TÜYAP epeydir elini ayağını Diyarbakır’dan çekmişti. Halbuki geçmişte şehirde yedi fuar yapılmıştı. Çok da iyi hazırlanmış, yazar-yayıncı-okur birlikteliğinin hayli güçlü temsiliyetleriyle…
Bu yıl Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın girişimiyle yeniden TÜYAP ile Diyarbakır kitap fuarının yapılması kararlaştırıldı.
“Yazının kadim coğrafyasına yolculuk başlıyor” ne kadar özgün ve hikâyenin asli vatanı ile örtüşen bir slogan.
Biz yazar taifesi bir yanıyla Ercan Kesal’in vurgusuyla “hafızaya iman etmiş” kişileriz. Mekân, coğrafya yoğurur her birimizi. Ve o kadim mekânların ruhuyla hemhal olanların da hikâyeleri üzerinden kurarız metinlerimizi.
Yazmak büyük çoğunluğumuz için adeta bir sığınak ve neredeyse kendimiz olabildiğimiz hal u ahval işte.
Söyleşi ve imza için davet edildiğimiz programlar ile kitap fuarları da bize dair olan keyifli mekânlar.
Hele bir de şehrinizde yapılıyorsa! İşte tam da bu açıdan diğer bütün şehirlerdeki kitap fuarlarından daha çok anlamlı bulduğumu ifade etmeliyim Diyarbakır Kitap Fuarını…
Düşünün şöyle bir; öyle bir coğrafyada yaşıyorsunuz ki: gündemin değişmesi sizin iradeniz dışında şekilleniyor. Adeta an meselesi! Siz keyifli bir kitap fuarı geçireceğinizi tasarlamışken olmadık bir “iş” bütün beklentileri alt-üst edebiliyor.
Yine de ve yeniden dokuz gün süreyle (30 kasım-8 Aralık 2024) kitapların dünyası içinde yoğunlaşmak güzel günlere altyapı oluşturması anlamında çok kıymetli.
Daha bir hafta var fuara; şimdiden kimler geliyor imzaya, söyleşiye soruları erken bilgilenme babından orta yere dökülmeyle başladı bile…
Not: Fuar süresince fuar alanında olacağım.
(ŞD/RT)