Yılların gazetecisi, Çiğdem Anat, her sorusuna "bu başarıdan herkes çok memnun" sözleriyle başlıyor, soruyor, soruyor, soruyor.
"Bu başarı nasıl yakalandı?" Yanıtlar sorulara verildiği için, insanın önceki bilgileri olmasa, başarının nasıl yakalandığını anlamak da mümkün değil aslında.
CNN televizyonunun Pazartesi günü 17:00'deki "Manşet" programının konukları 2002 Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda kadınlar 1500 metre final yarışında yılın en iyi derecesini yaparak şampiyonluğu kazanan koşucu Süreyya Ayhan ve antrenörü Yücel Kop.
Özel hayatı "Manşet"e taşıma çabası
Programın sunucusu Çiğdem Anat'ın ses tonu, hafiften yön değiştirmeye başlıyor. Bu, "yumuşak", "derin", "yakın" ve "utangaç" ses tonu hayli bildik. Televizyon kanallarında, böylesi "zor" konularda, neredeyse tüm sunucu ve haberciler bu sesi deniyorlar.
Bu, "bana içini dökebilirsin" tonuna yüz ve en çok yükü çekerek gözler hafiften yamrularak eşlik ediyor, "hadi bakalım, şu halime dayanabilir misin" tarzında... Tonuyla, bakışıyla, beden bükümleriyle oluşturulan tablo, adeta, "ben herkes gibi değilim, söyle söyle, bana söyle, kimseye söylemeyeceğim"diyor.
Çoğu zaman, bu tarzla haberlerini "patlatma"yı başarıyorlar, başarı her neyse!
Çiğdem Anat da bu türün en muhteşem örneğini sunarak "aranızdaki aşk başarınıza katkıda bulundu mu" mealinde sorusunu soruyor.
Süreyya'dan bir ders daha
Süreyya, soruyu yanıt vermeyeceğini açıkça söylüyor, Anat, "acar gazeteci" ya, yılmıyor, tekrarlıyor.
Ve, Süreyya, en sonunda, "böyle soruları kabul etmiyorum, sizin bana sormanız gereken sorular bunlar değil, sporumla ilgili sormalısınız" diyor. Gazetecilik dersi... Anat, yine anlamıyor, anlamak istemiyor. Bu kez soruyu antrenöre yöneltiyor.
Gazeteciler sordukları soru için, yanlışları fark edilince, özür dilemesini bilmezler mi?
Aşk olsun, Çiğdem Anat, aşk olsun. özür dilemediğin gibi, programını şu cümlelerle bağladın: Artık kimse onun özel hayatıyla ilgili konuşamayacak. Çünkü o bir şampiyon..
Anat'ın intikamı
Çiğdem Anat'ın intikamı böyle oldu. Yani, şampiyon olmasaydı, genç kadın acaba aşkının hangi ayrıntılarını Anat ile paylaşmak zorunda kalacaktı?
Aşk, bu programda, bakanın ağzından "sıkıntı", atletizm federasyon başkanı tarafından da "olumsuzluk" olarak değerlendirdi. Neden? Hiç mi hayatlarında aşık olmadı bu insanlar?
Aynı bakanın, bir tarihte, Süreyya'yı kast ederek "aynı şey bir devlet memurunun başına gelseydi,işten atılırlardı" dediğini hatırlıyorum. Böyle bir şey yok, devlet memuruna aşk yasak mı? Türkiye'de böyle bir aşkı bir bakan yaşadı, bakanlıktan olmadığı gibi, ki çok doğru, terfi de etti...
Süreyya 24 yaşında bir genç kadın. Türkiye adına bir ilkin onunla yaşandığı Pazar günü 18:00'den bu yana tekrarlanıyor, tekrarlanıyor.
Türk medyasının ona yaptıkları ise pek ilk kategorisinde değerlendirilecek gibi değil. Keşke, hiç olmazsa kadın gazeteciler, keşke Çiğdem Anat farklı olsaydı...(NM)