Boyalı basının köşe yazarları vıcık vıcık yazıyor. Kimisi de tavşan pisliği gibi, kokmaz bulaşmaz. Şu son bir haftadır Perihan Mağden onları "yarış köpeklerine" benzeten yazılar yazıyor. Günahı vebali benzetmeyi yapanın boynuna.
Savaş konusunda çok yazıldı, yazılıyor. Sağ-sol ve varyansları değişik ideolojiden insanlar şu veya bu nedenle savaşa karşı çıkıyorlar. Ve benim yolum bu konuda onlarla kesişiyor.
Savaş yanlısı satılık kalemler de var ne yazık ki. Üstelik, az da değil. Örneğin, adamın biri kalkıyor, "savaşı destekliyorum, çünkü Saddam Hüseyin otuz bin insanımızın öldürülmesinde rol oynadı, Saddam diktatör,vb" diyor.
Yanıt vermeye değmez, açık bir bilgi eksikliği, cehalet örneği diyebilirsiniz. Ama bu şahsın görüşlerine paralel, absürd düşüncelere sahip insanlar az değil. Bu konuya değinmek, bu anlamda ufuk açıcı olur diye düşünüyorum.
Otuz bin insanımızın doğuda, adı konmamış savaşta neden öldürüldüğünü, bunun Saddam'la ilgisinin olmadığını devlet de, sokaktaki vatandaşlar da, araştırmacılar da biliyor. Bu argüman olarak kullanılan şahıs da konunun aslını bilmesine rağmen; isterik savaş özlemine ideolojik kılıf için senaryo üretiyor. Tarihi çarpıtıyor.
Saddam'ın diktatör olduğu biliniyor. Ama Suudi Arabistan Kralı da diktatördür . Üstelik Irak'ta kadınlara verilen-kadınların kazandığı haklar, şeriatla yönetilen Suudi Arabistan'da yoktur. O halde, oraya da mı saldıralım?
Devlet teröristi olduğu kanıtlanmış İsrail'e neden saldırmıyorlar? Üstelik Birleşmiş Milletler (BM) İsrail'e karşı, 1967 savaşından sonra, işgal ettiği topraklardan çekilmesi yönünde karar çıkarttı. Uluslar arası meşruiyet de var. Suriye'nin Golan Tepeleri, Lübnan ve Ürdün'ün topraklarının bir bölümü, Filistin toprakları hala İsrail'in işgali altındadır.
Neredesiniz diktatörlere karşı savaş açan ucuz kahramanlar!
Türkiye'nin birçok yerinde Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) adlı dernek, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), İşçi Partisi (İP) ve birkaç örgütle birlikte Denktaş'a destek mitingleri düzenliyor. İşçi Partisi'nin "Kıbrıs'ı satan, Türkiye'yi de satar" afişleri görülüyor.
İyi ama İskenderun Limanı işgal altında. Basın bir haftadır İskenderun Limanı'nın daha Meclis'ten "tezkere" geçmeden, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) kışlasına dönüştüğünü söylüyor. Mersin Limanı'nı satmak için pazarlıklar sürüyor.
Yani vatanın bir parçası işgal altında. ADD'liler nerede, İşçi Partililer, MHP'li "milliyetçiler" nerede? Neden ABD filosunu taşlamıyorlar? Yoksa sahte vatansever mi bunlar?
Bence evet. Ya siz ne dersiniz?...(AO/BB)