Dr. Bahadır Kaleağası, "Bugün gelinen noktada krize ve gidişata dur dendi ve asıl hedef - ki o da Komisyonun 6 Ekim'de olumlu bir rapor vermesidir - üzerinde yoğunlaşma yoluna gidildi" dedi.
Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi, AB Genişleme uzmanı Dr. Cengiz Aktar da Erdoğan - Verheugen görüşmesi sonuçlarını "Şimdilik, zararın neresinden dönülse kardır yaklaşımının hakim olduğu görünüyor. Sağduyuya tekrar geri dönülmüş olduğu gözleniyor, ne ala..." diye yorumladı.
bianete görüşlerini açıklayan Dr. Kaleağası, ve Dr. Aktar Türk Ceza Kanunu'na (TCK) ve zinaya ilişkin tartışmanın gereksiz biçimde ortaya atıldığını, yaratılan gerginliğin Türkiye açısından belli bir hasara neden olduğu görüşünde.
Yoldan çıkan arabayı yola soktuk
TÜSİAD Brüksel temsilcisi Dr. Bahadır Kaleağası, Erdoğan'ın bugün Verheugen ile yaptığı görüşme öncesinde, daha dünden bir yumuşama ve krizi toparlama girişimi olduğunu, dolayısıyla toplantının olumlu geçeceği sinyallerinin alındığını belirtiyor.
Kaleağası, "Zaten TCK tartışmalarının gereksiz olduğunu herkes anlamıştı. Bugün gelinen noktada gidişata dur demek ve asıl hedef üzerinde yoğunlaşmak önemli. O hedef de Komisyon'dan olumlu bir rapor çıkmasıdır" dedi.
"Çok büyük bir hamle yaptık mı diye sorarsanız yanıtım hayır olur. Sadece yoldan çıkan arabayı tekrar yola soktuk; ama hasar var" diyen Kaleağası, TCK üzerindeki tartışmaların Türkiye'nin imajını sarstığı görüşünde.
Kaleağası, "Demokratik saygınlık açısından ne kadar çabuk ileri bir noktaya gelirsek o kadar iyi. Böylece Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olanların gerekçe bulma şansları azalır" dedi.
"Bu tip iniş çıkışlar hiçbir zaman yararlı olmaz; insanların içinde güvensizlik ve istikrarsızlık tortusu bırakır" diye konuşan Dr. Kaleağası, Aralıkta yapılacak zirvede alınacak sonuç konusunda umutlu:
"İlerleme Raporunun olumlu çıkması Zirveye son derece olumlu etki yapacak. Tabii önümüzdeki iki ay hiçbir hata ve kriz kırıntısı için payımız kalmadı. Bu iki ayı doğru çizgide tutabilirsek Zirve kararının olumlu olması bekleniyor. Tabii ki bazı politik koşullar önemli olabilir..."
Abuk sabuk gereksiz laflar
Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi, AB Genişleme uzmanı Dr. Cengiz Aktar, Erdoğan - Verheugen görüşmesini değerlendirirken "Beklendiği gibi, hükümet önce desteksiz atıp şimdi de gerekeni yaptı. Ama bütün bunlara hiç ihtiyaç yoktu. Bu kadar gerginliğe ihtiyaç yoktu. Ne Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin, ne de Türkiye'nin kendisinin ihtiyacı vardı" dedi.
TCK tartışmaları ve Erdoğan - Verheugen toplantısına konusunda Dr. Cengiz Aktar'ın görüşleri şöyle:
* Ne bu toplumu zinanın cezalandırması gibi çağdışı bir yaklaşım çerçevesinde germenin alemi vardı, ne de Avrupa Birliği'ne karşı abuk sabuk laflar edip, faizleri yedi puan artırıp Türkiye'nin borç yükünü birdenbire katlamanın alemi vardı.
* Bunları Ecevit yapardı, bunları gayri ciddi ve meseleye tam hakim olmayan politikacılar yapardı. Buraya kadar hatasız bir icraatta bulunmuş, çok az hatalı bir icraatta bulunmuş olan Erdoğan hükümetinin, özellikle de Erdoğanın kendisinin böylesine suni bir kriz yaratması ilerisi için beni endişelendiriyor.
* Şimdilik zararın neresinden dönülse kardır yaklaşımı hakim olduğu görünüyor. Sağduyuya tekrar geri dönülmüş olduğu gözleniyor, ne ala...
* Verheugen istediğini elde etti, özellikle bir şey söylemedi, tatmin oldu. Özellikle içeriden alınan bilgiye göre, TCK'nın çıkacağı konusunu garantiye almış. Meclis olağanüstü toplantıya çağrılacak ve yasa geçecek...
* Verheugen'ın hazırlayacağı raporda Türkiye'nin başka eksikliklerinden söz edilebilir, ancak bu eksikler kapsamında TCK bulunmayacak. (YS/BB)