Örgüt, yoksulluğun ölçümünün yalnızca gelir düzeyine endeksli olmasının yoksulluğun gerçek boyutlarını engellediğini, Dünya Bankası'nın "günde bir dolar" olarak saptadığı mutlak yoksulluk eşiği sayesinde "Küreselleşmenin işe yaradığı" mesajını verebildiğini söylüyor. Dolayısıyla, bu eşiğin ideolojik ve siyasi bir eşik olduğunu saptıyor.
Social Watch, yalnızca gelire bakıldığında bile, bu eşiğin ülkeden ülkeye farklılık göstermesi gerektiğini savunuyor. Örneğin, ABD için bu eşik günde 12 dolar olmalı.
Yoksulluk temel yeterliliklerden yoksun kalmak demek
Örgütün yoksulluğun ölçülmesiyle ilgili kullandığı yeni endeksler bambaşka bir tablo ortaya koyuyor.
Social Watch, Nobel ödüllü iktisatçı Amartya Sen'in "yoksulluk yalnızca gelirin düşüklüğünden çok, temel yeterliliklerden yoksun kalmak olarak görülmeli" sözünden yola çıkarak, yoksulluğun ölçümünde iki temel endeks kullanıyor.
Temel Yeterlilikler Endeksi (BCI), ülkeleri, şu üç ölçüte göre değerlendiriyor:
* Eğitimli sağlık personelinin hazır bulunduğu doğumların oranı
* Beş yaş altı çocukların ölüm oranı
* Beşinci sınıfa kadar kesintisiz okuyan çocukların oranı
Örgütün kullandığı bir başka endeks de, Toplumsal Cinsiyet Adaletsizliği (GEI). Bu endeks, kadınların toplumsal, ekonomik hayatta kararlara katılım oranını gösteriyor ve örgüte göre, yoksullukla doğrudan bağlantılı. Bu endekse göre, Türkiye dünyanın en kötü durumdaki 14 ülkesinden biri.
BCI'ya göre, en kötü durumdaki 10 ülke, Çad, Etiyopya, Ruanda, Gine, Nijer, Madagaskar, Bangladeş, Burundi, Laos ve Pakistan. En iyi durumdaki ilk on ülkeyse şöyle: İsviçre, İsveç, Portekiz, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, Lüksemburg, Japonya, İzlanda ve Yunanistan.
Türkiye, bu endekse göre, orta düzeyde yer alan ülkelerden biri.
Küreselleşme yoksulluğu artırıyor
Social Watch, yoksulluğun anlaşılabilmesi için gelirlere değil, eşitsizliklere bakmak gerektiğini, dünyada son 15 yılda zenginliğin yaratıldığını ancak bundan pay alamayan ülke ve insanların çok fazla olduğunu söylüyor.
"Son 15 yılda, eşitsizlik artıp toplumsal ilerleme yavaşladı; ulusötesi şirketlerin hakları, ikili, bölgesel ve çok taraflı antlaşmalarla genişletildi; ama sorumlulukları aynı oranda genişlemedi; iş yaptıkları ülkelerdeki hükümetlerin veya işçilerin hakları da öyle.
"Sermaye iki yüzyıl öncesine göre çok daha hızlı hareket edebiliyor, ama işçiler öyle değil. Yatırıma aç hükümetler giderek daha fazla imtiyaz ve vergi muafiyeti sunma rekabetine girişmişken, işçiler sonu dibe varan bir yarışta rekabet etmeye zorlanıyor. Dengesiz kurallar, dengesiz sonuçlar yaratıyor.
"Teşhis buysa, küreselleşme tersine döndürülmeli ya da bir tür küresel zenginlik yönetişimi başarılmalı."
Örgüt, DB ve IMF gibi uluslararası finans kuruluşların acil ihtiyaçları nasıl baltaladığına da dikkat çekiyor. Örneğin, IMF küresel AIDS'le mücadele çabalarını engelliyor.
"2002-2003'te, büyük bir AIDS kriziyle karşı karşıya olan Uganda, AIDS, Sıtma ve Tüberkülozla Savaş Küresel Fonu'ndan gelen 52 milyonluk bir bağışı neredeyse reddetti. Çünkü IMF yardımlarını alabilmek için söz verdiği sıkı bütçe düzenlemelerine bağlı kalmak zorundaydı.
"IMF'nin ülkelerin kamu sektöründe çalışan sağlık görevlililerine ayırabileceği parayı kısıtlaması nedeniyle, birçok ülke yeterli sayıda sağlık görevlisi istihdam edemiyor."
Rapor, 2004'te Arjantin ve Brezilya'nın başını çektiği "Copacabana Yasası"na dikkat çekiyor. Bu anlaşma, şirketlerin altyapı yatırımlarının masraf değil varlık yaratma olarak görüldüğünü, dolayısıyla ülkelerin temel kamu hizmetleri için yaptıkları yatırımların da bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini savunuyordu.
Atılacak acil adımlar
Social Watch, küresel yoksulluğun aşılabilmesi için, şu konularda adım atılması gerektiğini söylüyor:
* Yoksulluğu gidermek yerine, eşitsizliği ortadan kaldırmalı.
* Kalkınma için uluslararası finans kuruluşlarının rolü yeniden tanımlanmalı.
* Toplumsal cinsiyet alanında eşitlik ve adalet sağlanmalı.
* İklim değişikliğine karşı acil olarak eyleme geçilmeli.
* Militarizasyonun önüne geçilmeli, silahsızlanma hızlanmalı.
* Kalkınmanın finansmanı düzenlenmeli. Yardımlar artırılmalı, borçlar silinmeli, uluslararası vergiler düzenlenmeli.
* Adil ticaret için adım atılmalı.
* AIDS ve diğer büyük çaplı bulaşıcı hastalıklarla mücadele artırılmalı.
* Şirketlerin hesap verebilirliği sağlanmalı.
* Uluslararası yönetişim demokratikleştirilmeli.
* Sivil toplum katılımı artırılmalı. (TK)
Social Watch'un raporunu görüntülemek için tıklayın. (İngilizce)