Bankalar, telekomünikasyon şirketleri, televizyon ve internet şirketleri, hastanelerin yanı sıra çiçekçi ve kuyumcularda bile artık 444'lü hatları kullanıyor.
Kolay akılda kalması nedeniyle son bir yılda giderek yaygınlaşan 444'lü hatların tüketiciler açısından yarattığı sorunlar ise oldukça kapsamlı. Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Başkanı Avukat Şükran Eroğlu, dakikası 40 kuruştan ücretlendirilen hatlara karşı tüketicilerin telefonla değil e-mail yoluyla yazılı olarak şirketlerle iletişim kurması tavsiyesinde bulunuyor.
Hatların boykot edilerek yazılı iletişim kurulmasının sorunun çözümü açısından olumlu olabileceğini düşünen Eroğlu, tüketicilerin sadece bu konuda değil her alanda haklarını aramak için daha örgütlü hareket etmesi gerektiği görüşünde.
Hem para ver hem reklam dinle
Peki, 444'lü hatlar tüketiciler açısından ne gibi olumsuzluklara yol açıyor? Normal görüşme ücretlerinden iki kat pahalı olan 444'lü numaralar telefon şirketlerinin müşterilere sunduğu paket tarifeler dışında ücretlendiriliyor.
sikayetvar.com sitesinde 444'lü hatlarla ilgili gelen şikayetlere bakıldığında insanların en fazla telefonda bekleme sürelerinden şikayetçi olduğu dikkat çekiyor.
On dakika beklemenin maliyetinin 4 lira olduğu hatlarda kimi müşteriler 15-20 dakika bekletilebiliyor. Bekleme süresince devamlı olarak şirketlerin reklamlarına maruz kalan müşteriler, para ödeyerek reklam dinlemekten de şikayetçi.
Herkes kazanıyor, müşteri kaybediyor
Konu hakkında bianet'e konuşan TÜKODER Başkanı Avukat Şükran Eroğlu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) gelen yoğun şikayetler üstüne bankalara müşterilerin beş dakikadan fazla bekletilmemesi yönünde uyarı yaptığını söyledi.
Bu uyarının ardından telefonlarda bekleme süresinin biraz kısaldığını ama bu sefer bankaların beş dakikayı mutlaka doldurduktan sonra müşteri temsilcisinin meşgul olduğu yönünde uyarı geldiğini söyledi.
TÜKODER olarak BDDK ile yaptıkları görüşmede ilk iki dakikada müşteri temsilcisine bağlanmaması durumunda telefonun otomatik olarak kapanmasını teklif ettiklerini söyleyen Eroğlu, bu konuda maalesef bir sonuç alamadıklarını ifade etti ve ekledi:
"444'lü hatlardan tüm cep telefonu operatörleri ile Telekom çok ciddi şekilde kazanç elde ediyor. Ayrıca şirketlerin de bu kadar seri şekilde bu hatlara rağbet etmesi nedeniyle telefon operatörlerinin yanı sıra 444'lü hat kullanan şirketlerin de kazanç sağladığını tahmin ediyorum."
"Fiziksel ve ruhsal olarak sağlıksız"
Şükran Eroğlu tüketicinin sağlık ve güvenliğinin korunması hakkı olduğunu hatırlatarak telefonda dakikalarca reklam dinletilmesine de dikkat çekti.
Müşterilerin çok yüksek sesle reklam müziklerine maruz bırakıldığını söyleyen Eroğlu, bu uygulamanın insanların hem fiziksel hem de ruh sağlığı açısından tehlike teşkil ettiğini ifade etti.
Bu konuda şikayetçi olunabileceğini ancak reklam verilmesi yasaklansın diyemeyeceğimizi söyleyen Eroğlu, dakikalarca reklam dinletilmesinin rekabet açısından sorun yaratabileceğini ancak Rekabet Kurulu'nun bu konuda bir dayatması olup olmadığını bilmediğini söyledi.
"Tüketiciler boykot etmeli"
Eroğlu, 0800'lü hatlar kullanıldığı zaman tüketicilerden ücret alınmadığını hatırlattı. İnsanların bu yolla telefona alıştırıldığını ve sonrasında bu işin kar amacı gütmeye başlandığını söyleyen Eroğlu sözlerine şöyle devam etti:
* Sadece 444'lü hatlar meselesinde değil; tüketiciler her konuda kamuoyu oluşturmalı. İnternet bu iş için son derece müsait bir mecra.
* Şirketlere yazılı olarak başvurduğunuz zaman size cevap vermek zorundalar. Telefon etmektense insanların yazılı olarak başvurmaları daha sağlıklı. Bir sorun olduğu zaman, mesela herhangi bir şirketle davalık olursanız, ses kayıtlarını göndermeyebiliyorlar, sildik diyebiliyorlar.
* O yüzden mümkün olduğunca telefonla değil yazılı görüşme yapılması gerekiyor. Bu sayede hem daha güvenli hem de daha bedava iletişim kurabilirsiniz.
* Ayrıca bu gibi sorunlar karşısında kamuoyu oluşturmamız ve biraz daha aktivist olmamız gerekiyor.
* "Fiyatlar aşağı çekilmedikçe, belli standartlar getirilmedikçe aramayacağız" diyerek insanlar boykot etmeye yönlendirilebilirse şirketler de ona göre adım atmak zorunda kalacaktır. Aksi taktirde bu lobiler canlarının istediğini yapıyor ve karşılarında bir güç bulamadıkları için de istedikleri gibi at koşturuyorlar. (EKN)