Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin düzenlediği Babıali Şenlikleri, dün (16 Haziran) birçok gazete, dergi, yayınevi, radyo ve televizyon kurumlarının yanı sıra aralarında Aydın Doğan, Nail Güreli, Altan Öymen gbi isimlerin de olduğu gazeteci ve yazarların katılımıyla başladı.
Bir hafta boyunca Sultanahmet Parkı'nda standlarını açacak kurumlar, okurlarıyla buluşacak. Düzenlenen etkinlikler arasında konserler, imza günleri, çeşitli gösteri ve tartışmalar var.
“Babıali’den sonra ilişkilerde kopuş”
bianet'e konuşan TGC Genel Başkanı Orhan Erinç, şenliği düzenleme amaçlarını şöyle açıklıyor:
"Eskiden basın ve yayıncılığın merkezi Babıali'ydi. 1980 sonrasında hem gazeteler taşındı, hem yayın evlerinin büyük bölümü dağıldı. Bu durum, gazeteler arası ilişkilerde ve gazete-okur ilişkisinde bir kopukluk yarattı. TGC olarak amacımız, bugünün yayın kurumlarıyla yılda bir kez de olsa Babıali'de birlikteliği sağlamak ve Babıali'yi 'basının sembolü' olarak anmak.''
Yılda bir gün değil, her gün…
Şenliğin açılışını yapan İstanbul Valisi Muammer Güler, hafızalardaki Babıali geleneğini gençlere aktarmak için şenliği kalıcı hale getirmek istediklerini belirtti. Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er '' TGC ile yürüteceğimiz şenliği her yıl geliştirerek gelenekselleştirmek istiyoruz. Bunun en önemli ayağı basındır, medyadır. Ben, istiyorum ki Babıali yılda bir kez değil, 365 gün canlansın'' dedi.
TGC Genel Sekreteri Celal Toprak, şenliği, '90 sonrası gazetelerinden kopan okurları buluşturmak için de bir ilk adım olarak değerlendirdi.
Açılış konuşmalarının ardından Kent Orkestrası'nın verdiği konseri, 'Basının Kısa Tarihi' ve 'Türkiye'nin Politik Panaroması' adlı belgesel film gösterimleri izledi.
Bir zamanlar Babıali…
19. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin idare merkezi olan Babıali (Yüce Kapı), gazete, dergi ve matbaaların da orada toplanması nedeniyle basının da merkezi olur. Cumhuriyet dönemi ve sonrasında, hükümetin Ankara'ya taşınmasına rağmen, Türkiye basını varlığını bu bölgede devam ettirir.
Hürriyet, Milliyet, Cumhuriyet, Vatan, Akşam, Son Posta, Son Telgraf, Yeni Sabah, İstanbul Ekspres, Yeni Gazete gibi birçok gazete ve basımevleri Babıali binası çevresinde odaklanır ve bölge Babıali olarak anılır.
1980 sonrası ve '90'lardan itibaren değişen mülkiyet yapısıyla Türkiye basını, kent dışındaki semtlere, plaza ve “center”lara taşınır. En son Cumhuriyet gazetesinin de bölgeden taşınmasıyla Babıali “gazetesiz” kalır.
Babıali geleneğinden gelen gazetecilerin ortak olduğu fikirse Babıali’nin kendine has atmosferinin hayatın içinden, çok daha insani olması ve bu durumun ortaya çıkan haberciliği de olumlu etkilemesidir.
Babıali' bu dönüşüm öncesi basın ve gazetecilik anlayışının bir sembolü olarak Türkiye basın tarihinde kendine yer edinir.(NV/CU/EZÖ)