Büyükşehir Belediyesi ile Adalar Belediyesi ortaklaşa düzenlediği Ulaşım Çalıştayı’nın bugüne kadar pek alışık olmadığımız türden bir uygulama olduğunu söyleyebilirim.
TIKLAYIN- Ulaşım Çalıştayı/ Belediye Başkanı Erdem Gül: Kararı Adalılar Verecek
Farklılık neredeydi?
Çok-katmanlı bir yönetim anlayışı: Büyükşehir Belediyesi daha önce bildiğimiz nedenlerle Adalar’a uzak duruyordu. Takip edilecek konuları, talepleri ya kendisi karşılıyordu, ya da ilçe örgütü aracılığıyla cevaplandırıyordu.
Bu seçici ve dikey bir ilişki yaratıyordu. İlk defa seçilmiş yönetimi ile ilişki kuran, birbiriyle rakip olmayan, birbirini tamamlayıcı bir ilişki içine giren yönetimin neleri başarabileceğini hep birlikte gördük.
Sözde kalmayan bir katılımcılık: Genellikle popülist katılım modeli talepleri toplamaya ve cevaplandırmaya çalışır, iktidar merkezlidir. Oysa bu çalıştayda hem üniversitelerden, hem Adalar’dan uzmanlar bağımsız bir kapasite ortaya koydular ve iktidar merkezli ilişkiyi değiştirdiler.
Dinleyen, sorgulayan yöneticiler: Nihayet Adalar’da ulaşımla ilgili daha önce yapılan çalıştay, konferans gibi etkinliklerde kamu tarafı eksik kalıyordu. Bu defa dinleyen yöneticiler vardı. Bu yöneticilerin başında Büyükşehir’in konuları bilen ekibi, yeni bürokratları yanında elbette ki Erdem Gül geliyordu.
Bu çalıştay bence çok başarılı oldu. Bunun nedeni yalnızca bürokratların değil, “kural koyucu” olan kamu tarafının tam olarak yer alması, bunun yanında yol yöntem bilen uzmanların çalışmaları, yerel sorunları analiz eden, izleyen, çözümler öneren bağımsız bireylerin ve nihayet sivil toplumun, sorun sahiplerinin açık bir şekilde temsil edilmesi nedeniyle.
TIKLAYIN- Ulaşım Çalıştayı/Adalılar ve İki Belediye Çözüm Yolunda: Şikayet Etme Harekete Geç
Kayda geçtiğim konular şöyle:
1. Ulaşım Planı, Adalar SİT Alanı ilan edildiğinden beri bir türlü hazırlanamayan Koruma Planları’nın temel unsurlarından biri. Adalar’da yönlendirici özellikte olan 1: 5000 de iptal edildiği için bir Koruma Uygulama Planı (1:1000 Ölçekli) yok.
Bu sorun tek başına yaşanmakta olan kaosun nedeni gibi görülebilir. Ancak bu çalıştayda, Beyoğlu gibi örneklere de referans verilerek, planların yapılamamasının nedeninin görünen teknik ve hukuki sorunlardan çok daha temel bir soruna işaret ettiğine dair görüşler sergilendi.
2. Bu sorunların başında Koruma Planları’nın (genelde planlama faaliyetinin) ihale ile gerçekleştirilebilecek bir iş gibi görülmesi geliyor. Resmi aktör ve piyasa aktörlerinin katılımı ile gerçekleşen planlarda araçsal bir yaklaşım, imar hakları öne çıkıyor.
Planlama faaliyetinin bu çalıştayda küçük bir örneğinin görüldüğü gibi farklı tarafları yeni bir eşiğe taşıma işlevi gözardı ediliyor. Bu nedenle sonuç odaklı olmak yerine süreç odaklı ve katılımcı bir yöntemle ve güncel şehircilik deneyimleri dikkate alınarak Adalar’da Koruma Planları’nın hazırlanması konusunda bir mutabakat oluşmuş gibi gözüktü.
3. Adalar’da Koruma Planları’nın katılımcı ve uygulama ile ilişkili olabilmesi için ulaşım konusunda ayrı, yalıtılmış işlevlerden oluşan bir yönetim yerine, misyon ve eylem odaklı bir yönetim modeli konuşuldu. UNESCO Dünya Mirası Listesi Adaylığı sürecinde hazırlanması gereken Alan Yönetim Planı ve organlaşmasının bunun için bir fırsat olabileceği tartışıldı.
4. Ulaşım Planı’nın çok boyutlu ele alınmasının ve yönetiminin çalıştayda örneği sergilendiği gibi çok katmanlı ve çok aktörlü bir yapı içinde gerçekleştirilmesi gereğine işaret edildi.
Örneğin ziyaretçi yönetiminin, “arzı yönetmek değil, talebi yönetmek” gibi kamusal nitelik gerektiren bir boyutuyla ele salınması, ulaşım ücretlendirme kararları ile ilişkisinin altı çizildi. Farklı ücretlendirme politikası ile elde edilecek gelirin Adalar Belediyesi’ne aktarımı için yolların araştırıldığı ifade edildi.
5. Gene ekspres seferler, Yalova bağlantısı, gece seferleri, Adalar arası ulaşım, merkez yerine ziyaretçileri doğrudan başka merkezlere yönlendiren seferler, yolculuğu hızlandıracak, ekonomik ve konforlu hale getirecek yeni vapur tasarımları üzerine çalışmalar yapılacağı belirtildi.
Sonuç olarak bu çalıştayın umut verici olduğu söylenebilir. Öncelikle kapalı kapılar ardında gerçekleştiğini bildiğimiz yönetim modeli ile açık bir sistem arasındaki fark net olarak ortaya çıktı diyebilirim.
Görüşleri, öncelikleri, çıkarları farklı topluluklar pekala bir araya gelerek konuşabiliyorlar, birlikte karar alabiliyorlar.
Bugün Adalar’da yaşanan kaosa, sorunların büyümesine karşılık bu deneyim herkese umut verdi.
Bu deneyimi gerçekleştiren Büyükşehir Belediyesi’nin ve Adalar Belediyesi’nin yöneticilerini, bu toplantıda bir yerel yönetici vasfıyla gerçekleşmesine katkıda bulunan Kaymakamlık makamını, katkıda bulunan uzmanları, sivil toplum temsilcilerini kutluyorum.
Birlikte, etkileşimli, ilişkili, canlı çok iyi bir örnek karar alma süreci sergilediler.
Devamını diliyorum. (KG/APA)
Fotoğraf: Adalar Belediyesi Twitter hesabı