Tom Cruise ve Elizabeth Moss Scientology'nin bilinen üyelerinden.
On yıl önce, Scientology kilisesi, Hollywood'un Los Feliz'deki tarihi KCET lotunu satın aldı ve Scientology Media Productions olarak yeniden adlandırdı.
Modern bir kilise binasının içinde mavi bir takım elbise içinde görünen tarikat lideri David Miscavige, TV kanalında "size Scientology'nin ne olduğunu ve Scientology'nin neler yapabileceğini göstereceğiz" sözü verirken ekledi:
"Size vaaz vermek, ikna etmek için burada değiliz. Sizi ya da seni dönüştürmek için... Hayır. Sadece bunu göstermek istiyoruz."
Ancak The Hollywood Reporter'da yayınlanan analiz haberin konuştuğu kaynaklar "İnsanları kendi inanç sistemine çekmek, tam da onların amaçladığı şey" olarak tanımlıyor.
Los Angeles Times'a göre Scientology Media Productions, ana Scientology International Kilisesi'nin Sunset Bulvarı'ndan sadece beş blok ötede yer alıyor. Mülk Nisan 2011'de 45 milyon dolara kiliseye satılmış.
Binada üç ses sahnesi, post prodüksiyon araçları (20 Avid düzenleme odası ve 21 VFX istasyonu ile), kontrol odaları, müzik stüdyoları, miks odaları, sanat departmanları, radyo kabinleri, canlı etkinlikler merkezi var.
Hollywood yapımı bilim kurgularla mesaj
Tam da bu sebeple, tarikat dünyada halkla ilişkiler çalışmasını en iyi yürüten dini/mezhepsel oluşumlardan biri kabul ediliyor. Özellikle yeni nesil bilim kurgu filmlerinde -ki çoğunlukla başrolünde Tom Cruise'u görürüz- inançlarını subliminal olarak verdikleri biliniyor.
Gelelim, dünyada pek çok kişinin özellikle oyuncu Tom Cruise ile adını duyduğu. Elizabeth Moss gibi yine Hollywood'dan ünlü üyeleri olan, hatta Türkiye'de de üyeleri olduğu bilinen Scientology topluluğunun özelliklerine..
Scientology, Amerikalı yazar L. Ron Hubbard tarafından icat edilen bir dizi inanç ve uygulama ve bununla ilişkili bir hareket olarak tanımlanıyor.
Oluşumla ilgili kaynaklara göre Hubbard başlangıçta Dianetik adını verdiği bir nevi terapi biçimi olarak da sunduğu fikirler geliştirdi.
Hubbard 1952'de Dianetics: The Modern Science of Mental Health adlı kitabının haklarını kaybetti ve adını Scientology olarak değiştirdi.
Neye inanıyor, neyi reddediyorlar?
Scientology takipçileri, bir insanın fiziksel bir bedende ikamet eden ölümsüz, ruhsal bir varlık (Thetan) olduğuna inanıyor.
Onlara göre Thetan'ın sayısız geçmiş yaşamı olmuştur ve Thetan'ın Dünya'ya gelişinden önce yaşayan dünya dışı kültürlerde yaşamıştır.
Gizli Scientology metinleri, bunun 70 milyon yıl önce milyarlarca yabancı varlığı Dünya'ya getiren ve sonra onları termonükleer silahlarla öldüren bir gezegen konfederasyonunun hükümdarı olduğunu söylüyor.
ABD "din" sayıyor, Fransa "tehlikeli bir kült"
Politika yapıcılar, akademisyenler, hukukçular ve uzmanlar tarafından zaman zaman hem tehlikeli bir tarikat hem de manipülatif bir kâr oluşum olarak da tanımlanan Scientology çeşitli yasal süreçlerin ardından Avustralya, İtalya ve ABD'de yasal olarak bir dini kuruluş olma sıfatını kazandı.
Almanya, Scientology oluşumunu "anayasaya aykırı bir mezhep" olarak sınıflandırırken, Fransa, resmi olarak tehlikeli bir kült olarak görüyor.
Psikiyatri bilimine karşı bir bilim iddiası
Hubbard'ın teorileri 1950'li yılların başında psikiyatri bilimi tarafından reddedildi.
Hubbard, psikiyatrinin çeşitli zamanlarda kendisine siyasi bir baskı aracı olarak sunulduğunu ve "psikiyatrinin Hitler'i ateşleyen, Nazileri kitlesel katillere dönüştüren ideolojiyi ortaya çıkardığını" savundu.
Ona göre dünyadaki pek çok yanlıştan psikiyatristlerin sorumlu, hatta "Soykırım da onların suçu."
(PT/AS)