Ankara’daki 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlamaları bu yıl kalabalık, renkli ve keyifliydi. Ulus Meydanı’nda dans edildi, Kızılay’da halaylar çekildi. Müzik dinletileri, tiyatro gösterileri ve gece eylemleriyle kadınlar hep sokaklardaydı, hep dans ediyorlardı ve hep haykırıyorlardı; “Gelsin koca, gelsin baba, gelsin devlet, gelsin cop; inadına isyan, inadına isyan, inadına özgürlük!”
“İkincil sayılmayı reddediyorum”
İlk etkinlik 7 Mart’ta Ankara’nın iki merkezinden biri olan Ulus meydanında gerçekleştirildi. feministBiz’in düzenlediği eylemin hedefi, kadınların tacizler nedeniyle artık gidemez hale geldiği Ulus’ta seslerini duyurmaktı.
Eyleme katılan Arzu Angay (22) meydandaki izleyicilerin çoğunun erkek olmasından rahatsızlık duyduğunu belirtti .
“Sokakta, evde, adım attığım her yerde ikincil sayılmaktan çok sıkıldım ve bunu reddediyorum. Bu yüzden bugün alandayım.”
Birçok müzenin bulunduğu Ulus’ta her adımda bir erkeğin tacizine maruz kalmaktan dolayı yaşadığı sıkıntıyı ve bu nedenle kültürel etkinliklerden mahrum kaldığını söyleyen Selda Deliktaş (23) alanda bulunma nedenini ise şöyle belirtti; “Şehrin her yeri gibi Ulus’u da istiyoruz!”
Meydanda toplanan kadınlar sloganlar ve şarkılar eşliğinde gerçekleştirdikleri eylemde ayrıca kadınları 8 Mart’ta alana çağıran bildiriler de dağıttılar.
Meydanda eylemde izleyicilerin çoğunluğu yine erkeklerden oluşuyordu.
Kızılay’da kadın sesleri
8 Mart Kadın Platformunun düzenlediği ve birçok siyasi parti, sivil toplum ve kadın örgütünün katılımıyla gerçekleşen 8 Mart eylemi bu yıl oldukça kalabalıktı.
Saat 12:30’da Kolej kavşağında başlayan ve Ziya Gökalp Caddesi boyunca devam eden, alışıldık mitinglerden çok daha keyifli geçen eylemde rengârenk giyinen kadınlar Türkçe ve Kürtçe şarkılar eşliğinde saatlerce dans ettiler.
Saat 15.00’te sona eren eylemin ardından FeministBiz, Halkevci Kadınlar ve Mülkiyeli Kadınlar, Mülkiyeliler Birliği’ndeki etkinliklerle kutlamalara devam ettiler.
Ankara’nın kadın muhtar adayları konuşmalar yaptı. Sahneye ilk önce Tiyatro Öteyüz doğaçlama oyunla çıktı.
Ardından kadınlar Güldünya Sanat Topluluğu’nun birçok dilde söylediği türkülerle dans etti.
Yeraltı Kadınları’nın sahnelediği “Seyirlik Dedikodular” adlı tiyatro oyundan sonra ise film gösterimleri ile etkinlik sona erdi.
Geceler de bizim, sokaklar da!
Günün son etkinliği ise gece yürüyüşüydü. FeministBiz’in düzenlediği ve geçen yıllara oranla daha kalabalık olan eylem saat 23.00’te Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Heykeli’nin önünde başladı.
Eyleme katılan Senem Gökçe (28) eylemde bulunma amacını şöyle açıkladı; “Geceleri sokakta tacize uğruyoruz. Gündüz bile tahammül edemeyecekleri sloganları gece sokaklarda haykırmak çok keyifli. Gece sokakta yürürken çok geriliyoruz ama biz bu gece dans ettik.”
“Namusumu kaybettim bulmayacağım, hiç kimsenin namusu olmayacağım!” diye bağırarak Kızılay Meydanına yönelmek isteyen kadınlar polisin engellemesi üzerine yürüyüşe Ziya Gökalp caddesi kaldırımından devam ettiler.
Geceleri kadınlar için güvenilir sokaklar talep eden kadınların bir diğer isteği ise şehirde sabaha kadar ulaşım hizmeti oldu.
8 Mart eyleminin sloganları ise oldukça çeşitliydi; bir kaçı ise şöyle:
“Sokaktaki tecavüz de ya evdeki ne. Sevişmek istemiyorsan ona hayır de!”, “Jin, Jiyan, Azadi”, “Okulda, işte, mecliste, eşcinseller her yerde” , “Ar değiliz. Mal değiliz. Zar değiliz. Feministiz biz.”
Tüm bu eylemler boyunca haykıranlar hep kadınlar, izleyiciler de hep erkeklerdi. (BT/EZÖ)
* Fotoğraflar: Sendika.org