* Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı.
Geçen haftalarda Ankara, Dost Kitabevi'nde John Perkins'in yeni kitabı "Jaguara Dokunmak"la karşılaştım. John Perkins'i çoğumuz "Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları" kitaplarından tanıyoruz. Perkins, yeni kitabıyla ise bizleri yeni bir düşünme biçimine davet ediyor.
Jaguar, aslan ve kaplandan sonra kendi familyasının en büyük üçüncü üyesi. Üçüncü büyük üyenin en büyük özelliği hızı, gücü, korku veren görüntüsü ve tehlikelerle her an yüz yüze kalması. Fakat çevresine korku salan jaguar, aynı zamanda korkularımızla da yüzleşmemizi sağlıyor.
Jaguar bu özelliğiyle, Perkins'in hikâyesinin merkezine oturuyor çünkü gece karanlığında da görebilen jaguarlar, insan ruhunun da en karanlık yerlerini görebiliyor. Hatta rivayetlere göre jaguarların geleceği görme yetenekleri de etki alanları arasında.
John Perkins barış gönüllüsü olarak gittiği Amazonlarda, bir "hayata dönme" mucizesi yaşıyor. Perkins bir gün aniden rahatsızlanıyor ve Şaman Entsa yardımına geliyor. Şaman Entsa, Perkins'e "Rüya gör, rüyanda bir jaguar görürsen ona dokun. Değişmen ve iyileşmen için gerekli adımları atabilmen için jaguarın sana yol göstermesine izin ver," diyor.
Perkins, trans esnasında jaguarla karşılaşıyor; ama şöyle: "Bu yiyecekler ve içecekler seni öldürecek," diyen annesi bir jaguara dönüşüyor.
Perkins jaguara doğru bir adım atarak ona dokunuyor. Sonrasında kendine geldiğinde ise Amazonlarda yediği ve içtiklerinin kendisini öldürebileceği algısını, esasen kendisinin yaratmış olduğunu anlıyor: "Aslında yiyeceklerden, içeceklerden ve ormandan değil; tanımadığı, bilmediği, değişik şeylerden korktuğunu anlamıştı. Hayatının büyük bir kısmını değişiklikten korkarak geçirdiğini fark etmişti."
Peki biz ne yapacağız?
Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına 2023 Haziran'daki (zamanında yapılırsa) seçimle yönetime gelecek olan siyasal ittifaklardan biriyle gireceğiz. Ancak seçimin sonucunu belirleyecek olan bir Jaguar var.
Bu Jaguar geçtiğimiz haftalarda (3 Temmuz) 5. Olağan Kongresi'ni yaptı ve kongrede nasıl bir etki alanı olduğunu, mevcut iki ittifaka da net bir şekilde açıkladı.
Dokunulmasından, yanına yaklaşılmasından korkulan Jaguar ne diyordu? Türkiye'nin ihtiyacının çoğulcu, katılımcı, güçlü bir demokrasi ve geniş yetkilere sahip, çoğulcu bir parlamento olduğunu.
Önümüzdeki seçimlerin kimin cumhurbaşkanı ya da başbakan olacağının seçiminin olmadığı, sürekli kriz üreten mevcut sistemin değiştirilmesi ve demokratik, eşitlikçi yeni bir düzenin kurulmasının seçiminin olduğunu, hiçbir şekilde bu ilkelerden vazgeçmeyeceğini açıklıyordu. Jaguarın temel ilkeleri şunlardı:
- Güçlü Demokrasi
- Tarafsız Ve Bağımsız Yargı
- Kayyım Rejimi Değil Halk İradesi
- Kürt Sorununda Demokratik Çözüm
- Barışçıl Dış Politika
- Kadına Özgürlük Ve Eşitlik
- Ekonomide Adalet
- Kamu Yönetiminde Liyakat
- Doğaya Saygı
- Gençler İçin Özgür Yaşam
- Demokratik Anayasa
Büyük sınav
Ülkenin korkulan Jaguar'ı, bu ilkelerle Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında, Türkiye Cumhuriyeti'ni demokratikleştirme hedefini ve Demokratik Cumhuriyet'in şekillenmesinde, belirleyici olacağını bir kez daha kamuoyuna ilân ediyordu.
Önümüzdeki seçimlerde iktidarı ele geçirmeyi hedefleyen muhalefet partilerine de şu mesajı veriyordu: "Sistemi değiştirme iddiasında olmayıp, iktidarı ele geçirme hedefinde olan bir siyaset asla yeni bir gelecek sunamaz."
Herkes şunu çok iyi bilmelidir ki HDP, salt nehri geçmek üzere yapılan hiçbir siyasi hesapta köprü olmaz. HDP'nin kimseye mecburiyeti yoktur. HDP başka bir yolun mümkünatını işaret eder. Ve HDP, kendi jaguarını bulmuştur.
Şimdi soru şu: Demokrasi güçleri ve Millet İttifakı'nın bileşenleri, şu ana kadar yaşadıkları dar ve korunaklı alanlarından çıkıp; Kürt, Alevi ve muhalif korkusuyla, dahası bölünme korkusuyla baş edebilecek mi? Cumhuriyetin kuruluşundan beri süren Kürt sorunu korkusuyla yaşamaya devam edecekler mi?
Millet İttifakı, Jaguar'a dokunmayı başarabilirse, korkularımızı yeneceğiz ve yeni gerçekliğimize, daha demokratik bir ülkeye ilk adımı atacağız. Bu ülke insanlarına öğretilen korkuları yeneceğiz ve yerleşmiş köhne algıları yerle bir edeceğiz.
Büyük sınav: Ya iyileşmek için –tıpkı John Perkins gibi– jaguara dokunmak ya da jaguarın yanından geçip gitmek.
(MY/TY)