Emniyet yazı gönderdi, üniversite öğrencilere soruşturma başlattı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik soruşturmayı protesto etmek amacıyla üniversitelerde başlayan eylemler ve boykot çağrıları gerekçe gösterilerek Türkiye genelinde birçok öğrenci hakkında disiplin soruşturması başlatıldı.
Öğrenciler hakkında soruşturma başlatan okullardan biri de Kocaeli Üniversitesi.
Kocaeli Üniversitesi öğrencileri, 20 Mart’ta hem İBB’ye yönelik operasyona tepki göstermek hem de özerk, bilimsel, demokratik ve anadilinde eğitim taleplerini dile getirmek için eyleme gitti.
Eylemlerden sonra polis, protestolar esnasında kaydedilen görüntüleri üniversite yönetimine gönderdi. Kayıtlar doğrultusunda üniversite yönetimi, 32 öğrenci hakkında disiplin soruşturması başlattı. Öğrencilerin 5 Mayıs’ta savunma yapmaları bekleniyor.
“Açıkça fişlendik”
Üniversite yönetiminin hakkında disiplin soruşturması başlattığı öğrencilerden biri olan Abbas Vural, süreci şöyle anlattı:
“18 Mart’tan bu yana Kocaeli Emniyeti’nin, diğer illerden farklı olarak, mücadeleyi örgütleyen ve ön saflarda yer alan öğrenciler ile hak savunucularına yönelik sistemli bir yıldırma politikası uyguladığını görüyoruz. İlk olarak öğrencilerin aileleri arandı. 262’li bir numaradan yapılan aramalarda ‘Çocuğunuz eylemlere katılıyor, kanunsuz işler yapıyor, dikkat edin, yoksa tutuklanacak’ gibi ifadelerle aileler üzerinden baskı kurulmaya çalışıldı.

Kocaeli’de üniversite öğrencilerinin ailelerine polis telefonu
“Buradan sonuç alamadılar ve bu sefer KYK yurtlarında kalan ve mart eylemlilikleri sürecinde gözaltına alınan öğrencilere yurt müdürlükleri disiplin soruşturması açtı. Şimdi de yine aynı eylemlerde gözaltına alınan 32 öğrenci hakkında disiplin soruşturması başlatıldı. Gerekçe, emniyetten gelen yazı. Yani emniyet, gözaltına alınanlar arasında kimlerin üniversite öğrencisi olup olmadığını tek tek araştırmış ve isimlerimizi üniversiteye bildirmiş. Açıkça öğrencileri fişlemek bu ve elbette bir suç.
“Soruşturmaların bizim açımızdan hükmü yok”
“Üniversite, bu yöntemi benimseyerek iktidar adına siyasi faaliyet yürütüyor. Bu da doğrudan bugün bizim savunduğumuz, talep ettiğimiz; bağımsız ve özerk bir üniversite talebimize karşı.
Soruşturmalarda şöyle hukuki bir sorun da var: Mesela 2911 Sayılı Kanuna muhalefet, ‘kamu malına zarar vermek’, ‘polis memuruna mukavemet’ gibi iddialarla ifadeye çağrıldık. Bizim böyle bir suçumuz varsa bu, adli bir işlemle nihayete erdirebilir. Ama burada idari bir soruşturma var. Yani süreç baştan usulsüz. Ama biz biliyoruz ki bu soruşturmaların yasal bir boyutu yok: Amaç öğrencileri korkutmak ve mücadeleden vazgeçirmek.
“Kocaeli Emniyeti, Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğü ve KYK İl Müdürlüğü’nün bu kadar saldırgan davranmasının nedeni ise Kocaeli’deki öğrenci mücadelesinin gücü. Mart eylemleri öğrenci inisiyatifiyle başladı ve kısa sürede kentin tüm muhalefet güçlerini harekete geçirdi. Onlar da bunun farkında. Hem bu tür eylemleri başlatacak kitlenin gençler olduğunu bildikleri için, hem de yaklaşan 1 Mayıs sonrası süreci düşünerek, öğrenci mücadelesini kırmaya çalışıyorlar.
“Benim açımdan ve arkadaşlarım açısından bu tür soruşturmaların hiçbir hükmü yok. Bunu da açıkça söyleyebilirim. 5 Mayıs’ta hepimizi ifadeye çağırdılar. O gün orada olup haklarımızı savunacağız.” (TY)
Beş yıl sonra 1 Mayıs 1977 dosyasına bakmak

“Sakat mı, canı çok acıyor mu?”

Ahmet Yıldız’a 41'inci duruşmada da adalet yok

TUTUKLU GAZETECİ YILDIZ TAR İLE SÖYLEŞİ
"Geldiler, aldılar, tutukladılar; süreç bundan ibaret"

YÖNETMEN ALİ KEMAL ÇINAR İLE SÖYLEŞİ
“Festivalde 'Bakur' sansürlendikten sonra sansür, adım adım her yere bulaştı”
