"Bugüne kadar bu hizmetlerin merkezden yürütülmesi nasıl bir sakınca yaratıyor ki, bunları yerel yönetimlere terk etme düşüncesi hakim oldu?"
Azrak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gündeme getirdiği "Başkanlık sistemi" hakkında da şunları söylüyor:
"Amerika Birleşik Devletleri'nin sadece yönetim değil, bir de siyasi sistemi alınıp da Türkiye'ye tatbik edilecek. Türkiye eğer bir başkanlık rejimi ile yönetilecekse bunun örneği var: İran."
"AKP'nin amacı belli değil"
AKP'nin yaptığı reformlara nasıl bakmak gerekiyor? Bu konuda AKP'ye karşı bir güven eksikliği söz konusu, bu güven eksikliğinin nedeni sizce ne?
Güven eksikliği tabii ki, belirsizlikten kaynaklanıyor. Çünkü bu politikaların ayrıntıları henüz tespit edilmedi. Bunların nasıl yürütüleceği de belli değil. Bu husustaki bilgilerimiz yüzeysel kalıyor. Bu da güvensizlik yaratıyor.
Peki AKP'nin bu güven eksikliğini gidermesi için neler yapması gerekir?
Böyle bir politikanın reform olarak ortaya atılmasının amacının ne olduğu belli değil. Bir ekonomik rahatlık sağlamak için mi, hükümetin görevlerini azaltarak rahatlamak için mi, hangi amaca hizmet ettiği çok açık belli değil...
Bu hizmetlerin merkezden yürütülmesi nasıl bir sakınca yaratıyor ki, bunları yerel yönetimlere terk etme düşüncesi hakim oldu? AKP, model olarak Amerikan yönetimini gösteriyor. Amaç, bakanlıkları azaltmak ve merkezde toplanan görevleri yerel yönetimlere devretmek. Yerel yönetimlerin Türkiye'de böyle bir geleneği, böyle bir deneyimi yok ki...
AKP'nin düşündüğü, durduk yerde büyük sarsıntı yaratacak bir girişim. Yeniden hizmet alanları oluşturulacak, bu hizmet alanlarında personel istihdamı söz konusu olacak. Mesela bakanlıkta istihdam edilen memurların hepsi birdenbire il özel idaresine mi devredilecek? Böyle bir açıklık hazırlanan taslakta var mı? Bakanlıkta çalışan yüzlerce memur var, bunlar illere mi dağıtılacak?
Sizce bu belirsizliğin ardında ne var, veya AKP'nin bunları yapmaktaki amacı ne? Bu belirsizlikten çıkardığınız sonuç ne?
Amaç belli değil ki... Sırf bir ülkenin yönetim biçimi model alınarak reform yapılır mı?... Neden, ne olmuş ki böyle gerekliliği görüyorlar? Bunlar açık değil.
"İhtilal denebilecek bir değişim"
AKP, seçim öncesinde iktidara gelmesi durumunda politikalarına sivil toplum örgütlerini de katacağı, yönetimde şeffaflığı sağlayacağı vaatlerinde bulunuyordu. Fakat sivil toplum örgütlerinin eleştirileri bunun pek de gerçekleşmediği yönünde. Sizce bu aşamada sivil toplum örgütleri-sendikalar "reform" sürecine katılmak, şeffaflığın sağlanması için neler yapabilir?
Bu işte bir saydamlık yok. Bu iş, kamuoyuna anlatılıp tartışıldıktan sonra yapılacak bir politika. Bir ülkenin idari teşkilatında ihtilal denebilecek bir değişiklik öngörüyor. Fakat hiçbir ülkede bunun bir örneği yok. Neredeyse federalist yönetim biçimine dönüşecek bir politika bu. Çünkü örnek olarak aldıkları ülke federalist olan ABD.
Böyle bir geçişin olması durumunda ne tür sakıncaların ortaya çıkacağını düşünüyorsunuz?
Bu idareler -hele il özel idareleri- zayıf idareler. Bunların kamu hizmeti göstermek konusunda hiçbir deneyimleri yok. Bu idare nasıl oluşturulacak? Kısa zamanda yapılabilecek bir iş değil ki bu. Türkiye böyle bir sarsıntıya hazır mı? Üstelik de bu hizmetlerin merkezden görülmesinin bu güne kadar bir mantığı vardı. Bu hizmetleri eşit biçimde merkezden ödenen paralarla görmek. Siz şimdi bunu yerel yönetimlere bırakırsanız kimisine tahsis edilecek para daha az, öbürüne daha çok olacak. Eşitsizlik Türkiye'de büyüyecek. Bunlar hiç açıklığa kavuşmuş değil.
"Başkanlık sistemi başarısız olur"
Siz merkezi idarenin yetkilerinin yerel yönetimlere kaydırılmasını gerekli görmüyor musunuz?
Hayır, buna hiç gerek yok. Türkiye ta Osmanlılardan beri merkezi yönetimle idare edilmiş bir ülke. 600 senelik bir sistemi var. Bunu birdenbire altüst etmeye kalkışmak bence maceraperestliktir. En son Tayyip Erdoğan, başkanlık rejimini arzu ettiğini söylemiş. Yani ABD'nin sadece yönetim sistemi değil, bir de siyasi sistemi alınıp da Türkiye'ye tatbik edilecek. Türkiye eğer bir başkanlık rejimi ile yönetilecekse bunun örneği var: İran. Biraz daha uzağa bakacaksanız Güney Amerika ülkeleri. Orada da başarılı olmadı bu sistem.
"Bürokrasinin sorunları da onlardan kaynaklı"
Türkiye'de bürokrasinin siyaset üzerindeki etkisi sürekli eleştirilen konulardan. Özellikle demokratik işleyiş konusunda bu eleştiriler yapılıyor. AKP de hükümete geldiği ilk günlerde -ve hala- bürokrasi ile bazı konularda anlaşmazlıklar yaşamıştı. Bu açıdan baktığınızda bürokrasinin zayıflatılması fikrine karşı çıkıyor musunuz?
Ben "bürokrat" dediğim zaman küçük memurları kastetmiyorum. Yönetici durumda olan deneyimli bürokratlar var. Bunları tasfiye ederseniz sonra ne yapabilirsiniz? Bu durumda fevkalade deneyimsiz, zayıf bir yönetimle karşı karşıya kalırsınız. Bana şimdi tutucu nazarıyla bakabilirsiniz ama her şey seçimlerle çözülmez. Her şey seçimlerle çözülebilseydi, bu son seçimlerde yüzde 35 oyla iktidara gelen partinin icraatları ülkenin yararına olurdu. Demokrasi sadece seçimden ibaret değil. Ama onlar öyle görüyorlar.
Bürokrasiyi eleştiriyorlar ama ona da yine kendileri sebebiyet verdi. Eğer çay ocağından adam alıp da "yandaşımızdır" diye memur yapılmasa bürokrasi de bu kadar berbat hale düşmezdi. Niye başka ülkelerin bürokrasisi iyi yürüyor da Türkiye'nin yürümüyor? Bunun nedeni de ""yandaş bürokrasisi". (HA/BB/NK)