Dövmeli Başkan ve first lady'liği sorgulayan kız arkadaşı

Latin Amerika'nın en genç lideri olacak olan Gabriel Boric, Şili cumhurbaşkanı olarak yemin ettiğinde, kollarını ve sırtını geldiği Patagonya'dan detaylı tasarımlarla dolduran resimleriyle, ülkesinin ilk dövmeli lideri olacak.

1 Kasım 2021'de Şili'nin Santiago kentinde düzenlenen bir miting sırasında henüz aday olan Gabriel Boric'in kolunu Macellan Boğazı'na yerleştirilmiş bir deniz feneri dövmesi süslüyor.

Şimdi seçilen cumhurbaşkanının kolundaki dövme, Şilili dövme sanatçısı Yumbel Góngora'ya ait. Dövme, Boric'in geldiği Güney Şili'deki ünlü deniz yolunu gösteriyor.

"Bir gün orada yaşayacağım"

Góngora, yaklaşık on yıl önce Boric için tasarladığı ilk dövmeyi bulmak için aylarca eski Şili haritalarını incelediğini söylüyor: Ve ortaya her ikisinin de Punta Arenas'ta büyüdüğü yerin yakınındaki buzla kaplı adaların ve labirent fiyortlarının bir haritası çıkıyor.

Boric, 2018'de Góngora'nın vücut sanatını sergileyen bir sosyal medya gönderisinde, "Güney Patagonya'nın fırtınalı ve gizemli denizleri arasında yalnız bir Macellan deniz feneri" diyor ve ekliyor:

"Bir gün orada yaşayacağım ama bu arada orası da benimle yaşıyor."

Yeşil saçları, piercingleri ve dövmeleri ile ülke standartları için oldukça aykırı bir dövme sanatçısı olan Góngora, Boric'in şehirli yenilikçi müşterileri arasında her zaman alçakgönüllülüğü nedeniyle öne çıktığını söylüyor.

Góngora, Boric cumhurbaşkanı seçildikten sonra "Umarım rockçı stilini bırakmaz," diyor.

"Umurumda değil, bu elitlerin işi"

Öğrenci protestolarının lideri olarak gündemde olduğundan beri, Boric gelenekleri hiçe sayan bir politik kariyer yaptı.

2014'te kongreye seçildiğinde geleneksel takım elbise ve kravattan kaçındı ve bunun yerine rock grubu tişörtleri, kot pantolonlar giydi ve muhafazakarların tepkisini çekti.

Boric, o sıralarda gelen tepkileri "Umurumda değil," diyerek, resmiyeti "elitlerin kendilerini düşük insanlardan ayırt etmek için bir aracı" olarak reddettiğini söyledi.

Pazar günkü ikinci tur seçimleri öncesinde hâlâ kravatı yoktu, ancak koyu spor bir ceket, gömlek ve bakımlı sakalı ile daha muhafazakar Şililileri de kendine çekti.

Dövmecisinden politikasına tepki

Dövme sanatçısı Góngora, Boric Kasım 2019'da Başkan Sebastian Pinera'nın müttefikleriyle Pinochet dönemi anayasasının yeniden yazılması konusunda bir halk oylaması düzenleme taahhüdü karşılığında, ülke çapında protestolara son vermek için bir anlaşma müzakere ettiğinde, kendini yoldaşı tarafından ihanete uğratılmış gibi hissetti.

Boric, kendisini "anarşist-feminist" olarak tanımlayan Góngora gibi radikal yandaşlarının desteğine mal olan riskli bir siyasi karar almıştı.

Çoğu zaman kayıtsız Şilili gençlerin çoğu gibi Góngora yine de geçen Pazar yapılan ikinci tur seçimlerinde Boric'e oy verdi.

Birçok kararsız gibi, muhafazakar rakibi José Antonio Kast'ın kazanmasının kadın hakları, insan hakları ve Şili'nin LGBTQ topluluğu için büyük bir gerileme olacağından korkuyordu.

"Azınlığın ayrıcalıklarıyla savaş" sözü

Boric seçildikten sonra ilk konuşmasında görevi, alçakgönüllülükle ve "muazzam bir sorumluluk duygusuyla" üstlendiğini söyledi ve "sadece bir azınlığın sahip olduğu ayrıcalıklara karşı kararlı bir şekilde savaşmaya" söz verdi.

Bir zamanlar Latin Amerika'nın en istikrarlı ekonomisi olan Şili, Birleşmiş Milletler'e göre, nüfusun yüzde 1'inin ülke zenginliğinin yüzde 25'ine sahip olmasıyla dünyanın en büyük gelir uçurumlarından birine sahip.

Boric, sosyal hakları genişleterek ve Şili'nin emeklilik ve sağlık sistemlerinde reform yaparak, ayrıca çalışma haftasını 45 saatten 40 saate indirerek ve yeşil yatırımı artırarak bu eşitsizliği giderme sözü verdi.

Seçilmiş başkan ayrıca, toplulukları ve ulusal çevreyi yok edeceğini söylediği tartışmalı bir şekilde önerilen madencilik projesini engelleme sözü verdi.

Şili en son 2019'da sokaktaydı o da...

Şili'nin para birimi peso, Boric'in zaferinin ardından ABD doları karşısında rekor düşük seviyeye geriledi.

Ancak en son 2019'un yine bir Aralık ayında yönetimi protesto etmek için polis şiddeti ve gözaltılara karşın sokakları bırakmayan halk, bu kez onun zaferini kutlamak için sokakları günlerce doldurdu.

First lady konumunu reddeden Irina

Boric'in kız arkadaşı Irina Karamanos'a ayrıca mercek tutmak gerekiyor.

Irina Karamanos, cumhurbaşkanı adayının seçim kampanyasının ikinci turu için sahneye çıktığı birkaç hafta öncesine kadar kamusal yaşamının içinde kalmaya çalıştı.

Ancak yine de muhafazakar geleneği bozan bir ayrıntı var: Karamanos, first lady rolünü kabul etmeyebileceğini açıkladı.

32 yaşında, Almanya'da Antropoloji ve İletişim Bilimi okuyan ve erkek arkadaşıyla Social Convergence ile aynı parti üyesi olup aynı zamanda parti içindeki Feminist Cephe'ye liderlik eden bir kız arkadaş profili kendisi.

Boric ile olan ilişkisi hakkında çok az şey biliniyor.

İki buçuk yıldır birlikteler ve gelecek planlarının ne olduğunu açıklamadılar.

Yani birçok politikacının olduğu gibi göstermelik de olsa bir ilişki kurmak yerine gerçek ama imajı için politik olmayan bir ilişkileri var Şili medyasına göre.

Feminist eylemci, daha Boric seçilmeden önce first lady'nin rolünü şöyle sorguladı:

"Bence bu yeniden düşünülmeyi hak eden bir konum çünkü farklı zamanlardayız, birçok şey değişti ve bundan doğan gücü ve ilişkileri yeniden düşünmek zorundayız."

Dünya basınında ve dünya halkları arasında özellikle seçimi kazandıktan sonra bir haftadır gündemden düşmeyen Boric'in liderliğini tüm dünya ilgiyle izlemeye devam edecek gibi görünüyor.

(PT/AÖ)