Zonguldak-Karabük yolu üzerindeki Filyos Çayı'nda cansız bedeni bulunan Gabonlu üniversite öğrencisi Jeannah Dinabongho Ibouanga’nın öldürülmesine ilişkin açılan davanın üçüncü duruşması bugün görüldü.
Dinlenmeyen yabancı tanıkların dinlenmesine, Türkiye’ye dönüş yapıp yapmadıklarına dair Karabük Emniyet Müdürlüğü hudut kapıları Müdürlüğü’nden sorulmasına, Türkiye’ye giriş yapmışlar ise ayrıca işlem yapılmasına dönmemiş halinde bu tanıklar yönünden soruşturma beyanlarının duruşmada yapılması suretiyle beyanlarından vazgeçilmesi tespitin sonraki celse değerlendirilmesine, Han Apartmanı’nda keşif yapılması konusunda daha önce karar verildiğinden (keşif kararı red edilmişti) bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verdi.
Ayrıca, bir tanığın zorla getirilmesine karar veren mahkeme, diğer iki şüpheli erkeğin de sorgulanmasının mahkemeye katkısı olmayacağı düşünüldüğünden ilgili talebin reddine karar verdi.
Bir sonraki duruşmayı 5 Ağustos'a erteleyen mahkeme sanık Dursun A.'nın tutukluluk haline devam yönünde karar verdi.
Gün boyu duruşmada yaşananlar şöyle.
Dina'nın Gabon'dan gelen ailesi, avukatları ve Dina İçin Feministler adliyeye arama noktarılarından geçirildikten sonra alındı. 11.40'ta başlaması gereken duruşma, 14.00'da başladı. Duruşmayı, Gabon Büyükelçisi ve DEM Parti'li iki milletvekili Burcugül Çubuk ve Özgül Saki de takip etti.
Karabük Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Ibouanga ailesini, Dina İçin Feministler grubundan avukatlar temsil etti.
Ailesi: Adalet istiyoruz
Duruşmada tercüman aracılığı ile konuşan annesi Jessica Sandra Makemba Panga Ibouanga “Sizlerin adaleti sağlayacağına inanıyoruz. Şikayetimiz devam ediyor. Biz Gabon’dan Türkiye’ye adalet bulmak için geldik, dolayısıyla davanın hukuki olarak ilerlemesini istiyoruz. Adaletin bir an önce gerçekleşmesini istiyoruz. Gidiyoruz dönüyoruz bir sonuca ulaşamıyoruz. Çocuğumuz öldü ve sonuç yok. Elle tutulur bir sonuç çıkmasını istiyoruz. Adalet istiyoruz” dedi.
"Hakikat ve adalet istiyoruz"
Babası Guy Serge Ibouanga da şunları söyledi:
“Sayın başkan teşekkür ederim. Kızım Karabük’te öldürüldü ben burada adaletin gerçekleşmesini bekliyorum. Onun için geldim. Gidiyoruz geliyoruz bir sonuç alamıyoruz. Aklınızda tutun burada olanları. Dina Cumartesi'yi Pazar'a bağlayan gece arkadaşları ile birlikteydi. Üst kattan alt kata indi. Aşağı indiğinde bir takım şahıslar tarafından kapatılıyor."
"Dina bodrum katından koşarak çıkıyor ordan koştuğunu görüyoruz. Bir araba geliyor yardım çağrısında bulunuyor. Yardım almak için arabaya biniyor, Dina arabadan çıkıyor ve yolun karşısına koşarak gidiyor. Dina sonra ölü bulunduğu yere gidiyor sanık. Sanığın kızımın öldüğü yere gitmesi ne kadar büyük tesadüf. Ben artık kızım için adalet istiyorum. Sanığın olay yerinde olduğu çok belli. Ben kızımı okumaya gönderdim, tabut içinde geri aldım. Gerçeği ve adaleti istiyorum."
Avukat Aktepe: Han Apartmanı'nın bodrumunda da keşif yapılmalı
Dina'nın avukatlarından Rabia Gündoğmuş, "Dosyada halen keşif yapılması yönünde bir karar verilmedi. Bunun tayin edilmesi ve havanın durumunun da bakanlıktan sorulmasını talep ediyoruz. Yani keşif günü verilmesini ve öncesinde de Kandilli Rahsathanesi'nce hava durumunun sorulmasını talep ediyoruz" dedi.
Avukatlar, dosyada eksik hususlar olduğunu belirterek, sanığın tahliye edilmemesini tahliyesi halinde tanıklara etki edeceğini tahmin ettiklerini söyledi. Tahliyenin reddine karar verilmesini istedi.
