Fotoğraflar: AA
Son dönemlerde artan enflasyonla birlikte başta temel ihtiyaçlarımız olmak üzere birçok kaleme kontrolsüzce zam geldi. Çok değil, birkaç ay önce mevcut bütçemizle karşılayabildiğimiz ihtiyaçlarımız artık "lüks" konumuna gelmiş durumda. Bir ihtiyacımızı karşılamadan önce defalarca düşünür olduk.
Peki ya sosyal hayatlarımızda durum nasıl? Temel ihtiyaçlarımızı karşılama kaygısı içerisinde en son ne zaman bütçe ayırıp tiyatroya gidebildik? Ya da en son ne zaman bir konserde eğlenebildik? Her yaştan insanın mustarip olduğu bir mahrumiyet hali bu.
"En güzel çağlarında" hesap kitap yapmaktan kafayı kaldıramayan gençlerin artık en son dertleri sosyalleşmek...
Bazı kurumlar ise bu duruma "son dakika koltuğu" veya "öğrenciler için ucuz bilet" gibi çözümler getirmeye çalışıyor, ancak bu iyi niyetli uygulamalar yeterli gelmiyor. Zaten bileti bulsalar dahi, bu sefer de ulaşım sorunu baş gösteriyor...
Biz de sözü gençlere verdik; mezuniyetinin tadını çıkaramadan iş arama derdine düşenler, 3 senedir tek bir konsere bile gidemeyenler, morali bozulmasın diye bilet fiyatlarına bile bakamayanlar. Enflasyonun sosyal boyutunu bir de gençlerden dinleyelim.
"Kültür sanatı düşünecek durumda değilim artık"
Bilge, üniversite mezunu, 23
"Sinema biletleri aşırı pahalandı, sanıyorum en son geçen sene gitmişimdir sinemaya. Ankara'da devlet tiyatrolarının kalbinde yaşıyorum ama açıp takvime bakasım bile gelmiyor. Zaten enflasyonla birlikte işsizlik de arttığı için günümün çoğu iş aramakla geçiyor. Kültür sanatı düşünecek durumda değilim artık. İş bulmak en büyük önceliğim."
"En fazla bir yemek ve kahvelik bütçem var"
Gülşah, üniversite öğrencisi, 24
"Oturduğum herhangi bir masada hesap kitap konuşmadığımız olmuyor. Sosyalleşme süresi bile ekonomiye bağlı hale geldi. En fazla bir yemek ve kahvelik bütçem olduğu için dışarıda ona göre zaman geçirebiliyorum. Ne istediğim oyuna bilet alabiliyorum ne konsere. Sırf girişi ücretli diye sergilere bile giremiyorum."
"Avrupalı gençlerin neler yaptığını görmek yıpratıyor"
Pınar, özel sektörde çalışıyor, 24
"2 sene önce öğrenci halimizle sinemaya, tiyatroya, canlı müziğe hatta müzikale gidebilecek kadar bütçe ayırabiliyorduk eğlence için. Artık bunun gibi etkinlikler üst gelir grubu hariç çoğu vatandaş için erişilebilirliğini yitirmiş durumda. Enflasyon insanları eve kapattı, asosyalleştirdi, mutsuzlaştırdı. Sosyal medyanın bu kadar yaygın olduğu bir devirde bizimle aynı kuşakta doğup büyüyen Avrupalı gençlerin hangi imkanlar içinde yaşadığını neler yapabildiğini görmek de bizim gibi gençleri ciddi anlamda yıpratan şeylerin başında geliyor aslında. Bizim her şey için çok daha fazla bedel ödemek zorunda bırakılmamız haksızlık olan.
"Haftada bir akşam sadece 2 saat kaliteli zaman geçirebilmek için bile Avrupa'daki yaşıtlarının çalışıp da kendilerine telefon aldığı saat kadar çalışmak gerekiyor. Biz hangi ara hangi parayla yiyip içip temel ihtiyaçlarımızı karşılayacağız da sıra eğlenceye gelecek? Böyle olunca hem öğrenci hem maaşlı çalışan, hayatın güzelliklerinden bir bir mahrum kalıyor. Sadece bilet fiyatıyla kalsa iyi. Neticede İstanbul'da yaşamıyorsan çok istediğin o konser biletini bir şekilde karşılayabilsen bile yüzlerce lira uçak/otobüs biletini almadan gidemiyorsun. Kısacası, enflasyon hayatın her alanını bir zincir gibi birbirinden etkilenecek şekilde kilit altına almış durumda. Sadece eğlenmek isteyen bir insanın aşması gereken çok engel var."
"Sosyalleşmeye sıra gelmiyor"
Hazal, üniversite öğrencisi, 22
"Son 2 senedir sinemaya sayılı gitmişimdir. Konsere ise hiç gidemedim. Geçen gün Genco Erkal'ın oyununa gitmeye heveslendim, bilet fiyatlarına baktıktan sonra vazgeçtim. Bilete bu parayı vereceğime eve bir şeyler alırım diye düşünüyorum. Günlük ihtiyaçlardan sosyalleşmeye sıra gelmiyor."
"Bilet fiyatlarına bakmak istemiyorum"
Elif, üniversite öğrencisi, 22
"Bilet fiyatlarına bakmak bile istemiyorum çünkü fiyatları görüp moralimi bozmaktansa plan yapmamak daha kolay geliyor ki bu seviyeye gelmiş olmamız epey üzücü. Bazı kurumlar öğrencilere uygun fiyatlı son dakika koltukları veya indirimli bilet uygulamaları tanımlıyor. Her ne kadar böyle alternatifler oluşturulmaya çalışılsa da özellikle İstanbul gibi milyonlarca öğrencinin olduğu bir metropolde bunlar sadece bir elin parmağı kadar çözüm. Yeterli değil çünkü bu işin bir de ulaşım kısmı var. Enflasyon bir kere bu noktada başlıyor. Bütün bu etkenler bizleri sosyal hayattan uzaklaşmaya itti."
(EŞ/AÖ)