bianet'in Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nden avukat Cengiz Analay, Diyarbakır'da 34 çocuğun kaybolmasının Türkiye'de korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili mevcut işleyişten ayrı düşünülemeyeceği görüşünde.
"Türkiye'de korunma ihtiyacı olan çocuk sayısının çok olması ve bu konuda devletin istikrarlı bir politikasının olmayışı sorunu çözümsüz hale getiriyor."
SHÇEK yetersiz kalıyor
Özellikle korunma ihtiyacı olan çocuklarla ilgilenen Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirge Kurumu'nun (SHÇEK) bu konuda yetersiz kaldığını vurgulayan Analay, SHÇEK'le ilgili çocuğun yüksek yararını gözeten yeni düzenlemelerin yapılarak, bu düzenlemeler uygulanmadıkça benzer olayların yaşanmaya devam edeceğini ifade etti.
Bakıma muhtaç çocukların sorumluluğunu tümüyle SHÇEK'e bırakılmaması, bu konuda sivil toplum örgütlerinin de katılımının sağlanması gerektiğini söyleyen Analay, SHÇEK'e bağlı kurumların sivil denetime açılmasının gerek kurum içinde, gerekse kurum dışında olan çocukların esenliği açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
Çocuk Koruma Kanunu'nun (ÇKK) tam olarak hayata geçirilememesinin de yaşanan sorunları tetiklediği vurgulayan Analay, "ÇKK kapsamında öngörülen kurumlar hala oluşturulmadı. Çocuklarla ilgili kurumlarda uzman personel istihdam edilmiyor. Bu kurumların en kısa sürede ve etkili şekilde oluşturulması ve çalıştırılması gerekiyor. Devlet ayrıca kurumda ayrılan çocukların durumlarını da takip etme konusunda üzerine düşeni yapmalı" dedi.
Kaya: "Kaçırılmış olabilirler"
Başbakanlık İnsan Hakları Üst Kurulu'nun, talebiyle Diyarbakır Valiliği İnsan Hakları İl Kurulu'nun oluşturduğu komisyonun Diyarbakır'da bulunan 0-12 ve 13-18 yaş grubu çocukların kaldığı yuva ve yurtlarda yaptığı denetimler sonucu 34 çocuğun kayıp olduğu ortaya çıktı. 18'i kız olan 34 çocuğun kaybolmasıyla ilgili valilik ve emniyet müdürlüğü inceleme başlattı.
Milliyet'in haberine göre, Diyarbakır Valiliği İnsan Hakları İl Kurulu Üyesi Mehmet Kaya, bu çocukların kaçırılmış olabileceğini düşündüklerini belirtti ve şunları söyledi:
"Kayıp çocukların arasında çok küçük yaşta olanlar da var. 13-18 yaşındaki çocuklara yurttan kaçmış denebilir, ama 2-3 yaşındaki çocuk nasıl kaçar? Bu çocukların akıbetini öğrenmek için Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi'ne yazılar yazdık, ancak iki yıldır cevap gelmedi. Düşünmek istemiyoruz ama sonuçta bölgemizde özellikle de Diyarbakır'dan bazı çocukların batıya kapkaç, hırsızlık için götürüldüğünü duyuyoruz, organ mafyasının eline düştüğünü öğreniyoruz. Bu durum bizi tedirgin ediyor."
Kahveci: "Sorun çıksa öğrenirdik"
Vali Yardımcısı Hıdır Kahveci de olayı doğrulayarak şunları söyledi:
"Bu mesele yetiştirme yurdundan 4 kız çocuğun kaçmasından sonra ele alındı. Biraz daha derine inerek, şimdiye kadar yurtlardan kaç çocuğun kaçtığını veya kaybolduğunu öğrenmek istedik. 34 çocuğun orada olmadığını öğrendik. Bu çocuklar kaçtı mı, kayboldu mu, bunu emniyetten gelecek yazı belirleyecek. Ancak, şimdiye kadar bu çocuklarla ilgili ailelerinden veya başka yerlerden herhangi bir şikâyet yoktu. Eğer kayıp çocukların gittikleri yerlerde bir problem olsaydı, sanıyorum kısa sürede öğrenilirdi. " (KÖ)