Avukat Gülyeter Aktepe: Han Apartmanı'nın bodrumunda da keşif yapılması gerektiğini ve sanık ve diğer şüpheliler arasındaki bağın da araştırılması gerektiğini söyledi. Şunları belirtti:
"Hepimiz farklı farklı şehirlerden geldik. Burada adliyeye girereken bile sorun yaşadık. Keşif talebimi ileteceğim. Dursun A.'nın olaydaki rolü yerinin anlaşılması için ivedilikle bir keşişf günü verilmesini istiyoruz. Sadece bu keşif yeterli değil. Filyos Çayı'nın kenarında yaşananla Han Apartmanı'nın bodrum katında yaşananlar arasındaki bağı ortaya çıkarmadan bu dosyada hakikate ulaşılamaz. Filyos Çayı'ndan önceki sürece de bakmak gerekiyor. Araca binmesinin öncesi de önemli, dosya kapsamındaki şüphelilerin bir bağlantısı olup olmadığı bizim için halen aydınlatılmadı. Orada bulunan saç tellerine dair bir rapor hazırlanmadı."
Tanık kadın, beyanında görüldüğü gibi polis ihbarının da yapıldığını söylüyor. Biz bu nedenle bodrum katında yapılacak keşfin bu dosyada önemli olduğunu düşünüyorum. Burada mahkemenizin görevi hakikati ortaya çıkarmaktır."
"Buradaki örüntüyü görmek açısından önemlidir. Bu şüphelilerce Dursun A.'nın bir bağlantısı olup olmadığı noktasında mahkemenizce bir suç duyurusu yapılabilir. Ayrıca bir suç duyurusu yapılabilir. Biz defalarca beyan ettik, Han Apartmanı'nın bodrumunda keşif yapılmasını istiyoruz. Bu konuda tanık olduğunu da tekrardan dile getirelim. Keşif yapılmasını istediğimizi tekrardan söyleyelim."
Avukat Büşra Altınok da Karabük’te öğrencilerin yaşadığı sorunları anlattı. “Geçen duruşmada Karabük’te ırkçılık tartışması var” tartışması yaptıklarını hatırlattı. Mahkeme başkanı da “Başka sosyal konulara girmeyin yükümüzü ağırlaştırmayın” dedi.
Altınok, “Meslektaşlarımın taleplerinin kabulünü ve sanığın tutukluluk halinin devamını talep ediyorum” dedi.
Sanık Dursun A: Öncesi de sonrası da araştırılsın
Sanık Dursun A. da şunları söyledi:
"Ben sadece araba kullandım, ölen kızımıza birşey yapmadım. Ben şeker hastasıyım oraya gergin geldim. Aracımdan neden indi diye düşündüm ben de. Taciz etmedim. İsmi geçenleri de tanımıyorum. Ben dört kere komiseri aradım açmadı. Bu olayın öncesi de sonrası da araştırılsın, diyeceğim yok."
Sanık avukatları konuştu, "Sanığın üzerindeki şüphenin yersiz olduğunu düşünüyoruz. Bizim müvekkilimiz suçsuzdur, serbest bırakılsın" dedi.
Sanık avukatı: Tahliye edilsin
Avukatlar, "Biz bu duruşma devam ettiği sürece müvekkilimizin tutuklu kalacağını anladık. Biz dosyada karar aşamasına geçilmesini istiyoruz. Keşif yapılsa da dosyaya da bir katkısı olacağını düşünmüyorum. Dosyada tanık olarak dinlenilen 3 kişinin de yurtdışına kaçtığını görüyoruz. Gelmeyecekleri ortada. Onlar 'Dina için adalet' deyip, ülkeyi terk ettiler. Keşşf yapılmasından vazgeçilmesini ve müvekkilimizin serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Hiçbir suçu yokken cezaevinde olması vicdansızlıktır" dedi.
"Hakikat aydınlatılmak istenmiyor"
Duruşma sonrası yapılan açıklamada Dina İçin Feministler şöyle seslendi:
“Dina'nın Filyos Çayı'nda cansız bedenin bulunmasının ardından bir seneden fazla bir süre geçti ancak ölümün ardındaki gerçekler hala aydınlatılmadı; aydınlatılmak istenmiyor. Mahkeme heyeti başından bu yana olayı sadece adli bir vakaymışçasına ele alıyor; cinayetin arka planınındaki güç ilişkilerini sorgulamak istemiyor; etkin bir soruşturma yürütülmemesi için deyim yerindeyse direniyor. Dina'nın öldürülmesi salt adli bir vaka olarak değerlendirilemez çünkü cinayete giden yol ırkçılık ve patriyarka tarafından üretilen güç ilişkileriyle donatılmıştır."
Ne olmuştu?
Karabük'te üniversite okuyan Gabonlu Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga'nın (17) cansız bedeni 26 Mart 2023'te Filyos Çayı'nda bulunmuştu. Polis, Ibouanga'nın bir otomobille ormanlık alana götürüldüğü ihtimali üzerinde dururken, 3'ü Türkiye vatandaşı olmayan toplam 8 kişi gözaltına alınmıştı.
Kaybolduğu gece Dina, arkadaşlarının evinde film izlerken saat 23.00 sıralarında şarj aleti almak için alt kattaki akrabasının evine ineceğini söylemişti.
Ancak Dina'nın bilinmeyen nedenle sokakta çıplak ayakla koşması, bir sitenin güvenlik kamerasına yansımıştı. Soruşturma kapsamında gözaltına 7 kişi hakkında takipsizlik kararı verilirken, sanık Dursun A. dördüncü kez gözaltına alındıktan sonra 10 Nisan 2023’te tutuklanmıştı.
(EMK)