Seyfi Öngider'in son Kitabı "Türk'ün Darbe ile İmtihanı", Aykırı Yayıncılık'tan Mart ayı başında çıktı. Yazar "Çankaya'nın Bütün Adamları", "Kurucu ve Kuruluş" adli kitaplarında da tek parti dönemi ve Cumhuriyetin siyasi tarihini ele alıyordu.
"Türk'ün Darbe ile İmtihanı" ise 1809 Alemdar Mustafa Paşa'dan başlıyor, Osmanlı'nın Batılılaşma döneminin, yani son iki yüz yılın darbelerini inceleyerek ardından Cumhuriyet döneminin darbelerine geçiyor.
Burada da Takrir-i Sükûn Dönemi'nden başlayarak 27 Nisan 1997'deki e- muhtıraya kadar geliyor, yakın tarihimiz içinde ordu, iktidar ve sivil toplum ilişkilerini çeşitli yönleriyle tartışıyor. Bu süreçte Yeni Osmanlılar, Jön Türkler, İttihat ve Terakki Cemiyeti gibi Osmanlı'nın son döneminde ortaya çıkmış, daha çok devletin ve ordunun üst kademelerinde yer alanlarca örgütlenen siyasal hareketlerin toplumsal tarihimizdeki yerini araştırıyor.
Osmanlı'da zaten var olan bir anlayışın, bir geleneğin Cumhuriyette devam etmesinin arka planını anlamamıza kolaylık sağlıyor.
Ordunun Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundaki rolü, etkileri ve Kemalizm ile olan ilişkilerinden başlayarak, sivil siyasal hayatla ilişkilerini ve oluşturulan yeni devlet bürokrasisini tartışıyor.
Aslında ordu ve sivil hayatla ilgili olarak Türkiye'de oldukça fazla sayıda araştırma kitapları bulunmaktadır. Ancak ne yazık ki sosyalist bir açıdan bakarak ve objektif kalmayı başararak, tarihin bu önemli kesitlerini inceleyen çalışmaların sayısı pek fazla değil. Bu durum Seyfi Öngider'in kitaplarını daha da önemli kılıyor.
Gerek genel olarak solun, özelde de sosyalistlerin Cumhuriyet'in kuruluşu ve Kemalizm'le marazi ilişkisini göz önünde tutarsak, Öngider'in kitaplarının belirli bir bilgilenmeyi sağlarken aynı zamanda önemli bir tartışmayı da solun gündemine taşıdığını söyleyebiliriz. Ancak solun bu tartışmaya ne kadar ilgi gösterdiği ise başka bir tartışma konusudur.
Sosyalist solun 27 Mayıs 1960 darbesine ilişkin bilindiği kadarıyla siyasi dergi yorumları dışında, 70'li yıllardan günümüze bir araştırması bulunmuyor. 1970 öncesinde sosyalist solun örgütlü yapılarının hepsi de 27 Mayıs'ı uzaktan da olsa kutsamış, olumsuzluklarından çok olumlu yanlarını öne çıkarmıştır.
Bu hafıza daha sonraki kuşaklara da bir biçimiyle aktarıldı. Her sosyalistin 27 Mayıs deyince aklına gelen ilk şey "demokratik bir Anayasa" olurdu! Bu kitap 27 Mayıs'a solun bilinen tavrı içinde bakmıyor. Sol açısından olumsuz yanlarına dikkat çekerek Cumhuriyetin ilk darbesi olarak açtığı yolun Türkiye'yi getirdiği sorunlu yerleri teşhir ediyor ve ordunun, 27 Mayıs cuntasının solun dostu olmadığının, anti-komünist ve Kürtlere olan tavrıyla şövenist olduğunun altını çiziyor. Askeri vesayet sisteminin pekiştirilmesi ve ordunun sistem içindeki belirleyici rolü unutularak anayasanın değerlendirilmesinin yanlış olacağı anlatılıyor.
Kitapta, OYAK'ın yine bu darbenin ürünü olarak ortaya çıktığı ve halen Türkiye'nin üçüncü büyük sermaye grubu olduğu hatırlatılıyor. Bu gerçeklik Ordu'nun kapitalizmle ilişkilerini farklı bir boyutta nasıl kurduğunu da bize göstermektedir.
1924 Anayasasının "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" hükmünü kaldırarak, yerine "Egemenlik kayıtsız şartsız Türk milletindir" maddesinin konduğu belirtiliyor. Yine 27 Mayıs darbecilerinin 147 solcu öğretim üyesini görevden almaları, Türkleştirme politikaları doğrultusunda yer isimlerinin değiştirilmesi hep bu dönemin ürünü olarak ortaya çıkıyor. 485 Kürt vatandaşının Sivas'ta bir askeri kapma toplanması ve daha sonra bir kısmının mecburi iskan bağlamında başka kentlere sürülmesi de yine 27 Mayıs'ın unutulmaması gereken uygulamalarından biri olarak dikkat çekiyor.
Seyfi Öngider'in 225 sayfalık son eseri "Türk'ün Darbe ile İmtihanı" aydınların ve sosyalistlerin daha sonraki darbelerle ilişkisini sorgulamaya devam ederek, 12 Mart muhtırasında ne denli gaflete düştüklerini anlatıyor. Bu arada özellikle de 28 Şubat ‚post-modern' darbesi ile 27 Nisan e-muhtırasına solun önemli bir bölümünün neden destek verdiğini tartışıyor.
Umarız halen Kemalizm ve devletle bağını tam anlamıyla koparamamış solun tarihle yüzleşmesine hizmet edecek bu tür yayınlar daha da çoğalır. (CE/EÖ)
"Türk'ün Darbe ile İmtihanı" Kitabı, Araştırma Kitap, Aykırı Yayınları, 225 sayfa