Bush, Baltimore'da yaptığı konuşmada, Yurtseverlik Yasası'nın 16 maddesinin süresinin dolacağını, "ama teröristlerin tehdidin bitmeyeceğini, gardı düşürmenin ve iyi yasaları geri çekmenin zamanı olmadığını" söyledi.
Kongre, süresi dolan maddelerle ilgili oylamasını bu hafta yapıyor.
2 Ekim 2001'de ABD Temsilciler Meclisi Adli Komite Başkanı F.James Sensenbrenner tarafından sunulan "PATRIOT" ("Provide Appropriate Tools Required to Intercept and Obstruct Terrorism") yasası taslağı, üzerinde önemli bir tartışma yaşanmadan rekor sürede meclisten geçti ve 26 Ekim 2001'de yasalaştı. ABD Senatosu'nda sadece Russel Feingold adlı senatör yasaya karşı oy kullandı.
Yürütme ve yargı organlarının alıkoyma ve izleme yetkilerini genişleten yasa, hükümete herhangi bir yerli ya da yabancı politik grubu "terörist" olarak nitelendirme hakkı veriyor, ev ve işyerlerinin gizlice aranmasını yasal hale getiriyor, sağlık, finans, iş ve eğitimle ilgili özel kayıtlara giriş olanağı veriyor, telefon dinleme ve Internet üzerindeki iletişimi izlemede yürütmenin yetkilerini artırıyordu. Daha sonraları, yasa, başta Amerikan aydınları olmak üzere pek çok kişi tarafından eleştirilecek, popüler medyada ise "Amerikan vatandaşlarının güvenlik için özgürlüklerinden feragat etmesi" olarak yorumlanacaktı.*
UAÖ: Yurtseverlik Yasası insan haklarını zedeliyor
Uluslararası Af Örgütü ABD birimiyse, kabul edilişinden bu yana, yasanın geri çekilmesi için çalışıyor. Örgütün ABD yönetim kurulundan Chip Pitts, 10 Haziran'da ABD Kongresi'nin oturumunda konuştu ve "İnsan haklarına saygı olmadan güvenlik sağlanamaz" dedi.
"Başkalarını inciterek, haklarını ihlal ederek daha fazla güvenlik sağlayamayız. Ama, herkesin insan haklarını yasaların hükmü altında kullanabileceği koşulları geliştirirsek, daha güvenli hale geliriz."
Pitts, Yurtseverlik Yasası'nın ve ilgili diğer önlemlerin, temel özgürlükleri, ifade özgürlüğünü, örgütlenme özgürlüğünü, din ve inanç özgürlüğünü, özel hayatın gizliliğini, davaların yasal prosedürlere uygun ilerlemesini ve eşit korunma ilkesini olumsuz etkilediğini söyledi.
Bütün dünyada benzer yasaların modeli
Pitts, yasanın "masumiyeti değil suçu varsaydığını", aynı zamanda, dünyanın başka ülkelerin çıkarılan benzer yasaların da temel modeli olduğunu vurguladı.
"Bu yasa, bütün dünyada, benzer yasaların çıkmasının esin kaynağı oldu; terörist saldırılara karşı korunma hakkı da dahil olmak üzere, insan haklarını korumada esas olan hukukun üstünlüğünü zayıflattı.
Bu yasa, hak ihlal eden ülkelerin, ABD'yi örnek göstererek kendi ihlallerini gerekçelendirmelerine olanak sağladı. ABD'nin aktif desteğiyle, dünyadaki hemen her ülkenin, Yurtseverlik Yasası'nı model alan bir anti-terör yasası var."
İhlal edilen haklar
Pitts, konuşmasında, yasanın hak ihlallerine zemin hazırlayan bölümlerini şöyle sıraladı:
Bölüm 802: "Yurt içi terörizm"in geniş tanımı, ifade özgürlüğünü ve örgütlenme özgürlüğünü zedeliyor.
Bölüm 412: ABD yurttaşı olmayanların, Adaet Bakanı'nın "makul bulduğu gerekçelere" dayanarak sınırsız süreyle alıkonabilmesine olanak tanıyor.
Bölüm 215 ve 505: Devletin herhangi bir gerekçe göstermeden, insanların okuduklarını ve diğer kişisel bilgilerini izlemesine olanak tanıyor. Düşünce özgürlüğüne, inanç, din, basın, ifade özgürlüklerinin yanı sıra, özel hayatın gizliliğine zarar veriyor.
Bölüm 213: Önceden haber vermeksizin özel mülkte, bilgisayar kayırlarının fiziksel olarak aranmasını sağlayan arama emirlerinin çıkarılabilmesine olanak veriyor. Benzer maddeler, e-postaların, finans ve eğitim kayıtlarının izlenmesi ve okunmasına izin veriyor. Oysa, keyfi müdahaleden korunma ve özel hayatın gizliliği, hem ABD Anayasası'nda hem de ABD'nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nde yer alıyor. (TK)
* Medeniyet Savaşı Sürüyor!, Şahin Artan, 16/9/2002