Orhan Yayla, İstanbul'da yaşayan, kökleri Karadeniz'de bir hekim.
Trabzon'un Vakfıkebir ilçesinden içeriye doğru girildiğinde, Tonya yolunda Karaağaç'a gelmeden varılan, şimdiki adı Kösecik, eski adı da Lefkiya olan köyden.
Yayla, çocukluğunda yediği tereyağlarının tadını unutmamış olacak ki, memleketine yıllar sonra yaptığı seferlerden kalıcı bir eser bırakma fikriyle dönmüş.
Proje için her yıl Doğu Karadeniz'i ziyaret eden ve 1990'lardan bu yana fotoğraf çeken Yayla, 2003'te 'Ara Güler Klasikleri' adlı sergi sayesinde tanıştığı İstanbul Fotoğraf Merkezi'nde (İFM) siyah-beyaz fotoğraf eğitimi almış. 'Sıcak Işık' isimli bir fotoğraf albümü bulunan Yayla, bugüne kadar Karadeniz'de ve Karadeniş dışında çektiği dia filmleri, dijitale aktararak, profosyonel fotoğrafçılığının en kapsamlı sergisini açmaya hazırlanıyor: Diajital His başlıklı fotoğraf sergisi İstanbul Fotoğraf Merkezi içinde yer alan Fotoğraf Galerisi'nde 06 Mayıs 2010 - 05 Haziran 2010 tarihleri arasında ilgilileriyle buluşacak.
Yayla, açılışta tulum sanatçısı Mahmut Turan'ın da bir dinleti yapacağını müjdeliyor.
"Hayata bakışın özeti"
Orhan Yayla, sergi için "Fotoğrafla içiçe olmaya başladığım doksanlı yıllardaki dönemimde kullandığım temel malzeme dia idi. Dialar çektim, onlarla gösteriler yaptım, yarışmalara katıldım, onlardan laboratuarlarda baskılar yaptırdım. Neredeyse 2000'li yılların başına kadar da bu böyle devam etti. Sonra İstanbul Fotoğraf Merkezi (İFM) ile 2003 yılında başlayan siyah-beyaz dönemimin içinde buldum kendimi. Sonra İFM'de Labonix kuruldu. Labonix'te tüm filmler en kaliteli şekilde taranıyor, inkjet baskılar özel pigment boya ile özel dokulu kağıtlara müze kalitesinde yapılıyordu.
"Sonuçlarına hayran kaldım ve hemen gidip dialarımı seçtim. Bu seçkilerimin, tüm dialarımı değerlendirdiğimde; benim yaşama bakışımı anlatan ve hislerimi ortaya koyanların en özelleri olduklarını düşünüyorum. O özel hisleri alıp İFM'ye götürdüm. Dialar istediğimiz boyutta tarandı. Özel dokulu kâğıt belirlendi. Mehmet Kısmet ve Hakan Filiztekin'le birlikte, taramalar gerçeğine uygun şekilde değerlendirilip hazırlandı ve sonra da baskılar oluşturuldu. Sonuçları biz çok sevdik. Böylelikle "Hislerim-Dia çekimlerim-Dijital işlemler-Müze kalitesinde baskı" sürecini tamamlayan DİaJİTAL HİS adlı sergiyi oluşturmuş oldum. Bu sergi ve içindeki fotoğraflar benim yaşama bakışım ve hislerimdir" diyor.
Yayla'nın Sıcak Işık albümünü ve sergisini bilenler zaten bu sergiye kayıtsız kalmayacaktır ama Yayla'nın insanı hemen saran fotoğraflarını bilmeyenler için bu sergi kaçırılmaması gereken bir etkinlik çünkü tekrarı yok...(UB/EÜ)