Ankara'da 18 yaşındaki Eda Nur Kaplan’a tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanan, Kaplan’ın intiharından sonra da beraat eden Mehmet Ardıçoğlu, Gazete Karınca’da çıkan dava haberine karşı suç duyurusunda bulundu.
Ardıçoğlu, avukatı aracılığıyla yaptığı suç duyurusunda kendisine hakaret edildiğini iddia etti. Haziran’da yayın hayatını sonlandıran gazetenin Yazı İşleri Müdürü Pelin Özkaptan şikayet sonrası Karaköy Polis Merkezi Amirliği’ne giderek ifade verdi.
Pelin Özkaptan
Özkaptan ifadesinde dava ile ilgili haberlerin Türkiye’deki neredeyse tüm medya organlarında çıktığını söyledi.
Haber kaldırılması için kendilerine bir talep gelmediğini aktaran Özkaptan “Bahse konu haberlerde şahsa kasıt veya kötü niyet güdülmedi. Yalnızca Eda Nur Kaplan’ın mağduriyeti baskın şekilde işlendi” dedi.
Toplumsal cinsiyet odaklı bir yayıncılık yaptıklarından bahseden Özkaptan “Gazete Karınca toplumun mağduriyetlerine odaklanan bir site ve bu mağduriyetlerin duyurularak çözümüne bir nebze katkı sağlanması amacı güder” diye konuştu.
Özkaptan ifadesini “Şikayete konu haber içeriğinde şahsa tarafımızca yönlendirilen bir hakaret veya suç yükleyici beyan yok” diye noktaladı.
"İfade özgürlüğü esas alınmadan gazetecilik yapılamaz"
Özkaptan’la birlikte ifadeye avukat Gülizar Tuncer girdi. Tuncer, halkın haber alma ve verme hakkının Türkiye yasalarında sabit olduğunu söyledi.
Özkaptan’ın gazeteci olduğundan bahseden Tuncer, haberin mesleki bir sorumluluk olduğunu ifade etti. “İfade özgürlüğü esas alınmadan gazetecilik mesleğinin icra edilmesi mümkün değildir” dedi.
Tuncer, Özkaptan hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep etti.
"Faili korumak değil tecavüz edilenin hakkını aramak"
İfade sonrası bianet’e konuşan Özkaptan şunları söyledi:
Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu duruşmada ‘Devletimizin ve yargımızın adaletine güveniyoruz’ demişti. Beraat ettiler. Beraat kararının ne kadar doğru ya da yanlış olduğu haberin konusu değildi. Ama çok da ikna almadığım bir karardı.
Aradan bir yıldan uzun zaman geçti. Mehmet Ardıçoğlu hakkımızda bir suç duyurusunda bulunmuş. ‘İntihara sürükleyen ve tecavüz eden’ şeklindeki ifadelerle ona hakaret ettiğinizi söylemiş. Beraat haberinde bu ifadelerin yer almaması gerektiğine belirtmiş.
Benzer davalar bugün tüm meslektaşlarıma açılmaya başladı. Ancak bunun olur yolu bu değil. Bize haberin kaldırılmasıyla, düzeltilmesiyle ilgili bir başvuru yok. Kaldı ki haberle ilgili bir şikayetin varsa mahkemeye gider tekzip yayınlatırsın. Yine mahkemeye gider haberlerin erişime engellenmesini istersin. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) başvurursun. Hiçbir süreci işletilmediği gibi kendimi ifade verirken buldum.
Haberlerimizde toplumsal cinsiyet odaklı bir dil kullanıyoruz. Bir kasıt veya insanlara hakaret etmek gibi bir bakış açımız yok. Bütün haberlerimizde zaten ilk önce bunu önceliyoruz.
Bugün Musa Orhan gibi bir tecavüzcü bile dışarıda. “Tecavüzcü şerefsizi dışarı salan vicdanınızda boğulun” diyen Ezgi Mola ise hakaretten yargılandı ve ceza aldı. Hala dışarıda olan bir tecavüzcü, kararı eleştiren bir sanatçıya hakaret davası açabiliyor. ‘Devletinin adaletine güveniyorum’ diyen failler beraat ediyor. Tecavüz mağduru kadınlar intihar da ediyor. Artık hayatta olmayan kadınlardan bahsediyoruz.
Kadınların yaşadıkları karşısında bulunamayan adaletten ve adalete olan güvenin boşa çıkmasıyla intihar eden kadınlardan bahsediyoruz.
Dolayısıyla buradaki birincil görevimiz gazeteciler olarak failleri korumak değil tecavüz edilenin hakkını aramak. En azından biz elimizden geldiğince bunun peşindeyiz.
Eda Nur Kaplan ve dava süreci |
Eda Nur Kaplan Ankara’da yaşıyordu. 18 yaşındaydı. 31 Temmuz 2021’de Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu’nun cinsel saldırısına maruz kaldığını belirterek şikayette bulundu. Ardıçoğlu’nun “delil yetersizliği” gerekçesiyle adli kontrol ve Yusuf Güzelyurt’un da “konutu terk etmeme” şartıyla serbest bırakıldı. Bunun üzerine Kaplan, 7 Ağustos 2021’de annesine mesaj gönderdikten sonra yaşamına son verdi. Kaplan’ın intiharından sonra Ardıçoğlu ve Güzelyurt’un yargılanması devam etti. Davanın karar duruşması 13 Mayıs 2022’de görüldü. 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan sanıklar hakkında Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti delil yetersizliğini gerekçe göstererek “nitelikli cinsel saldırı” suçundan beraat kararı verdi. Ardıçoğlu’nun kararının ardından salondan çıkartılırken de kadın avukatları, “Sizi ben ne yapacağım! Ankara’yı başınıza yıkacağız” diyerek tehdit etti. Mehmet Ardıçoğlu |
(HA)