bianet'in görüştüğü DTP yöneticisi, Mersin bağımsız milletvekili adayı Orhan Miroğlu ve Prof. Dr. Büşra Ersanlı, aynı zamanda Türkiye Barışını Arıyor Konferansı'nın katılımcılarından.
Miroğlu şiddetin seçimlerde bağımsız aday projesini zedeleyeceğine, Ersanlı da militarizmin yükselişinin siyaset alanını daraltmasına dikkat çekti.
Gündem gazetesinin haberine göre, PKK Tunceli'deki saldırının askeri operasyonlara karşı "uyarı" niteliğinde olduğunu açıkladı. Zaman gazetesi ordunun 50 bin askerle Güneydoğu'da operasyon başlattığını yazdı.
Miroğlu: Şiddet bağımsız aday projesini tehlikeye atıyor
Tunceli'de öldürülen askerlerin ailelerine başsağlığı dileyen Miroğlu "Arzumuz operasyonların durması, şiddet eylemlerinin gerçekleşmemesi. Seçim sürecinin selametle sonuçlanması buna bağlı" dedi.
"Bir evladımızın diğerini vurmaya devam etmesi hepimizi yaralıyor. Demokratik siyasetle şiddet bir arada yürümez" diyen Miroğlu, bağımsız aday projesinin bir arada yaşama arzusunun somut bir örneği olduğunu, şiddetin bu projeyi tehlikeye attığını vurguladı.
Miroğlu "Bundan kurtulmanın tek yolu, gerçek demokrasiden yana olmak. Güvenlik hukuka bağlılık içinde sağlanmalı" diye ekledi ve Kuzey Irak'a operasyon tartışmalarına dikkat çekti:
"Genelkurmay açıklamaları operasyonun yalnızca Kuzey Irak'taki PKK varlığına değil, oradaki Kürtlerin siyasal statüsüne de yönelik olacağını gösteriyor. Demokrasi, barış güçleri bunun farkında olmalı. Böylesi bir operasyon Türkiye'nin birliğine darbe olacaktır."
Ersanlı: Militarizm yükseliyor, siyaseti sıkıştırıyor
Prof. Dr. Ersanlı, PKK'nin saldırısını, ordunun operasyonunu, polisin yetkilerini artıran yasayı, Kuzey Irak'a operasyon tartışmalarını, ABD'nin Irak'ı işgalini, "terörle savaş" kavramını aynı bağlamda okuyor:
"Dünyada militarizm yükseliyor. Uluslararası ilişkilerde 'gücü gücüne yetene rekabet' mantığıyla hareket ederseniz, bir ülkenin diğerini askeri işgaline uluslararası toplum hâlâ sesini çıkarmamışsa, şiddet odakları da kendini aynı konumda görebilir."
Böyle bir ortamda büyük militer gücün küçükleri istediği gibi kullanabildiğine, küçük militer güçlerin de "ötekini vurabilirim" demesinin meşrulaştığına dikkat çeken Ersanlı, "Olan insan haklarına, siyasete olur" diyor.
"PKK ABD planlarına entegre olmuş görünüyor"
Ersanlı ABD'nin "terörle savaş" kavramını küresel düzeni istediği yönde belirlemek için kullandığı bir muğlaklıkla tanımladığını, istediği yerde, istediği çatışma ihtimalini elinde tuttuğunu saptıyor.
PKK'nin tavrının bu muğlaklığa uygun, küreselleşmeye özenmiş bir hal aldığını gösterdiğini, ABD'nin bölgedeki planlarına entegre olmuş göründüğünü söyleyen Ersanlı, DTP'nin bağımsız adaylarının Meclis'e girmesinin engellenmeye çalışıldığı kanısında.
Ersanlı, bu durumda sivillerin "demokrasiyi savunmaktan başka yapabilecekleri bir şey yok" diyor. "Parlamento dışı güçlere cevaz vermemek, demokratik araçları gündemde tutmak gerek."
İHD: 2006'da çatışmalarda 345 kişi öldü
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) PKK'nin Tunceli'ye saldırısıyla ilgili açıklamasında "Kardeşlik duyguları, birlikte yaşama istekleri, barışa bir an önce ulaşma beklentileri ağır yara aldı" dedi.
İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) 2006 yılı bilançosuna göre, çatışmalar nedeniyle toplam 345 kişi öldü. 321 kişi yaralandı. (TK)