Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 21 Mayıs 2002 tarihli ve 9-123/253 sayılı kararına atıf yapan Batman 2. Asliye ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Savcısı Nihat Demir'in ceza istemesine rağmen "suçun unsurlarının oluşmadığı" gerekçesiyle gazeteciler hakkında beraat kararı verdi.
Savcı ceza istedi, mahkeme beraat ettirdi
Yerel gazetenin 20 Şubat 2006 tarihli "Şahname" köşesinde "Kurtlar Vadisinde Vergi Haftası!" başlıklı bir yazı kaleme alan gazeteci, "Bu bölge nüfus başına düşen milli gelirden altyapısı için yeterli payı alıyor mu? Bu bölgeye sürgün, geri kalmış, mahrumiyet bölgesi muamelesi yapan devletin kendisi değil mi? Sürgünlerini, suçlularını,itlerini, çakallarını ve kurtlarını bu bölgeye salmıyor mu?..." sözlerine yer vermişti.
14 Nisan'da haklarında "Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin kurum ve organlarını aşağılamak" iddiasıyla suçlanan gazetecilerin davasına bugün (24 Kasım) devam edildi. Duruşmada, iki yıl hapis istemiyle yargılanan iki gazeteci yer almazken, habercileri Batman Barosu avukatlarından Sadık Bülbül savundu.
Duruşmada esas hakkında mütalaasını sunan Savcı Demir, gazetecilerin 5237 Sayılı TCK'nin 301/2 maddesinden cezalandırılmalarını talep etti.
Avukat Bülbül: Söven değil, eleştirel bir makale
Savcının mütalaasına karşı çıkan Av. Bülbül ise, savunmasında, ifade özgürlüğünün Anayasal güvence altında olduğunu belirterek, "Makalede dile getirilen husus devletin bölgeye yeterli hizmet götürmediği, bu sebeple de bölgede uygulanan vergi politikalarının doğru olmadığı yönündedir. Devlet görevlilerine yönelik bir hakaret ve sövme söz konusu değildir" dedi. Yazıda hakaret kastı bulunmadığını söyleyen Av. Bülbül, içeriğin eleştirel bir makale olarak yorumlanması gerektiğini savundu.
Savunmanın ardından kararını açıklayan Mahkeme Başkanı Hakim Murat Ilgaz, Anayasanın 28/1 ve 90 son, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10, Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 223/3-d, 5187 Sayılı Yasanın 3. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 21 Mayıs 2002 tarihli ve 9-123/253 sayılı kararına dayanarak gazetecileri akladı.
Gazeteciler hakkında düzenlenen iddianamede, ayrıca, gazetecinin devletin bu kadar olumsuzluğu reva gördüğü bir bölgeden vergi toplamaya çalışmasının saflık olduğunu, vatandaşın bu durumda vergi vermeyeceğini, bölgeyi yasa dışı yöntemlerle idare edenlerin bu bölgeden vergi toplamak için silaha ihtiyacı olduğunu yazdığı belirtilmişti. (EÖ/TK)