Resmi Gazete’nin 29 Kasım 2023 tarihli sayısında yayımlanan tebliğe göre Adıyaman, Hatay, Maraş ve Malatya illeri ile Antep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki özel okul öğrencilerine eğitim-öğretim desteği verilecek.
2023-2024 eğitim ve öğretim yılında, 5580 sayılı kanun kapsamında açılan özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim türlerinde öğrenim görecek 40 bin öğrenci için 12 bin 800 ila 18 bin lira arasında destek verilmesi planlanıyor.
Söz konusu illerin 6 Şubat depremlerinden en fazla etkilenen bölgeler olması dikkat çekerken, Antep'in diğer 7 ilçesi ile Adana, Diyarbakır, Kilis, Osmaniye ve Urfa listede yer almıyor.
Devlet destekli özel meslek liseleri dâhil değil
Tebliğde özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim türlerinde öğrenim görecek her bir öğrenciye verilecek eğitim ve öğretim desteği tutarları ile ilk defa destek verilecek öğrenci sayıları tablo olarak yayımlandı.
Organize sanayi bölgelerinde açılan ve devlet desteği alan özel mesleki ve teknik eğitim okullarında öğrenim gören öğrenciler de eğitim-öğretim desteğinden yararlanamıyor.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) internet sitesinde, illere göre eğitim ve öğretim desteği verilecek okul kademe ve türleri, öğrenci sayısı, öğrenci ve okul seçilmesine ilişkin ölçütler ile diğer ilgili hususların MEB tarafından yayımlanacak kılavuzda belirtileceği ifade ediliyor.
bianet’in telefonla ulaştığı Türkiye Özel Okullar Derneği’nden (TÖZOK) bir yetkili, tebliğ edilen kararların “Cumhurbaşkanlığı’nın takdiri” olduğunu ve “uymak zorunda olduklarını” ifade etti.
ÖZEL OKULLAR VE ÖĞRETMENLERİNİN DURUMU
"Kontrolsüz bir artışla özel okulların sayısı 13 bini geçti"
Öğretmen Sendikası: 11 ilde öğretmen ve öğrenciler gözetilmeli
bianet'e konuşan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası (Öğretmen Sendikası) Hatay İl Temsilcisi İsmail Bozoğlan, "Destekler daha nitelikli bir eğitime harcanmıyor, patronların cebine giriyor" dedi ve tebliğin başka bir amaca hizmet etmediğini belirterek şunları kaydetti:
“Özel okulları cazip hale getirmek için geçmiş yıllardan beri uygulanan teşvik primi uygulaması, depremden en çok etkilenen dört il ve iki ilçe için tekrar uygulanmak isteniyor. Peki bu uygulama gerçekten bölgede enkaz altında kalan eğitim-öğretim sürecinin yeniden inşası için atılan bir adım mı, yoksa okulları ticarethane, öğrenciyi müşteri, öğretmeni köle gibi gören patronların depremle birlikte aksayan bu bozuk düzenine bir can suyu mu, önce bunu sorgulamak gerekir.”
MEB'in deprem bölgesindeki 11 ilin tamamında öğretmen ve öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik adımlar atması gerektiğini belirten Bozoğlan, “Bu adımlar, patronların ihtiyaçlarından ziyade eğitim sistemini güçlendirecek ve öğrencilere daha iyi bir gelecek sunacak nitelikte olmalıdır” diye konuştu.
Eğitim-Sen: MEB deprem bölgesinde yetersiz
bianet’e konuşan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Diyarbakır 2 Nolu Şube Eş Başkanı Duygu Özbay da nitelikli kamusal eğitimin her çocuğun hakkı olduğunun altını çizdi.
MEB’in deprem bölgesindeki okulların fiziki koşullarını iyileştirme, yeni okullar inşa etme konusunda 'yetersiz' kaldığını söyleyen Özbay, “MEB, aileleri çocuklarını özel okullara göndermeye teşvik ediyor. Eğitim neoliberal ihtiyaçlar ekseninde değil toplumsal ihtiyaçlar ve çocuk hakları ekseninde dizayn edilmelidir” diye konuştu.
Korkmaz: Diyarbakır dâhil edilmeliydi
bianet’e konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Yönetim Kurulu Üyesi ve DTSO Eğitim ve Bilim Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Faruk Korkmaz ise Diyarbakır'ın deprem bölgesinde yer aldığına dikkat çekti, “İlimiz afet sonrası devlet kurumlarının yaptığı çalışmalarda da bu kapsamda değerlendirildi. Normal şartlarda Diyarbakır’ın da bu tebliğin kapsamına dâhil edilmesi gerekirdi” dedi.
Diyarbakır'da hala 2 bin 400 kişi konteyner kentte
6 Şubat depremlerinde 414 kişinin hayatını kaybettiği Diyarbakır'da, 10 bin 299 bağımsız bölümden oluşan 4 bin 611 yapı ağır hasarlı, 14 bin 13 bağımsız bölümden oluşan 3 bin 428 bina ise orta hasarlı olarak rapor edildi.
Depremde 449 bağımsız bölümden oluşan 21 bina yıkıldı, 67 bina hakkında ise acil yıkım kararı alındı. Toplamda 6 bin 699 yapı içindeki 45 bin 246 bağımsız bölüm hasarlı olarak kayıtlara geçti.
Şu anda 2 bin 400 kişinin barındığı ve 621 konteynerin bulunduğu Kayapınar Geçici Konaklama Merkezi’nde barınıyor.
Konteyner kente gazeteci olarak girmek izne tabiymiş!
(BA)