Oil Change International ve 350.org’un hazırladığı rapora göre, Türkiye kamu bütçesinden yılda 683 milyon ile 3.6 milyar TL arasında bir parayı fosil yakıt teşvikleri olarak fosil yakıt üreticilerine veriyor.
Rapor, enerji piyasasında aksaklıklara neden olan bu fosil yakıt teşviklerinin, bir yandan kamuda yapılması gereken diğer sosyal ve ekonomik önceliklerin kaynaklarını fosil yakıt şirketlerine aktarırken, diğer yandan ise ülkenin sera gazı emisyonlarının artmasına sebep olduğunu belirtiyor.
AFAD'ın bütçesinin 3,5 katı
Bu teşviklerin iklim değişikliğini tetiklediği ve sürdürülebilir düşük karbonlu enerji yatırımlarını sekteye uğrattığı belirtilen raporda Türkiye'nin acilen fosil yakıt arama teşviklerini ortadan kaldırılması gerektiği belirtildi.
Rapora göre, Türkiye'nin kamu bütçesinden fosil yakıt teşvikine ayırdığı 3,6 milyar, eğitime harcansa 1028 ilkokul yapılabilir.
3,6 milyar lira, AFAD'ın yıllık bütçesinin (AFAD'ın bir yıllık bütçesi 1 milyar lira) 3,5 katına tekabül ediyor.
Ilgaz: Hopa örneği ortada
350.org Küresel Araştırma Koordinatörü Mahir Ilgaz ise Türkiye’deki iklim değişikliği risklerine ve bu riskler ile mücadeleye dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Geçenlerde Hopa’da yaşadığımız sel felaketi iklim değişikliğinin Türkiye için ne kadar büyük bir tehdit olduğunu tekrar gözler önüne serdi. Tezata bakın ki iklim değişikliği ile mücadele etmemiz gerekirken fosil yakıtlara teşvik vermeyi tercih ediyoruz. Fosil yakıtlara teşvik AFAD'ın bütçesinin üç katı."
Son yıllardaki en büyük teşvikler
Raporda son yıllarda fosil yakıt üreticilerine verilen en büyük teşvikler şöyle:
* Yeni Teşvik Sistemi (yatırımlarda devlet yardımı) dahilindeki, petrol ve kömür yatırımlarında uygulanan ve yalnızca kömür için yılda 610.5 milyon Amerikan Dolarına mal olan vergi indirimleri.
* Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) üzerinden verilen, 2013 yılında toplamda 500 milyon Amerikan Dolarına mal olmuş, petrol ve doğal gaz desteği.
* Erişilebilir veriye sahip en yakındaki yıllar olan 2005-2011 arasında 250 ila 400 milyon Amerikan Doları arasında değişen tutardaki Hazine'den Türk Taş Kömürü işletmelerine yapılan sermaye enjeksiyonları.
* Türkiye 2013 yılında, yalnızca fosil yakıtların araması için 500 milyon Amerikan Doları'nın üstünde bir meblağı kamu kaynaklarından harcadı.
* Türkiye'nin devlet destekli kömür arama programı, 2005 yılından bu yana kömür rezervlerini yüzde 50'nin üzerinde arttırarak 5.8 milyar ton kömürü çıkartılmak üzere erişebilir kıldı.
Türkiye ne yapmalı?
Raporda acilen fosil yakıt arama teşviklerinin ortadan kaldırılması gerektiği belirtilerek Türkiye’ye şu tavsiyerlerde bulunuldu:
* Maden Tetkik ve Arama Müdürlüğü (MTA), TPAO ve Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) tarafından gerçekleştirilen, devlet destekli fosil yakıt arama aktivitelerini durdurmalı; arama aktivitelerine verilen vergi indirimlerini ortadan kaldırmalı; ve kömür aramasını Madencilik Fonu'nunun piyasa faiz oranı altında kalan kredilerinin dışında bırakmalı.
* Yapısal yatırım çerçevelerinin fosil yakıt projelerine teşvik yaratmamalı. Bunu, öncelikle 2012 Yeni Teşvik Rejimi kapsamından fosil yakıt projelerini çıkartabilir, fosil yakıt projelerini devlet garantisinden çıkartabilir. OECD ülkelerinin kömür projelerine verilen ihracat kredilerini sona erdirmesi sözüne destek çıkarak sağlayabilir.
* Mevcut fosil yakıt teşviklerini terk etmek için ülke özelinde ölçülebilir sonuçları olan somut bir yol haritası benimseyip, kömür teşviklerinden başlayarak kısa vadede tüm fosil yakıt üretici teşviklerini geride bırakmak için net bir zaman çizelgesi ortaya koyabilir.
G20 zirvesi önemli
Kasım ayında G20 zirvesine ev sahipliği yapılacak olan Türkiye, 2009 yılından beri sürekli olarak G20 zirvelerinde "verimsiz" olarak vurgulanan ve terk edilmesine dair karar alınan fosil yakıt teşviklerini ısrarlı bir şekilde devam ettiriyor. Türkiye'nin G20 zirvesinde alacağı karar merakla bekleniyor. (NV)