Üç örgütün, Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), Hafif Silahlar Küresel Eylem Ağı (IANSA) ve Oxfam tarafından yürütülen Silahlar Denetlensin kampanyası, küresel silah ticaretinin ölümcül etkilerine karşı tek çözümün, Birleşmiş Milletler (BM) düzeyinde kabul edilecek, sıkı denetim ve yaptırımları içeren uluslararası bir Silah Ticareti Antlaşması'nın yürürlüğe girmesi olduğunu söylüyor.
Örgütler, önümüzdeki günlerde daha birçok ülkenin çalışmalara destek vermesini bekliyor.
Birleşmiş Milletler'in antlaşma için çalışmalara başlanmasına dair kararı yarın (13 Ekim) BM'nin Birinci Komitesi'nde görüşülecek ve ekimin son haftasında oylanacak.
Silah ihracatçısı ülkelerden Sırbistan, Romanya ve Bulgaristan, antlaşmaya destek vereceklerini ilk kez açıkladı. İlk kez destek veren diğer ülkeler arasında, silahlı şiddetin yoğun olduğu Kolombiya, Doğu Timor, Haiti, Liberya ve Ruanda da var
IANSA'nın BM temsilcisi Mark Marge, "Silahlar Denetlensin kampanyasını başlatmamızın üzerinden geçen üç yıl içinde, tabancayla ve diğer küçük silahlarla öldürülen insan sayısının bir milyondan fazla olduğu tahmin ediliyor. Hükümetler Silah Ticareti Antlaşması'nın arkasında olmalı" dedi.
Dakikada bir kişi
Silahlar Denetlensin Kampanyası'nın küçük ve hafif silahlarla ilgili bazı verileri şöyle:
* Her yıl dünya çapında yarım milyon erkek, kadın ve çocuk silahlı şiddet nedeniyle ölüyor. Bu dakikada bir kişi demek.
* 2020'de, savaş ve şiddetten kaynaklanan ölüm ve yaralanmaların sayısı, sıtma ve kızamık gibi hastalıkların neden öldüğü ölümlerden fazla olacak.
* Silah sanayisi hiçbir düzenlemeye tabi olmadan çalışıyor. Yolsuzluk ve rüşvet yoğun.
* En çok kâr edenler, aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri: ABD, Britanya, Fransa, Rusya ve Çin. Hep birlikte, kayıtlı konvansiyonel silah ihracatının yüzde 80'inden sorumlular.
* 2002'de, bu beş ülke, Afrika, Asya, Latin Amerika ve Ortadoğu ülkelerinin ürettiği değerin üçte ikisinden fazlasını silah satışıyla satın aldı.
* Dünyanın ilk 100'ü listesinde, artık Brezilya, Hindistan, İsrail, Singapur, Güney Afrika ve Güne Kore'deki silah şirketleri de yer alıyor.
* 2002 sonunda, yaklaşık 13 milyon kişi, kendi ülkeleri dışında koruma aradı. Nedeni şiddetli çatışmalar ve baskıydı. Çoğunluğunuysa kadınlar ve çocuklar oluşturuyordu.
* Küresel askeri harcamaların toplamının bu yıl sonunda 1 trilyon doları aşması bekleniyor. Bu rakam, uluslararası insani yardım harcamalarının yaklaşık 15 katı. Soğuk Savaş döneminde askeri harcamaların rekor düzeye ulaştığı 1987-88 yıllarında, küresel askeri harcamalar -bugünün fiyatlarıyla- bir trilyon dolar civarındaydı.
* Silah şirketleri, kendi köken ülkelerindeki ya da bölgelerindeki sınırlayıcı düzenlemelerin çevresinden dolanmak için silahları tam olarak satamadıkları zaman, parçalarını satıp monte edilmesini sağlıyor.
* Bir başka yöntem de, silahların köken ülkeden satılamadığı durumlarda, üretim için başka bir ülke bulmak ve ticareti o ülke üzerinden yapmak.
* Aralarında saldırı helikopterlerinin, muharebe kamyonlarının da bulunduğu silahlar, gelen parçaların monte edilmesi ve lisans verilmesi yoluyla Çin, Mısır, Hindistan, İsrail ve Türkiye gibi ülkelerde üretiliyor.
* Silah sanayisinin kullandığı teknoloji çoğu zaman evlerde bile yer alan teknolojiyle aynı; dolayısıyla neredeyse hiçbir düzenlemeye, denetime sahip değil. Örneğin, evdeki DVD çalarlarda bulunan sayısal işaret işlemcileri, aynı zamanda savaş uçaklarının roket sistemlerinde de kullanılıyor. Dolayısıyla, uçaklar için kullanılmak üzere satılmış bile olsa, bu teknoloji üzerinde hiçbir denetim yok. (TK)
* Silahlar Denetlensin kampanyasının Türkçe ve İngilizce sayfaları.