Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) “Baskıyı sona erdirin” açıklamasından yola çıkarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim öncesi uyguladığı politikaları eleştirdi.
RSF’den haftasonu yapılan açıklamada yerel seçim öncesinde medyanın içinde bulunduğu sağlıksız koşullara, değişken cezalara, baskı ile işten çıkarmalara ve polis şiddetine dikkat çekilmişti.
“Yasaklarla kendini gülünç hale getirdi”
Yazılı basın açıklaması yayınlayan Tanrıkulu, RSF açıklamasına da göndermelerde bulunduğu değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:
“Kendisi dışındaki tüm kesimleri ve dünya kamuoyunu düşman gibi görmeye başlayan Erdoğan, zorbaca uygulamaları, korkularının üstesinden gelmek için kullanmaktadır.
“Twitter yasağıyla birlikte tüm dünyada kendini gülünç hale getiren Erdoğan, seçim öncesinde basına yönelik baskılarını da artırmaktadır.
“Sağlıksız ortam Erdoğan’ın eseri”
“Tüm mitingleri onlarca televizyon kanalında naklen yayınlandığı, sözleri onlarca gazetenin manşetlerine taşındığı halde basına yönelik sözlü saldırılarını sürdüren Erdoğan, muhalefetin seçim çalışmalarını da bu şekilde sekteye uğratmaya çalışmaktadır.
“RSF’nin de vurguladığı gibi seçim öncesinde medyanın içinde bulunduğu sağlıksız ortam bizzat Tayyip Erdoğan tarafından yaratılmıştır. Seçimlerin özgür bir ortamda gerçekleşmesine engel olan bu ortama derhal son verilmeli, Erdoğan basının üzerinden elini çekmelidir!
“Medya Başbakanlık organı yapılmak isteniyor”
“Zira AKP iktidarının medyaya yönelik baskısı devlet kurumları eliyle sürdürülmekte ve medyanın temel işlevi olan bağımsız haberciliği imkânsız hale getirmektedir.
“Medyayı arka bahçesi haline getirmeye çalışan Tayyip Erdoğan, seçimleri kendi lehine etkilemek için her türlü antidemokratik uygulamaya başvurmakta, tıpkı yargıda olduğu gibi basını da Başbakanlığın bir organı haline getirmeye yeltenmektedir.
“Erdoğan iddiaları gizleyemez”
“Ancak bilinmelidir ki teknoloji çağında hiçbir dikta uygulaması, yurttaşların gerçeklere ulaşmasını engelleyemez. Basına yönelik en ağır baskılar bile Tayyip Erdoğan’ın hakkındaki iddiaları gizlemesini sağlayamayacaktır. Hakikat gün gibi ortaya çıkmış, Erdoğan’ın gerçek yüzü tüm dünyaya ifşa olmuştur!
“Buna karşın, Erdoğan’ın emriyle haksız uygulamalara girişen tüm kurumları asli görevlerini yerine getirmeye ve kararlarını tarafsızlık ilkesinden ödün vermemeye çağırıyorum.” (EKN)