İstanbul Barosu, “çoklu baro” teklifine karşı Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi’nde alkışlı eylem yaptı. İzmir Barosu baro başkanlarının Ankara'da başlattığı nöbete destek olmak için bugün Ankara'ya gideceklerini açıkladı.

Bakan Selçuk, 31 Ağustos'ta okullarda açılmasına ilişkin "Bilim Kurulu'nun ortaya koyacağı veriler dikkate alındığında o tarihte açılıp açılmayacağını biz rahatlıkla işaret edebiliriz ama bugünden bunu söylememizin beklenmesi doğru değil" dedi.

ODTÜ mezunlarında yapılan açıklamada "ODTÜ rektörlüğü için aday olacak akademisyenlerin üniversitemizin değerlerine sahip olmasını önemsiyor ve ataması yapılacak olan rektörün bu temel değerlere göre icraatının takipçisi olacağımızı duyuyoruz" denildi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ve Uluslararası Hukukçular Komisyonu, “çoklu baro” planının, baroların etkisini ve hak gözlemciliği rolünü ortadan kaldırmak için bir taktik olduğunu açıkladı.

"Çoklu baro" teklifinin görüşüldüğü Genel Kurul’da konuşan Bağımsız milletvekili Ahmet Şık'a “tiranlık” ifadesi nedeniyle “uyarma” cezası verildi.

Tüm derslerden birinci dönem puanı oluşan ancak başarısız dersi olan ve devamsızlık nedeniyle sınıf tekrarına kalan lise son sınıf öğrencileri, sorumluluk sınavlarına girebilecekler ve başarılı olmaları durumunda mezun olabilecekler.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen maddelere göre, aynı ilde birden fazla baronun bulunması halinde baroya yazılma talebi herhangi bir baroya yapılabilecek.

Kamu çalışanlarının sendikal mücadelesine önemli bir referans olan Türkiye Öğretmenler Sendikası'nın bize söylemek istediği şey geçmişin tekrarı değildir. Geleceğin yeniden üretilmesidir.

Demirtaş, “Sırf AKP karşıtlığı üzerinden gelecek inşa edilemez” dediği açıklamasında artık AKP’yi değil, geleceği konuşmanın zamanının geldiğini söyledi.

HDP, Meclis Genel Kurulunda görüşmelerine başlanan çoklu baro teklifini baroların “savunma yürüyüşü” fotoğraflarıyla ve Molier’in sözleriyle protesto etti.

Bugün TBMM Genel Kurulu gündemine alınan baroların yapısının değiştirilmesine ilişkin yasa teklifine CHP, HDP ve İYİ Parti muhalefet şerhi koydu: "Siyasi bölünmelere doğal zemin".

Kadın ve erkeklerin eğitim hakkından eşit bir biçimde yararlanmasını sağlamak devletin anayasal yükümlülüğüdür. Bu yükümlülük kadın ve erkeklerin okullulaşma oranlarının eşit olmasının ötesinde, eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını gerektirir.