* Bağa'yı İHD Van Şubesi hastanede ziyaret etti.
Van'ın Çaldıran'ın Yukarı Çilli Mahallesi'nde askerlerin açtığı ateş sonucu ağır yaralanan 15 yaşındaki Azat Bağa'nın Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'nde tedavisi sürüyor.
Azat Bağa, koyunları otlattığı sırada askerlerin açtığı ateş sonucu ağır yaralanmış ve hastanede tedavi altına alınmıştı.
TIKLAYIN - Askerler Van'da bir çocuğu yaraladı iddiası
"Geçmiş olsun bekliyoruz"
Henüz herhangi bir devlet kurumundan resmi açıklama gelmezken çocuğu hasteneye yetiştiren amcasının oğlu Şakir Bağa ise "Bir açıklama, bir geçmiş olsun, 'biz vurmuşuz hata olmuş' gibi hiçbir açıklama yok ve bekliyoruz bunu" dedi.
Şakir Bağa Azat'ın durumunun iyiye gittiğini ancak ciddiyetini koruduğunu belirterek şu bilgileri verdi:
"Erken müdahale kurtarmış"
"Azat vurulunca annesi bizi çağırdı, aracımızla hastaneye götürmek üzere yola çıktık. Merkeze uzak bir köy olduğu için ulaşım zor. Yolda ambulansı aradık. Yarı yolda Azat'ı ambulansa aktardık. Azat'ın durumu kritikti. Doktor da, 'erken müdahele bu çocuğu kurtardı' dedi. Şu an göğsü tüpe bağlı, akciğer hasar görmüş. Göğsünün yanından vurulup sırtından çıkmış kurşun. Eğer kurşun kavis yapmasa kalbe doğru gidecekmiş. Allah korumuş yani anlayacağınız."
"Geçen hafta da bir adam asker tarafından yaralandı"
"Bugüne kadar ne savcı ne başka biri gelmedi, görmedik. Bir başçavuş geldi sadece ifade almaya. Bu olaylar tek değil ki askerlerle bu tarz olaylar hep yaşıyoruz. Bir hafta önce de yan köyde asker tarafından bir adam yaralandı yine. Hep kaza kurşunu diyorlar da... Çok şikayetlerde bulunduk da ne oldu. Bizim bir şey yapacak gücümüz yok zaten. İHD, Baro var iyi ki."
Olayı başından beri takip eden İnsan Hakları Derneği Van Şubesi Başkanı Murat Melet, Azat'ı iki kere hastanede ziyaret ettiklerini belirterek şöyle dedi:
"Sınırlar siviller için ölüm yerleri olmaya başladı"
"Azat çoban. Sabah erken saatte koyunlarını çıkarıp akşam getiriyor. Mahalleye bağlı bir mezrada oluyor olay. Koyunları çıkarırken orada bir askeri operasyon mu nedeni bilinmiyor ama kurşunlardan biri Azat'a denk geliyor. Azat'ın beyanında da var, civardakiler de bunu görmüş. Güvenlik güçlerinin ne amaçla, niyetle orada olduğu değil, orada bir çocuğun vurulması ve hâlâ hastanede yatıyor olması mühim olan."
Bu tür olayların bölgede çoğaldığını belirten İHD Başkanı Melet, iki yıl önce de Başkale'de bir kişinin yaşamını yitirdiğini aktardı:
"Özellikle sınırda bu tür hadiselerle çok sık karşılaşıyoruz. Burada güvenlik güçlerin öncelikli görevi insanların can güvenliğini korumakla sorumlu olması. Fakat ne yazık ki sınırlarda her ay bu tarz olaylarda çocuklar, gençler vuruluyor. Kimi yaşamını yitiriyor. Sınırlar aslında siviller için ölüm yerleri olmaya başladı. İnsanların yaşamlarını yitirdiği yerler olmaya başladı.
"Herhangi bir resmi açıklama yok"
"Devlet tabii ki sınır güvenliğini korumak zorunda, gayri resmi yollarla geçenlere izin vermemelidir. Ama bir çobanın vurulması da şaibelidir. Üstelik bu kişi bir çocuk. Bugüne kadar da ne Van Valisi ne Çaldıran Kaymakamı tarafından ya da devletin herhangi bir kurumu tarafından bir açıklama yapıldı. Herhangi bir resmi açıklama söz konusu değil.
"Bu olayın aydınlatılması lazım. Bu suçu işleyen her kim olursa olsun yargı karşısına çıkartılması lazım. Görmezden gelinmesi, dikkate alınmaması başka şeyleri sorgulatıyor. Azat, bu ülkenin vatandaşı, bu ülkede yaşayan bir çocuk, bu ülkenin geleceği. Ateş eden belli, Azat'ın beyanları var, ailenin beyanı var."
"Olay köy evlerinin 100 metre ötesinde olmuş"
Van Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Kadir Kutevi de komisyon olarak Azad Bağa'yı hastanede ziyaret ettiklerini belirterek ailenin haftaiçi yapacağı başvuru sonrası Çaldıran Savcılığı ile iletişime geçilip konunun takipçisi olacaklarını aktardı.
Kutevi, sadece Van Başkale'de son yıllarda mültecilerin dışında 100'ün üzerinde sivillere yönelik bu tarz öldürme olayları olduğu bilgisini verdi ve şöyle devam etti:
"Ailenin bize anlattığı kadarıyla köy içinde olmuş olay. Ben özellikle sordum operasyon bölgesinde mi diye. O bölgede olmamış. Köy evlerinin yüz metre mesafesinde gerçekleşmiş. Haftaiçi ailenin başvurusu sonrası Çaldıran ilçeside savcılıkla görüşeceğiz.
"Bizim müdahilliğimiz kabul edilmiyor"
Benzer olaylar bölgede çok oluyor. Genellikle şöyle oluyor bu tür olaylarda, silahı ateşleyen güvenlik görevlisine ceza bile verilmiyor. Taksirle yaralama sonucu denilerek bir kılıf uydurulup yurtdışı yasağıyla serbest bırakıp görevlerine devam ediyorlar. Özalp, Çaldıran, Başkale sınır ilçeleri. Sadece Başkale'de son yıllarda mültecileri çıkarırsak 100'ün üzerinde böyle öldürme olayı olmuş sivilere yönelik.
"Öte yandan bu tarz olaylarda savcılık da mahkemeler de bizim müdahilliğimizi kabul etmiyorlar. Ne müştekisiniz ne katılansınız diyerek. Zaten insan hakları savunuculuğunun her zaman mağdurun yanında bir taraf olduğu zihniyetini anlamıyorlar." (AÖ)