikalık 'Başlangıç' ismi filmi, 7. Uluslararası Canlandıranlar Film Festivali gösterim seçkisinde yer aldı. Seçici kurulunda Ayşe Ünal, Feride Çetin, İpek Torun, Ramize Erer ve Sevinç Baloğlu'nun bulunduğu festivale başvuran 80'den fazla film arasında 9 yaşındaki bir çocuğun senaryosunu beraber oluşturduğumuz, resimlendirmesini ve hareketlendirmesini kendisinin yaptığı filmin izletilmeye değer bulunup sinema salonlarında gösterilmesi gurur verici olmanın yanı sıra geleceğe ilişkin umutlarımızı da tazeleten bir gelişme olarak dikkat çekici. Ulaş, aynı zamanda yine benim hazırladığım ve geçen yıl yayınlanan CANLAN! Çocuklarla Sinema isimli kitabın hazırlanmasına da katkıda bulundu."
Çocuklar için sinema kitabı: CANLAN!Atölye çalışmalarına katılanlara yine benim hazırladığım "CANLAN! Çocuklarla Sinema" kitabını da veriyorum. Bu kitap türkçede hazırlanmış alanının ilk kitabı. Çocuklarla çalışmalara başlarken böyle bi kaynağın eksikliğini hep yaşadım. Yıllar içinde çalışma notlarımdan derlediğim bir çalışma olarak bu kitap ortaya çıktı. Kitabı ben hazırladım dedim ama aslında kitabı çocuklar yazdı desem daha doğru olacak. Yani kitap bütünüyle atölyelerime katılan çocukların merak ettiği, bana sorduğu soruların yanıtlarından oluşuyor. Ayrıca kitapta yer verdiğim örnek çalışmalar da yine atölyelerde uyguladıklarımdan. Görseller de tamamen İstopmotion atölyelerinden doğal fotoğraflar. Yani sözcükler ve görseller birleşti ve işte sonucunda çocukların atölyelerde ellerinden düşürmedikleri bu kitap ortaya çıktı. | |
İstopmotion atölyeleri bugüne dek pek çok farklı il ve ilçede, değişik kurum, okul, etkinlik ve festivallerde çocuklarla buluştu. Bu arada oyuncu ve yönetmenlerle de yolları kesişti.
Pandemide de devam etti
"Bahçeşehir'de gerçekleştirdiğimiz sinema kampına Zeki Alasya da katılarak kampta bulunan çocuklarla sohbet etti, setleri ziyaret etti, çekilen filmlerin kurgu aşamasında düşüncelerini bizlerle paylaştı. 34 İstanbul Filmi etkinliğimizde de Nebil Sayın, her yaştan sinemaseverle birlikte çocukların meraklı sorularını yanıtladı, deneyimlerini paylaştı. Kadiköy Beledi̇yesi̇ Çevre Festi̇vali̇'ndeki atölyemizde de Fırat Tanış çocukların hazırladığı film için çocukların ekoloji ile ilgili sorduğu soruları yanıtladı."
Atölyeleri düzenlemek için kendine ait bir mekanının olmadığını aktaran Özdamar, davet üzerine ya da kendi önerisiyle festival ve etkinlilerde yer aldığını söylüyor.
"Bazı ilçe belediyelerine başvuru yaptım ama olumlu dönüş alamadım. Süreklilik benim için daha iyi olacak tabii. Ben de bulabildiğim her yerde atölyeler yaptım. Mesela pandemiyle beraber bu kısıtlı imkanlar da ortadan kalktı. Mekanlar kapandı, etkinlikler iptal oldu. İnternet üzerinden atölye verdim Diyarbakır'daki çocuklara. Kendi mahallemdeki çocuklarla da yapmaya başladım. Evden malzemeleri indiriyorum. Sokağın kendi koşullarında, çocuklar sıkıldıklarında bahçede atölyelermizi yapıyoruz."
Bunların dışında Documentari̇st İstanbul Belgesel Fi̇lm Festi̇vali̇, Bursa Ni̇lüfer Beledi̇yesi̇ Çali Köy Fi̇lmleri̇ Festi̇vali̇, Çanakkale Bayrami̇ç Beledi̇yesi̇ İda Kültür Sanat Festi̇vali̇ gibi değişik etkinlik ve festivallerde atölyeler oldu.
"İfsak'ın 60. Yıl Etki̇nli̇kleri̇ kapsamında bir atölye gerçekleştirildi. Tatavla Gıda Topluluğu Çocuk Kulübü, Şişli Belediyesi Feriköy Toplum Merkezi ve Kartal Beledi̇yesi̇ Masal Müzesi̇ de atölye yaptığımız yerler arasında. Kadiköy Koşuyolu Hali̇l Türkkan Orta Okulu Anasınıfı öğrencileri de İstopmotion Sinema Atölyeleri ile tanıştı ve ilk filmlerini yaptı."
En kötü karneye atölye
Ödül-ceza sistemine karşı olduğunu aktaran Özdamar, "Çocuklar cezalandırılmasın istiyorum, en kötü 100 karneye bedava atölye fikri de buradan doğdu" diyor.
"İyi karne aldığında çocuk her şeyin en iyisini hak ediyor ya da talebi yerine getiriliyor çoğu zaman. Öte yandan kötü karne stresiyle hayatına son veren çocukların haberlerini de okuyoruz. Ben kendi çapında ödül - ceza sistemini yok sayarak, bu durumu ti'ye alıyorum bu kampanyayla. Bu atölye için ödül - ceza sistemi yok hükmündedir demek istedim. Yanlış anlaşılmasın, çocuklara kötü not almalarını teşvik etmek değil,okulu boykot edin çağrısı değil. Bu çalışmanın amacı okulda başarılı diye verilen notun yaşamda çok da karşılığının olmadığını göstermek."
*Karnenin fotoğrafını @gursatozdamar instagram adresine gönder, online sinema atölyesine kayıt hakkı kazan.
(AÖ)