Urfa'da Geri Gönderme Merkezi'nde tutulan İranlı Elyas Torabibaeskendari, 25 Haziran’da İstanbul’da düzenlenen 21. Onur Yürüyüşü sonrasında gözaltına aldı.
Önce Tuzla Geri Gönderme Merkezi’ne ardından Urfa Geri Gönderme Merkezi’ne gönderildi. Bu sürede, avukatları ve ailesine detaylı bilgi verilmedi, bir çok bilgiyi şans eseri öğrendiler.
Elyas tek değil
Bilinen tek şey ise Elyas’ın bayram tatili bittikten sonra yani 3 Temmuz Pazartesi günü İran’a gönderilme ihtimali olması. Elyas'ın avukatları bugün 3 Temmuz Urfa'da Geri Gönderme Merkezi'ne giderek, Elyas'ı oradan almaya çalışacak.
Avukatları ve ailesi Elyas’ın sesini duyurmaya çalışıyor. Türkiye, imza koyduğu uluslararası sözleşmelere göre Elyas’ı korumakla görevli. Yani, hakkında idam kararı verilebilecek, ağır işkencelerden geçebilecek bir kişiyi İran’a göndermesi suç.
Bu arada şunu da vurgulamak gerekir, ailesi sadece Elyas’ın değil Elyas’la birlikte gözaltına alınan ve yine Urfa’ya gönderilen Rusya ve Polonya’dan iki kişinin de sesinin duyulmasını istiyor.
Bugün, Elyas’la ilgili son gelişmeleri almak üzere aradığım, uzun yıllardır ona destek olan Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan (TİHV) sosyal hizmet uzmanı Bilal Yıldız, “Elyas’ın durumu kritik diğer mültecilerin de öyle seslerini duyurmanız gerek” diyor.
Bunun üzerine Elyas’ın kız kardeşi Andisneh Torabibaeskendari’yi aradım. Elyas’ın kendisini gündüz saatlerinde aradığını iyi olduğunu ama bir an önce oradan çıkmak ve İran’a gönderilmek istemediğini söyledi. Elyas’ın “Bana yardım edin, sesimi duyurun” dediğini anlatan ablası, Elyas’ı da anlatıyor:
“Kardeşim, zeki ve başarılı bir insan. Gitti her yerde dikkat çeker, herkes onu çok sever. Kendi sesinin duyulması kadar diğer mültecilerin de sesinin duyulmasını istiyor.”
“Peki kardeşiniz İran’a gönderilirse ne olur?” diye soruyorum.
Ablası, “Düşünmek istemiyorum” diyor.
“Umarım, Elyas İran’a gönderilmedi” haberini de birlikte paylaşırız, yazarız.
Sözleşmeler ne diyor?
Mülteci kavramının 1951 Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nde tanımlandığı biliniyor.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), 2019 yılı Kasım ayı verilerine göre Türkiye'de yaklaşık 39 bin İranlı mülteci yaşıyor.
Ancak Türkiye, Avrupa Konseyi üyesi olan ülkelerin vatandaşlarına mülteci statüsü tanıma zorunluluğu getiren Cenevre Sözleşmesi üzerinde coğrafi kısıtlama uyguluyor. Bu uygulama uyarınca Avrupa ülkesi vatandaşı olmayanlar, uluslararası mülteciler hukuku kapsamında koruma altına alınmıyor.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre geçen yıl 3.588 İran vatandaşı, Türkiye'de uluslararası koruma başvurusunda bulundu.
Bazı uzmanlar, Türkiye'nin Cenevre Sözleşmesi'ne coğrafi kısıtlama uygulamasının, Türkiye'de sığınma başvurusu yapan İran vatandaşlarının riskli koşullar altında yaşamak zorunda bırakılması anlamına geldiğini kaydediyor.
Keskin: Elyas’ın İran'a iade edilmesi yaşamsal bir sorun
İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Elyas’la ilgili İHD’de yapılan açıklamada şu bilgileri paylaştı, yinelemekte fayda var:
“Gözaltına alınan arkadaşlarımız kötü muamele ve işkenceye maruz kaldılar. Bununla da kalmayan devlet altına imza attığı sözleşmelere aykırı olarak Türk vatandaşı olmayan bazı arkadaşlarımızı geri gönderme merkezlerine yolladı. Bunlardan biri Elyas, İranlı."
"Uluslararası Koruma Statüsü altında ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1951 Birleşmiş Milletler Mülteci Hakları Sözleşmesi'nin tarafı olmasına rağmen geri gönderilmesinde hayati sakınca bulunan bir kişiyi geri gönderme merkezine bile gönderilemeyecekken maalesef gönderildi. Elyas’ın İran'a iade edilmesi yaşamsal bir sorun.”
Ek olarak, Artı Gerçek’ten Yıldız Tar’ın haberinden anladığımız kadarıyla, bu geri gönderme merkezlerinde tutulmaların nedeni bayram tatili. Evet, avukatlar bayram tatili nedeniyle kurumlardaki yetkililere ulaşamıyor.
Tar’ın haberinde beş göçmenin Tuzla, Urfa ve Aşkale’de geri gönderme merkezinde tutulduğu bilgisi de yer alıyor.
Göçmenler, aileleri, aktivistler, hak savunucuları, bugünün sonucunu bekliyoruz. Hepimizin yüreği ağzında. Uluslarsarası medya da Elyas özelinde süreci takip ediyor.
Elyas'ı ve Onur Yürüyüşü'nde gözaltına alınan diğer göçmen aktivistleri ülkelerine göndermeyin!
(EMK)