Özel bir dil kursu tarafından TRT yönetimine gönderilen yaz okulu reklamı, yönetim tarafından tüm TRT personeline e-mail atıldı.
Kuran ve peygamberin hayatı gibi derslerin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından müfredata dahil edildiğinin hatırlatıldığı mesajda, "Yaz okulunda çocuklarımız hem yüce dinimizi öğrenecek hem de güzel bir tatil geçirmiş olacak" ifadesi dikkat çekti.
Konu hakkında değerlendirmede bulunan bir TRT çalışanı, söz konusu e-mail'daki "yüce dinimiz" ifadesinin kamu kurumlarında sadece müslümanların çalıştırıldığının kanıtı olduğunu belirtirken, Haber-Sen Genel Başkanı Ufuk Beytekin ise TRT'nin din odaklı yayıncılıktan sonra artık personelin ve çocuklarının da din odaklı yaşam sürmesini istediğini söyledi.
Dil kursu tarafından TRT'ye gönderilen mesajda şu ifadelere yer verildi:
* Bilindiği üzere T.C. Milli Eğitim Bakanlığı'nca "kuranı kerim" ve "peygamberimizin hayatı" önümüzdeki öğretim yılından itibaren okullara seçmeli ders olarak konulmuş bulunmaktadır.
* Söz konusu uygulamaya hazırlık olması amacıyla, dil merkezimizce kurumunuz personelinin 06-17 yaşları arasındaki çocukları için 11 Haziran-19 Temmuz tarihleri arasında yaz okulu düzenlenecektir. Yaz okulunda çocuklarımız hem yüce dinimizi öğrenecek hem de güzel bir tatil geçirmiş olacaktır.
* Okul ücreti 1200 lira olup, kurumunuz personeli çocuklarına yüzde 50 ıskonto yapılacaktır. Kampanya 100 kişi ile sınırlıdır ve başvurularda kurum kimliği istenecektir.
* Yaz okulumuzla ilgili bilgilerin personelinize duyurulması hususunda gereğini saygılarımla arz ederim.
"Kamuda sadece müslümanların çalıştırıldığının göstergesi"
bianet'e konuşan bir TRT çalışanı, söz konusu mesajın tüm çalışanlara gönderildiğini doğrularken, mesajda yer alan ifadelerin anayasal suç olduğunu belirtti ve gayrimüslümlerin dava açabileceğini söyledi.
"Bir kamu kurumunda yüce dinimiz diyerek çalışanlara duyuru gönderilmesi, Türkiye'de kamu kurumlarında müslümanlar dışında kimsenin istihdam edilmediğinin açık ve net şekilde ikrarıdır."
"Bu tür şeyler kamuoyunda sadece islami gidişe dair yorumlanıp, tedirginlik yaratıyor. Oysa en büyük tehdidi yaşayan ve bu ülkenin laikleşmesini herkesten fazla isteyen gayrimüslümler açısından daha büyük bir tehdit, baskı ve kısıtlamanın, ayrımcılığın cumhuriyetin kuruluşundan beri hiçbir dönem değişmediğini, bugün de aynı şeyin devam ettiğini gösteriyor."
"Müslüman olmayan her Türkiye yurttaşının bu ifadeye karşı yasal haklarını koruması gerekir; dava açılmasını hak eden ve anayasal olarak suç teşkil eden ifadeler bunlar."
"Aynı şey sadece burada değil 4+4+4 yasasında da kaşımıza çıkıyor. Orada da "hazreti peygamberimiz" diye bir ifade var. Bir devletin peygamberlerden birini kendine sahiplenmesi diğerlerini dışlaması gibi bir şey olabilir mi?"
"Sendikaların mesajları trtnet.tr uzantılı hiçbir adrese ulaşmıyor. Sendikal mesajların hepsi yönetim tarafından üç dört yıldır engellenmiş durumda."
"Sendika mesajları yasak"
Haber-Sen Genel Başkanı Ufuk Beytekin de yaptığı açıklamada özel bir kurumun din eğitimi programının TRT tarafından tüm personele gönderilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
"Anlaşılan TRT yönetimi, TRT yayınlarını 'din odaklı' yapmayı yeterli görmemiş, personelin ve çocuklarının da din odaklı bir yaşam sürmesini istiyor."
"TRT'nin tüm yayınlarında sabahtan akşama dini bir içerik var. Daha bu sabah bir kuran kursundan yapılan canlı yayında tatile giren ilköğretim çocuklarına verilen dini eğitim anlatıldı."
"TRT yönetimi böyle bir e-posta mesajını tüm personele gönderirken bizim TRT emekçilerine e-posta göndermemizi engelliyor. Çünkü biz yıllardır TRT yönetiminin yaptığı usulsüzlüklere, kadrolaşmaya basına ve kamuoyuna duyuruyoruz."
"Bu konularda çıkan haberlerin, sendikamızı yaptığı basın açıklamalarının TRT emekçilerine duyurulmasından rahatsız olan TRT yönetimi önce bizim TRT çalışanlarına e-posta göndermemizi engelledi. TRT'nin bu keyfi engellemesine karşı dava açtık. Bunun üzerine diğer sendikaların da TRT çalışanlarına e-posta göndermesini engelledi. Ancak daha sonra özel izinle yandaş sendikaların mesaj göndermesine müsaade ediyor."
"TRT yönetimi tıpkı AKP hükümeti gibi kendisi hakkında hiç bir eleştiriye tahammül edemiyor. 2008'de personel yönetmeliğinde yapılan bir değişiklikle*, TRT çalışanlarının 'kurum ve ülke yönetimi' aleyhine e-posta gönderilmesini de yasakladı. Bu yönetmelik düzenlemesinin iptali için dava açtık. Bu davamız hala devam ediyor."
"Sonuç olarak TRT'de örgütlü sendikaların üyelerine, çalışanlarına e-posta göndermesine engel koyan TRT yönetiminin özel bir şirketin mesajının tüm çalışanlarına gönderilmesine izin vermesi kabul edilemez."
"TRT yönetimi hükümetin eğitimle ilgili aldığı karardan kendisine görev çıkarmış. Bu arada bu dershanenin yazısında da dikkat çeken bir nokta var. Bu dershane yazısını sanki Milli Eğitim Bakanlığı'na ait resmi bir yazı gibi düzenlemiş. Yazının bu formatla yazılmış olmasının da hukuki açıdan sakıncalı olduğunu düşünüyorum." (EKN)
* Grev ve eylem yasağı
MADDE 27 - (1) Kurum personeli, greve karar veremez, grev düzenleyemez, ilân edemez, herhangi bir greve ya da grev girişimine katılamaz, grevi destekleyemez ve teşvik edemez.
(2) Kurum personeli, Ülke ve Kurum yönetimini kötüleyici mahiyette, e-posta, SMS, faks göndermek, medya araçlarından yayın yapmak, pankart dolaştırmak, broşür ve el ilânı dağıtmak veya yapıştırmak gibi toplu ya da ferdî hiçbir eylemde bulunamaz.