Doğan, aralarında Demokratik Halk Partisi (DEHAP) Genel Merkezi, Asrın Hukuk Bürosu ve Kürt Enstitüsü'nün de bulunduğu 21 kuruluş tarafından dün Ülkede Özgür Gündem Gazetesi'nde yayınlanan ve "Abdullah Öcalan'ın rolü görmezden gelinerek Kürt sorununun çözülemeyeceğini" söyleyen ilanı bianet'e değerlendirdi.
DTH'nin tüzel kişiliğini tamamlamadığı için ilanın dışında kaldığını söyleyen Doğan, ilanın artan çatışma ortamı karşısında genel talepleri sıralayan bir içeriğe sahip olduğunu ve siyasi irade tarafından dikkate alınmasını istedi.
Doğan, "Öcalan'ın iç ve uluslararası hukuktan kaynaklanan tüm hakları kendine tanınmalı ve hükümet Türkiye'de yeni bir dönemi başlatmalıdır" dedi.
Doğan: Hükümet sorunu çözmüyor
Son günlerde tırmanan çatışmalar karşısında, "hükümetin Kürt sorununu çözmeyerek ya da Kürt sorununda geleneksel yaklaşımı aşmayarak ordu ile Kürtleri karşı karşıya getirdiğini" savunan Doğan şöyle devam etti:
"Hükümet,bununla orduyu yıpratıp, orduyu savaştırıp uluslararası baskıyı da arkasına alarak orduyu belli bir çizgiye çekmek istiyor. Çünkü AKP türban ve İmam Hatip Liseleri konusunda en büyük engeli ordu olarak görüyor."
"Ordu bu tuzağa düşmemeli" diyen Doğan, "Hükümet de çağa uygun olmayan bu politikalarını derhal terk etmelidir. Başbakan Kürt sorununu görmezden gelen anlayışından vazgeçmelidir. Göreve geldiği günden bu yana Başbakanı Diyarbakır'a davet ediyoruz. Erdoğan Diyarbakır'a gelmeli, Kürt sorunun demokratik çözümü, demokrasi ve özgürlükler konusunda yeni mesajlar verip yükselen tansiyonu düşürmelidir" diye konuştu.
Doğan, "Operasyonlarla da bir sonuç alınamadığı, silahla da bir sonuç alınamadığını son 25 yılda yaşanan acı deneyimlerle gördük. Türkiye toplumu yeni bir şiddet travması yaşamak istememektedir. Şimdi çatışma zamanı değil, barışma ve kucaklaşma zamanı olmalıdır" dedi.
"* Operasyonlarda ısrarcı olmak şiddetle çatışma ortamını derinleştirmek ve Kuzey Irakta bir operasyonel girişim Türkiye'yi bölünmeye iten tehlikeli bir senaryoya dönüşebilir.
* Türkiye'de aydınların başlatmış olduğu barış girişim ve çabaları hükümet ve parlamento tarafından ciddiye alınmalı ve bu sese kulak verilmelidir."
"Öcalan'ı dışarıda tutmak, çözümsüzlük getirir"
Doğan ilanda yer alan "Abdullah Öcalan'ın rolü görmezden gelinerek Kürt sorununun çözülemeyeceği" şeklindeki ifadeleri ise şöyle değerlendirdi:
"Nasıl ki Güney Afrika'da nihai çözüm Mandela'sız ve ANC'siz olmamış ise Türkiye'de nihai çözüm ancak tarafları da kapsayan bir konseptte gelişebilir. Öcalan'ı Kürt sorunun dışında tutmak çözüm değil çözümsüzlük getirir."
Nihai çözüme kadar uzunca bir yol olduğunu ve bu yolda atılacak adımlar bulunduğunu ifade eden Doğan bunları şöyle sıraladı:.
"Kürt kimliğini önündeki engellerin kaldırılması, tüm yurttaşları eşit şekilde kapsayacak yasal düzenlemelerin yapılması, dil ve kültür üzerindeki baskıya son verilmesi, temsilde adalet için yüzde 10 barajının makul düzeye çekilmesi, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, Öcalan üzerinde uygulanan politikaların terk edilmesi, öncelikli adımlar olarak düşünülmeli." (KÖ)