Fotoğraf: Evrim Kepenek/bianet
Demokrasi İçin Birlik (DİB) yayınladığı yazılı açıklama ile “Kadınların mücadelesi yükseliyor yolu aydınlatıyor” diye seslendi.
“Şiddet normalleştiriliyor”
İstanbul Sözleşmesi’nin önemine dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi:
“Dünyada ve Türkiye’de 8 Mart’ta kadınlar yaşamın her alanında mücadeleyi ve direnişi yükseltiyor. Ekonomik krizin kalıcılaştığı, iktidarın yönetemez hale geldiği, toplumsal muhalefete karşı baskıların arttığı bu koşullarda kadınlar 8 Martta verdikleri kitlesel ve güçlü mesajla emek ve demokrasi mücadelesinin önünü açıyor, yol gösteriyor.
“Ülkemizde kadın cinayetleri, şüpheli kadın ölümleriyle birlikte artıyor. Uygulanmayan sözleşme ve yasalar, tahrik indirimleri ve cezasızlık politikalarıyla kadın cinayetleri, kadına yönelik erkek şiddeti ve istismar meşrulaştırılıyor, normalleştiriyor.
“Tek adam rejimi tarafından uygulanan erkek egemen politikalar ve cinsiyetçi, ayrımcı, düşmanlaştırıcı nefret söylemleriyle, kadınları ve LGBTİ+lan hedef göstererek, ülkemizde gerici dinci bir rejim kalıcılaştırılmak isteniyor.
“Kadın işsizliği ve yoksulluğu derinleşiyor. Ekonomik şiddet kadınları hane içine ve şiddete mahkûm ediyor. Kadınlar emek sömürüsüne, esnek ve güvencesiz çalışma koşullarına, pandemi ile daha da derinleşen ev içi emeğin görünmez kılınmasına karşı yaşamları ve haklan için mücadele etmeye devam ediyor.
‘Kadınların mücadelesi mücadelemiz’
“Her yıl olduğu gibi bu yıl da 8 Mart’ta özgürlüğü kazanmak için kadınlar, gecelere, meydanlara, sokaklara çıkıyor. En başta kadınları yok eden savaşa, nafaka hakkının gasp edilmek istenmesine, emek sömürüsüne karşı, kadın cinayetlerini önleyebilecek olan İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı koruma yasasının derhal uygulanması için, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, güvenceli iş ve güvenceli yaşam talepleriyle 8 Mart’a çağırıyor.
“Demokrasi için Birlik olarak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü selamlıyor, kadınların mücadelesi mücadelemiz, talepleri talebimizdir diyoruz. Kadınlara güvenceli, sürekli ve eşitlikçi istihdam sağlayacak politikaların hayata geçirilmesi, ev içi hizmetler ve çocuk-yaşlı bakımının kamu kurumlan ve belediyeler tarafından üstlenilmesi, her alanda toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, İstanbul Sözleşmesinin derhal uygulanması için mücadeleye devam edeceğimizi duyuruyoruz.”
(EMK)