Son günlerde birbiri ardına gelen Kürt açılımı analizlerinde gözden kaçan ciddi bir noktayı vurgulamak için Şırnak'ta yaşanan, Kuran'a el bastırarak yaptırılan itiraf amaçlı yemin töreninin ardında yatan derin yapının kontrol ettiği insanların asırlık geleneklerle- askeri modernleşme arasında sıkıştırıldığı konuma dikkat çekmek gerek!

E. C. Gürcan, bu hafta yediden yetmişe herkesin zevkle okuyacağı çocuk kitabı "Mevsimler ve İklimler"i ve Esra Kahraman'ın denemelerinden oluşan "Buzdan Kanatlar"ı inceliyor.

"Sevim Öztürk'le yollarımız ilk kez o on yaşındayken, yani "Öztürk" değil, "Çalışal" iken kesişti..."Mustafa Abi"si olarak ben, "sırdaş"ı değildim belki, ama lisede, üniversitede ve sonrasında görüş ve düşüncelerini en çok paylaştığı insanlardan birisi olduğumu düşündüm hep. Birbirimizin dediklerine her zaman katılmasak da dinlemeyi, anlamaya çalışmayı ortak tutum belirlemiştik...

Komutan çıktığı yükseltiden olanca nefesiyle bağırır: "Tek kol aralığı, hizaya geeeel!" Ve herkes hizaya gelir. İşte otuz sene evvel hizaya getirilen ve sesi, nefesi kesilen / kestirilen toplumun, ezberini, Kürtler bozdu. Hem milliyetçi, Hem de mukaddesatçı cemaate "Hizanızı bozduk! Hadi şimdi siz, evet evet siz imana gelin" dendi...

Bir gazetecilik örgütünün, Basın Konseyi'nin başkanı, köşe yazısıyla Kürt sorununa çözüm konuşmalarının sınırını "bölünme" kaygısıyla çizmeye çalışıyor; hak taleplerinin ve önerilerin demokrasi kılığında "bölme" çabaları olduğunu söylüyor. Ekşi'ye "barış gazeteciliği" ilkelerini anımsatmakta yarar var.

Düşlerimizi gerçekleştirmiş olmanın keyfiyle; İshakpaşa Sarayını, Van kalesini, Edremit'i, Ahtamar Adası ve kilisesini gezip, Van şehrinde sahte palmiyenin olduğu sokakta van kahvaltısı yapmayı da, Saçıbeyaz'ın dövme dondurmasını ve Ahtamar Adasının inci kefalini yemeyi de ihmal etmedik.

T.C. Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'nun Minima Yayıncılık tarafından yayımlanan ve Anıl Alacaoğlu tarafından yazılan "Üçüncü Sınıf Kadın" adlı kitabını "18 yaşından küçüklere zararlıdır" ibaresi ile satışına karar verip ve reklamının yapılmasını yasakladı.

Kardeş Türküler'den de tanıdığımız müzisyen Vedat Yıldırım'la yeni grubu Bajar'ı ve albümleri "Naze Be/Yaklaş"ı, hükümetin Kürt açılımını, Kürt dilini, müziğini ve dille kişisel ilişkisini konuştuk.

Aslında B. ve C. her şeyden önce, tıbbın iktidarının hayatımızdan -ama öncelikle apış aramızdan- öteye sürülmesinin vaktinin çoktan geçtiğini söylüyor. Görelim ki, tıp kurumuna ve beyaz önlüklülere “Çekin elinizi apış aramızdan!” demekten başka bir seçenek kalmadı.

Çözüm önerileri tabandan gelip, tabana yayılmalıdır. DTP başta olmak üzere demokrasiden-barıştan-emekten yana tüm siyasi parti, STK ve aydınların görüş belirtmesinde hiçbir çekince olmamalıdır. AKP kendi Kürt'üyle-Kürt sorunuyla ve sorunun muhataplarıyla yüzleşmelidir.

Bir an önce G3 edinmek için sabırsızlananların bilmesi gereken bir şey var: Sizin ne G'1'e, ne G2'ye ne de G3'e ihtiyacınız yok. Ama cebinizde taşıdığınız lûzumsuz küçük şeyin hayatınızı tehlikeye atma riski yüksek...

Can Eryümlü'nün son romanını bitirdiğimde edebiyatın insanlığı iyiye, güzele, adalete, barışa doğru dönüştürebilecek en değerli sanat dallarından birisi olduğu kadar, çok değerli bir eğitim aracı da olduğuna bir kez daha inandım.

Sigarayla bataklığı kurutarak mücadele edilebilir! Sigara tekellerine karşı dünya çapında mücadele örgütlemeden sigarayla mücadeleye çalışmak hedef saptırmaktır. Solcuların "özgürlük" adına sigara tekellerinin savlarını kullanması ise anlaşılır gibi değil.

Bilim ve Teknik'in "Evrim Teorisi" sayısının trajik sonuçları yanı sıra bir de "komik" sonucu var: TÜBİTAK Adnan Oktar'ın istediği biçimde bir ara formu paleontoloji yoluyla olmasa da kötü-çeviri yoluyla ortaya çıkarıyor: Üç omurgalı, arka-kalça-yüzgeçli dikenli balık.

Sosyofobi, diğer insanların gözleri üzerinde olunduğunda yaşanan yoğun bir endişe hali. Tam bir sosyal yalnızlığa yol açabilir. Yapmanız gereken, kendinize uygun bir sosyal fobi tedavi programı bulabileceğinize dair inancı kaybetmemeniz.

Adları ve iddiaları ne olursa olsun, sigara şirketlerinin topluma zarar vereceği ve bu zarardan önemli bir payın çocuklara düşeceği ortada. Sigara bağımlılığının yayıldığı toplumlarda henüz doğmamış çocuklar bile sigaradan zarar görüyor.

"12 Eylül darbecileri yargılanmalı mı?" Bu tartışmalarda sıklıkla ancak çoğunlukla üstünkörü verilen İspanya, Yunanistan, Şili ve Arjantin örneklerini anlamak gerekiyor.

Lalo'yu dilerseniz bir belgesel gibi okuyabilirisiniz. Belge roman kıvamında bir çalışma. 1925'teki Şeyh Said Kıyamı, 70'li yılların ikinci yarısında bir gençlik hareketi örgütlenmesi çerçevesinde boyveren PKK'nin adı telaffuz edilmeden köy, köylü, insan, doğa, davranış ilişkileri üzerinden bir kuruluş yılları değinisine eviriliyor.

"Ateşten zamanlardan geçtik geldik bugünler. Ateşten zamanların kaderiydi, göğüsledik. Ne normal hayatlarımız oldu bizim, ne olağan dertlerimiz" diyen Ferhat Tunç, "Çığlıklar Ülkesi" ile sevenlerinin karşısında.

Alım gücü, Avrupalının satın alma gücünün çok altında kalsa da, bu ülkenin tüketicisinin bütçesinde, futbola ayıracağı para, birçok zaruri mal ve hizmetin önüne geçebiliyor. Bu da, endüstriyi krize karşı ayakta tutan ve tutacak en önemli etken.