Öykümüz cıvıl cıvıl kuşların uçtuğu, renk renk çiçeklerin açtığı meyve bahçelerinde ve arkadaşlığın ön planda olduğu bir mahallede geçiyor. Yazarımız polisiye tadında yazdığı bu okul hikâyesinde, öğrencilerin yaşadığı olay karşısında yaptıklarını anlatıyor. Soluksuz okuyacağınız bu öykü hazırsanız başlıyor…
Filiz Öğretmen çılgına dönüyor
Her şey Filiz Öğretmenin, namı diğer “titiz öğretmen"inn (matematik öğretmeni) defterinin kaybolması ile başlıyor. Filiz Öğretmen öğrenci sınav notlarının ve sözlü notlarının tuttuğu defterin çantasında olmadığını fark edince çılgına dönüyor. Öğrenciler bu durum karşısında öğretmenlerini tanıdıkları için panikliyorlar. Çünkü titiz öğretmen, pardon Filiz Öğretmen not konusunda katı bir öğretmen. Onlara, bu defteri bulamazlarsa hepsine karnede kırık not vereceğini söylüyor.
İşte 6/A sınıfının macerası böyle başlıyor. Sınıftaki öğrenciler defteri aramak yerine defteri çalmış olabilecek kişileri düşünmeye başlıyorlar. Çünkü birbirimizi suçlamak en kolay yoldur. Bu kolay yoldan ilerlerken ilk başta Demir ve Ali’den şüpheleniyorlar. Ceren ve Engin, Demir’e “defteri sen mi aldın” diye soruyorlar. Demir bu soru karşısında çok öfkeleniyor. Ceren ve Engin başka bir plan yapıp Demir’in çantasına bakmaya karar veriyorlar. Yaptıklarının ne kadar yanlış olduğunu düşünmeden tabii…
Hiçbir kanıt yokken suçlamak kolaydır
Demir’in çantasında aradıkları not defteri çıkmayınca sıradaki suçluyu yani Ali’yi düşünmeye başlıyorlar. Ali iki gündür okula gelmiyor. Defteri çaldığı için olabilir diye düşünüyorlar. Tabii birilerini hiçbir kanıt yokken suçlamak kolaydır. Arkadaşlar bir not defterinin izini sürerken birbirlerini haksız yere suçluyorlar ve yargılıyorlar. Titiz Filiz’in bütün bu yaşananlardan hiçbir haberi yok. Belki haberi olsa çocukların not için bunları yaptığını duysa yanlışı düzeltirdi, kim bilir…
Elvan, Engin ve Memo yeni planlar peşinde
Günler geçiyordu. Elvan, Engin ve Memo yeni planlar peşindeydiler. Üçlü takım bir gün öğretmenler odasına girip Titiz Filiz’in dolabını araştırırlarken tanımadıkları bir fotoğrafla karşılaştılar. Buna bir anlam veremediler. Araştırmalarına devam ederlerken eski evin bahçesinde Titiz Filiz’in düşürdüğü günlüğü bulunca artık bütün parçalar yerine oturmaya başlamıştı.
Özür dilemek bir erdem
Bir gün Ceren simit almak için gittiği fırında Ali’yi görüyor. Ali’nin fırıncı Haydar Amca’nın oğlu olduğunu ve Haydar Amca hasta olduğu için okula gelmediğini öğrenir. Bütün olanları arkadaşlarına anlatır ve hepsi arkadaşlarını suçladıkları için utanırlar. Titiz Filiz’in fırına gelmesi ile öykümüz sona yaklaşıyor. Titiz Filiz simit almak için fırına geldiğinde not defterini orada düşürdüğünü öğrenir.
Sınıfa geldiğinde öğrencilerin defter için birbirlerini suçladıklarını öğrenince çok pişman olur. Öğrencilerini bu duruma düşürdüğü için çok üzülür. Başta Ali olmak üzere hepsinden özür diler. Her ne kadar kitapta olumsuz davranışlar olsa da (başkasının çantasına izinsiz bakmak, insanları kanıt olmadan suçlamak, şaka yaparken karşımızdakini küçük düşürmeden yapmak vb.) çocuklar için güzel ve akıcı bir kitap. Çocuk okuyuculara tavsiye ederim.
Bilmeden istemeden başkalarını olumsuz yönde etkileyecek davranışlarımızda özür dilemenin bir erdem olduğunu unutmamak gerekir.
Kitap: Kayıp Defter
Yazar: Gülsevin Kıral
Yayınevi: Günışığı Kitaplığı
Okuma Yaş Grubu: 8-12
(YBT/SYZ/AÖ)