Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği (Gündem Çocuk), Ö.S'ye karşı uygulanan şiddeti ve çocuklara karşı şiddet uygulamayı meşru gören zihniyeti kınadı; yetkilileri, sorumlular hakkında derhal gerekli girişimlerde bulunmaya ve sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmaya çağırdı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Özlem Çerçioğlu da, olayı Meclis gündemine taşıdı.
Çercioğlu, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığına verdiği yazılı soru önergesinde, kişilerin giyim tarzına polisin müdahale etme hakkını nereden aldığını, lise öğrencilerinin giyim tarzına müdahale emrini, Maltepe Grup Amirliği'nin mi verdiğini, polis memuru hakkında hangi yasal işlemlerin başlatıldığının açıklanmasını istedi.
Gündem Çocuk: Olay toplumun çocuğa bakışını yansıtıyor
Gündem Çocuk bianet'e yaptığı açıklamada, yaşanan olayın toplumun çocuğu algılayış biçimini yansıttığına dikkat çekerek, çocukların, evde, okulda ve sokakta sürekli "terbiye" edilen, üstelik de bu amaç doğrultusunda "şiddet"e maruz kalmasında bir sakınca bulunmayan bireyler olarak görüldüğünü ifade etti.
Dernek, Ö.S.'nin saldırının ardından ailesi, öğretmenleri ve Çocuk Şube'deki polis tarafından desteklenmiş olmasının da çok önemli ve örnek bir davranış olduğunu belirtti.
Benzer ve hatta daha vahim şekilde şiddete maruz kalan pek çok çocuğun böylesi bir destekten yoksun bırakıldığını ve yaşadıklarını kabullenip susmak zorunda kaldığını hatırlattı.
Dayak koruma değil, bir baskı aracıdır
Gündem Çocuk Derneği, bu tip olayların çocukları fiziksel olarak örselemenin dışında onlara duygusal olarak çok zarar verebildiğini belirtti.
"Çocuklar ve gençler bu tip olaylar sonucunda suçluluk duygusu edinebilir ve kafalarında bir 'otorite' kavramı oluşturabilirler. Bu da onların demokratik haklara sahip birer yurttaş ve sağlıklı özgür düşünebilen birey olmaları yolunda bir engel oluşturabilir.
"Ayrıca çocukların yetişkin olana kadar ne yaparlarsa yapsınlar korunmaya hakları vardır. Dayak ise bir koruma aracı değil, bir baskı aracıdır. Çünkü dayak korku ve endişe duygularının ortaya çıkmasına neden olur. Bu da dövülen ya da buna şahit olan çocuk için bir başkasına şiddet uygulamayı meşru hale getirebileceği gibi içe kapanma ve ileri derecede güvensizlik gibi çeşitli davranış bozukluklarına yol açabilir."
Şiddet uygulayan kişiyle ilgili acilen ciddi tedbirler alınmalı
Kendine ait ya da çevresinde şahit olduğu sorunları şiddet uygulayarak çözmeye çalışan kişinin sağlıklı bir tutum ve davranış değerlendirmesi yapabilmesinin güç olduğunu ifade eden dernek, "Böylesi bir kişinin psikolojik olarak sorumluluğunu alamayacağı görevlerden derhal uzaklaştırılması ve tedavi altına alınması gerekir" dedi.
Çocuk hakları savunucuları, bu kişinin bir polis olmasının durumu bireysel bir suç olmaktan çıkarıp kamusal bir sorun haline getirdiğine dikkat çektiler.
"Suçun bahanesinin ise "bir anlık sinir" ya da "kendi çocuklarımı görür gibi oldum" şeklinde beyanı ise özrü kabahatinden büyük bir duruma yol açmaktadır. Bunu ifade eden kişi benzer bir durumda kendi çocuklarına şiddet uygulamayı meşru gördüğünü ima etmektedir.
"Şu bilinmelidir ki; hiçbir ebeveyn, hiçbir çocuğa olamayacağı gibi kendi çocuklarına da şiddet uygulama hakkına sahip değildir. Çocuğa karşı şiddetin hiçbir özrü, bahanesi olamaz."
"Sen bu etekle okula mı gidiyorsun"
Radikal Gazetesi'nin haberine göre, Ö.S. 5 Mayıs'ta üç arkadaşıyla birlikte okula giderken, Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde bir polisin saldırısına uğradı.
Polis, Ö.S.'yi, "Sen bu etekle okula mı gidiyorsun" diyerek tekmeledi ve tartakladı.
Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne şikâyette bulunmaya giden Ö.S, kendisine tekme atan polisi tarif etti. Görevliler "Bizde öyle bir polis yok" dedi ve Ö.S.'yi Çocuk Büro Amirliği'ne yönlendirdi. Oradaki kadın başkomiser Ö.S.'yle yakından ilgilendi. Tekrar ilçe emniyet müdürlüğüne giderek kamera görüntülerini istemesini önerdi.
Ö.S. emniyete gidip görüntüleri izlemek istediğini söyleyince önce bilgisayarların bozuk olduğu söylendi. Ö.S. ısrar etti. Binanın dışındaki kameradan çekilen görüntüleri polislerle beraber seyrettiler. Kendisine saldıran polis memuru görüntülerdeydi.Ö.S. polis hakkında şikayetçi oldu.
"Bu mini eteklerle burada oturamazsınız"
Ö.S. 5 yaşadığı olayı şöyle anlattı: "Dört kişiydik. Ben markete girdim, alışveriş yaptım çıktım. Bu sırada iki arkadaşım da emniyet müdürlüğünün karşısındaki bankta oturuyordu. Polis arkadaşların yanına gitmiş. 'Bu mini eteklerle burada oturamazsınız. Sizde edep ar yok mu' demiş. Sonra benim yanıma geldi. 'Sen bu etekle okula mı gidiyorsun' dedi. Ben cevap veremeden ayaklarıma tekme attı. Omzumdan tutup beni merdivenlerden fırlattı. Tutunmasam yuvarlanacaktım. O sırada biri sınıf hocam iki öğretmen geliyordu. Onlar da polisin beni ittiğini gördü. Okula gittiğimde hocalarım şikâyetçi olmam gerektiğini söyledi."
Karşısında çocuğunu görmüş!
Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü, polis memuru hakkında soruşturma başlattı. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ise olayda dayak görülmediğini öne sürerek, polis memurunun da "karşısında çocuğunu görmüş gibi olduğu, onun için uyardığı" şeklinde ifadede bulunduğunu söyledi. Cerrah, polis memurunun psikolojik durumunun da inceleneceğini ifade etti. (KÖ)